Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
192 syf.
7/10 puan verdi
6 Asırlık Devlet 6 Yılda Nasıl Yıkıldı?
6 Asırlık Devlet 6 Yılda Nasıl Yıkıldı?
Ebubekir Sofuoğlu
Ebubekir Sofuoğlu
Ebubekir Sofuoğlu sevdiğim bir hocadır. Bu kitabında Sultan 2. Abdülhamid tahttan indirildikten sonra ki İttihat ve Terakki yönetiminin gafletini, kendi aralarında ki çekişme ve fikir ayrılıklarını anlatmış. Aslında bakarsak bunun olması normaldir. Çünkü İttihat ve Terakki o dönem Yahudi olan, Müslüman olan ve daha bir çok unsurun olduğu karışık bir gruptu. Müslüman olanlar Enver Paşa, Kazım Karabekir Paşa gibi isimlerdi. Böyle bir ortamda tepe isimlerinin bile ayrı ayrı düşündüğü yerde bunlar olması kaçınılmazdır tabi. Ama yinede Kutul Amare ve Çanakkale'de bu kadrolar başarı sağlamıştır bu da bir gerçektir. Yani bunlarda göz ardı edilmese daha iyi olabilirdi. Öte yandan şu da var bize İttihat ve Terakki deyince üç ismi öne sürüp dururlar Enver, Talat ve Cemal ama diğer giren kurucusu olan bir çok isim ya yurtdışına kaçmış ya da cumhuriyetten sonra ülkede görev almıştır. Yani İttihat Terakki'yi çok yönlü ele almak lazım. Onun dışında kitap da yazılanlar doğrudur ve Sultan 2. Abdülhamid indirildikten sonra Osmanlı fiilen bitmişti zaten... İttihat ve Terakki içinde ki Müslümanlar gaflete düşmüşlerdir ne yazık ki... Ama ben şöyle de düşünüyorum bu olayı o günkü halkın bozukluğu da bunu doğurmuş olabilir. Sonuçta zayıf hadis olarak nitelendirilse de bir hadiste der ki: Nasıl yaşıyorsanız öyle yönetilirsiniz...
6 Asırlık Devlet 6 Yılda Nasıl Yıkıldı?
6 Asırlık Devlet 6 Yılda Nasıl Yıkıldı?Ebubekir Sofuoğlu · Nesil Yayınları · 2017107 okunma
207 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Vay vay vay. Ben ne okudum böyle. Kitap artık çok fazla okunma şansı bulunmayan bir kitap. 1971 yılında yayınlanmış sonuçta. O yüzden karakterleri ve genel olayları anlatarak en azından meraklısına fikir vermeyi uygun buldum. Dedektif Spade bir gün otururken Lili adlı bir kadın gelir ve ona iş verir. Hemen akabinde bir ölüm Spade’nin üzerinde kalır. Kaçarken olaylar lehine işlemeye başlar ki (burada eski Polisiye kitaplarının bir dönem modası olan Hard-Boiled üzerine araştırma yapmanızı tavsiye ediyorum) finale kadar her olay tamamen dedektifin lehine gelişecektir. Finali de oldukça hoş. Kitapta ayrıca Şık Bir Cinayet diye ayrı bir bölüm bulunuyor ki Raymond Chandler adını görmek hemen bana evvelden okuduğum (7 Şubat 2017) Belalılar Şehri kitabını anımsattı. Bu yazardan gelecek bir hikayenin de su gibi akacağını tahmin edersiniz sanırım. Bu hikâyemizde de, Derek Walden, dedektif Mallory için bir görev verir. Sonrasında onun ölümüyle işler karışır ve katili bulma sürecinde silahın bir ayrıntısı üzerinden yol alınır. Olaylar gene çabuk çözülüyor ama kitabımızın sayfa sayısı belli ve böyle olması doğal. Ayrıca 47 yıllık bir kitaptan bahsediyoruz. Bence finale falan fazla takılmamak lazım. Aslında vakit var bir de Zweig eklerdim bu güne ama gözlerim yoruldu. Gene de kim bilir, belki. Şimdiden herkese iyi geceler diliyorum..
Öpme Öldürürsün
Öpme ÖldürürsünDenny Spade · Milliyet Yayınevi · 197122 okunma
Reklam
260 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
'
Fatih Altaylı
Fatih Altaylı
' lının söylemiyle Şen ve neşeli görünüşünün arkasında büyük bir ciddiyet saklayan, kendisine yapılan her türlü eleştiriyi kucaklarken bilime yapılan saygısızlığa büyük öfke duyan bir bilim insanı olarak tanıdığım Celâl Şengör’ün dediği gibi, başkalarının cehaleti nasıl bizim yaşamımızı etkiliyorsa Celâl’in
Senin Cahilliğin Benim Yaşamımı Etkiliyor
Senin Cahilliğin Benim Yaşamımı EtkiliyorCelal Şengör · Masa Yayınları · 20232,321 okunma
ROMAN KARAKTERİ İNCELEMESİ
PRENS VALKOVSKİ KARAKTERİ:
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
Ezilenler
Ezilenler
Dostoyevski, Vanya karakterine ağırlıklı olarak bürünmüş gibi gözükse de aslında bir parça da Prens Valkovksi’nin de vücut bulmuş halidir. Bu savımın en büyük kanıtı, pahalı bir restoranda içki masasında karşılıklı oturduklarında aralarında geçen o efsane diyalogda yatar. Bu kısım, birbirlerine karşılıklı
Sayfa 274 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
260 syf.
