Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İsmail

İsmail
@iskoli
Tanrı'nın en büyük kusuru olmamasıdır. (Stenhdal) GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK, CHP Kemalist, Ateist, bibliyofil. Bilgi güçtür kullanmasını bilene.
Yolun iki yanı acı veren savaş izleriyle doluydu. Yakup Kadri bey arkadaşlarının moralini düzeltmek için M. Kemal Paşa ile yaptığı konuşmayı aktardı. Dikkatle dinlediler. İlk konuşan Asım Us oldu: "Türkiye iki yüz yıldır bu kararlığı bekliyor. Bu büyük bir uygarlık hamlesi olacak." Yakup Kadri pek iyimser değildi. " O kadar çok dengeli aşması, olumsuzluğu yenmesi gerekiyor ki. Bu mücadeleden başarıyla çıkabilir mi, onu kestiremiyorum." Başarması için yardım ve dua edelim." Halide Edip hanım "Mücadele, savaş gibi sözleri artık istemiyorum" dedi. M. Kemal Paşa'nın bir konuşma sırasında "savaştan sonra birbirimizi yiyeceğiz" dediğini söyleyerek gergin bir sesle sordu. "Bu ne demek" Falih Rıfkı gülerek açıkladı. "Şu demek. Eski ile yeni, yani geri ile ileri yani yanlış ile doğru, yani kara ile ak, yani yobaz ile aydın, yani ortaçağ ile yeni çağ çatısacak. Eski galip gelirse yine ortaçağda kalır, batının yanaşması ve emir kulu oluruz."
Sayfa 30 - Bilgi yayıneviKitabı okudu
Reklam
Çelişkinin gücü
Metafizikçi, çelişkinin yenileştirici gücünü değerlendiremez. Ona göre çelişki, iyi bir şey getiremez. Evrenin dural olduğu, durağan olduğu görüşüne sahip olduğu için, varlığın her zaman özdeş olmasını istediği için, çelişki metafizikçiye göre saçmalıkla eş anlamlıdır. Bütün gücüyle onu uzaklaştırmaya çalışır. Ekonomik bunalımlar, diyalektikçiye göre, kapitalizmin temel iç çelişkilerinin açık belirtileridir. Metafizikçi için geçici sıkıntılardır.
Sayfa 98 - Dorlion
Kutsal yazılar ve bilim
Büyük patlama kozmolojisinin yaratılış bölümünde yazılanları teyit ettiği, dolayısıyla da Kutsal Kitap'ın Tanrı'sının varlığını "ispatladığı" iddialarını sıkça duyuyoruz. Ancak hemen her kültür ve dinin kendi yaratılış miti vardır ve bilimsel olguların yanında bunları da Kutsal Kitap'ta sunulan ayrıntılarla karşılaştırmamız gerekir.
Sayfa 156 - Aylak kitapKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kişilik ve karekter
İnsan ırkının evrensel özellikleriyle bireylerin özel yetenekleri arasındaki gerilim,genomun ana konusudur.Bir şekilde genom,hem diğer insanlarla paylaştığımız ortak özelliklerden,hem de kişiye özgü eşsiz deneyimlerden sorumludur.Hepimiz stres yaşarız; kandaki kortizol seviyemiz stresle beraber artar ; bunun sonucunda bağışıklık sistemimizin zayıflamasının ceremesini hepimiz çekeriz.Bu tip dış etkilerle birlikte genlerimizin faaliyeti yavaşlar ya da hızlanır.Fakat herkesin kendine özgü bir tarafı da vardır. Bazıları ihtiyatlı hareket ederken bazıları macera peşinde koşar.Bazılarının kendine güveni yüksektir, bazıları utangaçtır.Bazıları sessizdir,bazıları gürültücü. Bu farklılıklara biz kişilik diyoruz.Kişilik kelimesinin anlamı, karekter kelimesini aşar. Kişilik, karekterdeki doğuştan gelen ve bireysel unsurlara işaret etmektedir.