·
Puan vermedi
• Bağımsızlık her zaman özgürlük anlamına gelir mi? • Özgürlüğün tanımı nedir? • Getirilen özgürlüğün devamını sağlamak için diktatörlük mu yapmak gerekir? • Gerçekten demokrasi diye bir şey var mıdır? Ursula'nın kitapları biraz ağır gibi geldi bana ama güzel gibi de ^_^ Süslü yazmadığı, tasvirlere pek başvurmadığı halde ve inanılmaz bir yalınlık söz konusu olmasına rağmen, neden bilinmez sanki yazdığı ortamları yaşıyorsunuz. Aslında okuyanların da bildiği gibi, kırk yıl önce söylediği şeyler günümüz dünyasında gerçekleşmekte. Ursula’nın ileriyi çok iyi gören bir sanatçı olduğu kadar o an yaşadığı dönemin çok ötesinde fikir, zekâ ve anlayışa sahip olduğu da anlaşılıyor. 1960’larda Amerika Birleşik Devletleri’nin bazı eyaletlerinde Afro-Amerikalılar canlı canlı yakılırken, Ursula ırkçılığın saçmalığından nasıl bahsedeceğini çok iyi biliyor. Vee kitabı okuyacak kişilere, okumaya kitabın sonundaki açıklamayla başlamalarını öneririm. Keyifli okumalar...
Bağışlanmanın Dört Yolu
Bağışlanmanın Dört YoluUrsula K. Le Guin · Metis Yayınları · 2020215 okunma
80 syf.
·
Puan vermedi
·
7 saatte okudu
Kitap aslında reklamcılık alanı için iyi fikir bulma tekniğini baz almış. Ayrıca iyi fikir bulmayı reklamcılar için farklı alanlarda araştırmalara açık olunması gerektiğini belirtiyor ve bazı teknikleri aktarıyor.
İyi Fikir Bulma Tekniği
İyi Fikir Bulma TekniğiJames Webb Young · Mediacat Yayınları · 2007158 okunma
Reklam
261 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Okuması son derece keyifli(konusu pek değil tabi) mesaj kaygısı güden, alegorinin dibine dibine vurmuş, aşmış bir klasik. Issız ada konsepti hepimizi ne çok etkiliyor. Bu "hayatta kalma" maceralarına bayılıyoruz. Bu konsepte sahip diziler, filmler, yarışma programları ve kitaplar peynir ekmek gibi tüketiliyor, takip ediliyor. Çünkü bu eserler insanın yaşama sarılma dürtülerine, umut etme yeteneğine fazlasıyla hizmet ediyor. Sineklerin tanrısı da bu ana fikir üzerine inşa edilmiş fakat oldukça çarpıcı olaylara sebep olan bir drama aslında. Karanlık bir kitap. Hem de çok. İnsanın çocuk yaşta bile içinde taşıdığı iyi-kötü duygularla yüzleşmek insanı çok etkiliyor. Kitapta karakterlerin hepsi çocuk. İnsanın acımasızlığı ve bencilliği öğrenilen bir şey mi yoksa insan doğasında mı var bu özellikler? Kitap bu tartışmaları güzel bir dille ve gerçekten inanılmaz bir alegorik bakış açısıyla inceliyor. Kitap son derece sürükleyici bir eser. Bu kitaplar gerçekten boşuna klasik olmuyor. Okuyun, okutturun. Mutlaka. Bir söz de çevirmen Mina Urgan'a.. Kendisine saygım sonsuz ve çeviri için de, sonsöz için de çok teşekkürler. Yalnız kitapta kullanılan "cengel" kelimesi beni biraz rahatsız etti. "Jungle" yerine başka bir kavram kullanılamaz mıydı diye düşünmedim değil. Böyle şekilde dilimize girmiş bir kelime olduğunu kabul ediyorum ama biraz eğreti duruyor bence. Şahsi fikrimdir.