Sayfa 192Kitabı okudu
Ellerin evrimi
Hikaye, 1988 yılında Grönland'da bulunan ve Acanthostega ismi verilen bir fosilin keşfiyle başladı. Bu yarı balık, yarı dört ayaklı, 360 milyon yaşındaki canlı, her biri sekiz parmaklı ellerle sonlanan, tipik dört ayaklı özeliklerine sahip kol ve bacaklarıyla herkesi şaşırttı. Sığ sulardan sürünerek karaya çıkmaya çalışan erken dönem dört ayaklıların sayısız deneysel kol/bacak tasarımından biriydi. Buna benzer başka fosillerin bulunmasıyla beraber, sahip olduğumuz ellerin, şaşırtıcı biçimde balık yüzgeçlerinden evrimleştiği zamanla açıklık kazandı. Bilekteki kemiklerin öne doğru kavislenen bir yay oluşturmasıyla, parmaklar arka yüze (serçe parmağa) doğru eğim kazanmışlardır. Bu modeli, elinizi röntgen fotoğrafında da rahatlıkla görebilirsiniz. Tüm bu sonuçlara kuru fosil kemiklerinden ulaşıldığı düşünülürse üzerinde çalışan embriyologların, Hox genlerinin çalışma biçimlerini aynı şekilde tarif ettiklerini gördüklerinde paleontologların şaşkınlığını bir düşünün. Bu genler ilk olarak, bilek ve kol kemikleri ayrımını sağlamak üzere büyümekte olan kolun uç kısmına doğru gen anlatımı yoğunlaşması oluşturur, ardından son kemiğin dış kısmı üzerinde ters yönde ilerleyen ani bir yoğunlaşma yaratarak beş parmağın ortaya çıkmasını sağlar.
Sayfa 218 - Boğaziçi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Doğal Seçilim
Doğada tasarım kavramı, bir zamanlar evrime karşı en güçlü görüşlerden biriydi. Aslında tasarım fikrinin savları, 19. yüzyılın ilk yarısı boyunca evrimle ilgili görüşleri köşeye sıkıştırmıştı. Bu fikrin en yetenekli temsilcisi William Paley'in ünlü gözlemine göre, yerde bir taş bulursanız onun oraya nasıl geldiği ilginizi pek çekmez. Fakat bir kol saati bulursanız, bir yerlerde bir saatçi olduğu sonucuna varırsınız. Dolayısıyla canlı varlıklardaki zarif, işlevsel tasarım, tanrının varlığı için bir kanıt olmalıdır. Darwin dehası ile, tasarım fikrinin savlarını buna zıt sonuçlara ulaşmak için kullandı,amacı Paley'in hatalı olduğunu göstermektir. Milyonlarca yıl boyunca ve milyonlarca organizmada, vücudun doğal çeşitliliği için adım adım hareket eden ve Richard Dawkins'in ifadesiyle "kör saatçi" olarak nitelendirilen doğal seçilim, karmaşık adaptasyon kavramı için pekala bir açıklama olabilirdi. Böylece, Darwin'in hipotezi başarıyla desteklenmiş oldu. Karmaşık adaptasyon artık doğal seçilim için en önde kanıtlardan olarak kabul edilmektedir.
Sayfa 127 - Boğaziçi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Tarihin büyük saatindeki akrep, geriye doğru gidiyor gibiydi. Daha pek uzak olmayan bir geçmişte bir tarihçi şunları yazmıştı." Kitaplar , evreni sulayan birer ırmak, birer bilgelik kaynağıdır, onlarda sonsuz bir derinlik vardır. Kederliyken kitaplarda teselli buluruz."
Sayfa 514 - SayKitabı okudu
Piskoposlar vaazlarında "kölelere" kardeşlerim diyorlardı, ama kendi kölelerini serbest bırakmıyorlardı. Bunlar kölelere cennet vaad ediyorlardı, dünya cennetini de imparatora ve memurlara bırakıyorlardı.
Sayfa 420 - SayKitabı okudu
Kur'an-ı Kerim ve Sabiiler
İsmail Cerrahoğlu'nun Kur'an-ı Kerim ve Sabiiler başlıklı yazısından Sabiilerin namazlarına ilişkin bir paragrafı aynen aktarmakta yarar buluyorum. "Sabiilerde, taharetsiz namaz caiz olmaz. Mesela cünüp iken namaz kılınamaz. Temizlenmek için akar suya dalmak şarttır. Bevl(sidik, sidikleme), gait(büyük abdest), rih, (yellenme), hayızlı (adet gören) veya nifaslıya (lohusa) dokunmak, ecnebiye (yabancı) temas, burundan gelen kan abdesti bozar. Her namaz için abdest almak şarttır. Namazları ; kıyam, ruku ve secdesiz olarak toprak üzerinde oturmaktan ibarettir. Namaz vakitleri, sabah, öğle ve akşam batmadan önce olmak üzere 3 vakittir. Namazları, Mandeen zikirlerden ibaret olan ezanla başlar. Namaz kılan kimse, Cedi burcuna yönelir. Onlara göre namaz, Adem Peygamber'e yedi vakit farz kılınmıştır. Adem şeriatı, Yahya Peygamber zamanına kadar devam etmiştir. Yahya Peygamber, bu yedi vakti neshederek, namaz vakitlerini üç vakte indirmiştir. " Demek ki, Sabiilerde" ezan "bile vardı.
Güneş kültü
Meksika Büyükelçisi Tahsin Mayatepek'in Atatürk'e sunduğu raporun birinci sayfasında şu özet sunuluyor. "Orta Asya'daki ecdadımız gibi Güneş Kültüne salik olan Meksika yerlilerinin güneşe tazim ayinlerini, ne suretle yapmakta oldukları ve Ezan, abdest ve secde gibi müslümanlığa ait oldukları zan olunan hususatın müslümanlığa güneş dininden girdiği ve İslam dininde yazılı bir manası olmayan secdenin güneş kültünde çok derin bir manası olduğuna ve saireye dair mühim malumat ve izahatı havi rapor"
Reklam
Şurası bir gerçek ki Türkiye 'de her buhranda Kemalizm tekrar bir umut ışığı olarak her yaşta ki insan, her sınıftaki kitleler tarafından benimsenmektedir. Dolayısıyla onu canlı hale getiren Türkiye' nin geçirdiği hızlı değişim ve o değişimde zaman zaman girdiği labirentteki çıkmazlardır. Türkiye gençliği, rengini kaybeden bir tarih anlayışı içinde, bir ara Kemalist inancı terk etse de şimdi Kemalist politika ve özlemle dünyaya bakabilmektedir.
Sayfa 453 - Kronik kitapKitabı okudu
Entektüel Devrimci
Hiç abartısız bir şekilde Atatürk sürekli okumuştur. Bu sürekliliğe savaş meydanları da dahildir. Çanakkale savaşları sırasında madam Corinne'den romanlar isteyip okumuş ,1916 yılında kolordu ve ordu komutanı olarak Doğu Anadolu'da bulunduğu sırada kuramsal konularda araştırmalar okumuş ,1922 yılında Kurtuluş Savaşının en kritik aşamasında bile
Sayfa 88 - inkılapKitabı okudu
Cumhuriyetin Aydınlık Projesi Köy Enstitüleri
Araştıran ve sorgulayan bireyler yetiştirdiği için ağaların ve din tüccarlarının korkulu rüyası olan köy enstitüleri kapatılmasaydı, acaba ilkokul mezunu bir meczubu Mehdi zannedenlerin darbe yaptığı bir ülke olur muyduk? Kadın ve erkeğin birlikte yaşama iklimi içerisinde eğitim gördüğü köy enstitüleri kapatılmasaydı, kadına şiddetin bu kadar fazla olduğu bir toplum olur muyduk? Köy enstitülerinin kurucularından Hasan Ali Yücel şöyle demişti. " Köy enstitülerinin bütün günahı omuzlarıma, sevabı başkalarına olsun. O kurumların günahı bile bana yeter."
Sayfa 149 - Destek yayıneviKitabı okudu
İşte Cumhuriyet Mucizesi
İşte Cumhuriyet mucizesi Daha Kurtuluş Savaşı devam ederken 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir " diyerek saltanat putunu yıktı. Tekkeler, zaviyeler, medreseler, eski saat, ölçü, tartı, takvim, hukuk gibi çağa ayak uydurmayan kurumları kaldırdı. Akla ve bilime önem verdi. Din ve dünya işlerini ayırdı. Yeni harfleri kabul ederek okuma yazmayı kolaylaştırdı. Millet mektepleri, Halk evleri, Halk Odaları, Köy eğitmen okulları, daha sonra Köy enstitüleri ile eğitim öğretim seferberliği başlattı. Çağdaş okullar açtı. Üniversite reformu yaptı. Okuyan öğrenci sayısını yüzde 500'den fazla arttırdı. Ekonomiyi millileştirdi. Osmanlı borçlarını ödedi. 50'ye yakın fabrika kurdu. Bunlardan biri uçak fabrikası idi. Madenleri çıkarıp işledi. Bankalar kurdu. 4000 km'ye yakın demiryolu yaptı. Köylüyü ezen vergileri kaldırdı. Planlı kalkınma ile yüzde 8 büyüme sağladı. Numune hastaneleri, dispanserler, doğum evleri, süt damlaları, ana kucakları kurarak hastalıkların kökünü kazıdı. Kadınlara sosyal ve siyasal haklar tanıdı. Ve daha neler neler.
Sayfa 298Kitabı okudu
Genellikle, kavrayış ne denli fazlaysa, yanılma da o ölçüde fazladır: Zeka ne denli fazlaysa, akıl o ölçüde azdır.
Geri1161
2.430 öğeden 2.416 ile 2.430 arasındakiler gösteriliyor.