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080,2bin okunma
344 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
“İki tür insan vardır: birçok fikir üreten insanlar ve bu fikirleri uygulamaya koyabilen insanlar.” Eveeet, güzeel! Bu güzel fikirleri okuduk, acaba şimdi uygulayabilecek miyiz ? Yol yakınken bence hâlâ şansımız var. 21. yy’da teknoloji o kadar hayatımızın içinde ki, onu kontrol edebildiğimizi zannediyoruz ancak asıl bizim iplerimiz onun
Karşı Konulmaz
Karşı KonulmazAdam Alter · Paloma Yayınevi · 201869 okunma
344 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Elimde kitabı görenlerin bazıları ismi sebebiyle kitabı dini içerikli sandı ama öyle değil Dinle diyanetle hiç de ilgisi olmayan Rahmi Sönmez koyu bir Marksist. Çocukluk arkadaşı Fehmi Gülmez ile birlikte onlara bu fikirleri aşılayan yegane idol ise Feride. Öyle ki bir insan diğerini ancak bu kadar etkileyebilir. Zamanla Feride'yi bile geride bırakıyor Rahmi. Ateşli bir konuşmadan sonra Peygamber lakabı, hiç istemedigi halde üzerine yapışıp kalıyor. Fikir dünyamla bu kadar alakasız olup da bunca keyifle okuduğum nadir bir eser sanırım Kitap Rahmi'nin davası için yapmaya çalıştığı halde yapamadıklarını konu alıyor. Onun bu süreçteki duygusal iniş çıkışları, cocuksulugu, eski kafalılığı, dik duruşu, iradesi kitabı güzellestirdi. Yazar sadece sol görüşü övmüyor aslında, bir yandan da sola elestiriler getiriyor, sol görüşü iyi temsil edemediklerine inanıyor. Diger yandan sol görüşün yıllar içindeki değişimini nokta atışı tespitlerle okuyucuya aktarıyor. Sürekli geçmişe bağlı, Feride'den kopamayan bir yaşamın sonunda son 5 gününü okuyoruz. Bir devrimcinin hüzünlü bir hikayesi bu. Bu arada kitap 93 yılında Orhan Kemal Roman Ödülü'nü almış. Ben Tahsin Yücel okumaya "Kumru ile Kumru" kitabıyla devam etmek istiyorum.
Peygamberin Son Beş Günü
Peygamberin Son Beş GünüTahsin Yücel · Can Yayınları · 2019694 okunma
336 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Yazarın anlatım şekliyle başlamak çok mu adil olur bir kitaba? Misalen, ilk kitabı Sapiens’de insanın maymundan başlayarak nasıl dünyanın efendisi olduğunu anlatması, ikinci kitabı Homo Deus’ta insanların Tanrı gücüne ulaşması ile zeka ve bilincin doğası derken bu kitabında da günümüze yakın bir bakış açısı ve durumunu sorgulayıcı niteliğinden söz
21. Yüzyıl İçin 21 Ders
21. Yüzyıl İçin 21 DersYuval Noah Harari · Kolektif Kitap · 20187,6bin okunma
Reklam
Herkesin ne olursa olsun hayatta kalmak için savaşım verdiği bir dünyada ölmeye karar verenleri anlamak kolay mı? Veronika’nın iğneyle bayılmadan önce hatırladığı son yüzler , kuralları şu ya da bu biçimde hiç sorgulamayan insanların havasıydı. Bir sürü insan başkalarının başına gelen korkunç olaylardan sanki gerçekten üzgünmüş ve yardım etmek
Her gün fakirliğe karşı, ölüme karşı, başka felaketlere karşı bir destek sağla kendine. Birçok kitabı gözden geçirdikten sonra da, içlerinden bir fikir seç, o gün bu fikirle birlikte kavrul. Ben de öyle yapıyorum, her seferinde okuduklarımdan bir tanesini yakalıyorum. Bugün Epikuros'ta bulduğum fikir de şu: -Ben bir kaçak gibi değil de, bir keşif eri gibi, sık sık başkalarının karargahlarına da geçerim.- Filozof diyor ki: "Neşeli fakirlik, iyi bir şeydir." Neşeliyse o fakirlik, fakirlik değildir zaten! Çünkü çok az şeyi olan değil, hep daha çoğunu isteyen fakirdir aslında. İnsan başkasının malına göz dikerse, elindekileri değil, elde edeceklerini hesap edip durursa, hazinesinde, ambarlarında yığınla malı, sürüleri, faiz getiren parası olmuş, neye yarar? "Zenginliğin sınırı nedir?" diye mi soruyorsun? Önce gerekli olana, sonra yeteri kadarına sahip olmaktır.
87 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Susam ve Zambaklar
Susam ve Zambaklar
Bu kitap Ruskin’in 1864 yılının Aralık ayında Manchester’da iki farklı başlık altında yaptığı konuşmalarından derlenmiştir. Ruskin’in evrensel bir aydın olmayı başarmasındaki asıl sebep, zamanı ve sınırları aşan sağlam düşünceleridir. Kitabın Adına Dair Ruskin eserine “Susam ve Zambaklar” adını yani iki çiçek ismini vererek vahşetin ve
Susam ve Zambaklar
Susam ve ZambaklarJohn Ruskin · Şule Yayınları · 2016944 okunma
232 syf.
·
Puan vermedi
·
16 saatte okudu
TATAR ÇÖLÜ Roman karakterimiz askeri okuldan mezun olan Drogo’un mezun olduktan sonra kimsenin hakkında en ufak bir fikir sahibi olmadığı ama Kuzey’in en uzak noktasında bulunan Tatar Çölü’nün koruyuculuğunu yapan Bastiani Kalesi’ne tayininin çıkması ile başlıyor. Bastiani Kalesi’ne gitmek için yola çıkan Drago’ya hiç kimse kale hakkında
Tatar Çölü
Tatar ÇölüDino Buzzati · İletişim Yayınevi · 201813,1bin okunma
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.