Celladıma Gülümserken kitabının incelemesinde bir soru yöneltmişim siz değerli okurlara:
İsmet Özel, yaşayan en büyük Türk şair olabilir mi sizce?
Bir cümle de olsa düşüncelerinizi merak ediyorum.
Erbain
Kırk Yılın Şiirleri
Uzun zamandır listemdeydi.
Bazı kitaplar vardır, zamanlarını beklerler.
Oldukça mutluyum bu kitabı da okuma şerefine ulaştığım
Toplum, “Şansım olsaydı erkek gelirdim dünyaya!” diyen kadınlarla dolu. Sen kadın olmanın şükrünü yaşat kızına.
Toplum, evinin işini yapmayı “Hizmetçilik” diye ananlarla dolu. Sen bir evin düzenini sağlamanın keyfini öğret yavruna.
Toplum, öğlene kadar uyuyup “Kalksam ne yapacağım ki?” diyen insanlarla dolu. Sen bir hayali olmanın ve o hayale yürürken uykularını kaçırmanın güzelliğini göster evladına.
Hayatımda bu cümleye her zaman ağırlık vermişimdir.
"Gerçek duygular tarifsizdir..Tarifi yoktur gerçek hislerin..Kelimeler kifayetsiz kalır, susarsın öylece.."
Kitaba başlamadan önce çevremden çok eleştiri alıyordum.Okuma, dili çok ağır, kafanı yorar,bitiremezsin, yarım bırakırsın vs..
Fakat şöyle bir gerçek var ki herkesin dünyası, hikayesi farklı.Kimseye aldırmadan aldım elime kitabı ve bıraktım kendimi Tutunamayanlara..
Sevgili Turgut Özben ve Selim Işıkla tanıştığım için çok mutlu ve huzurluyum.Böyle kaliteli bir eseri okumamış olarak göçseydim çok şey kaybedecektim.İyi ki inandım ve pes etmedim.
Kitabın başlarında biraz zorlansamda ortalarına sonlarına geldikçe bitirmiş olarak gördüm kendimi.Çünkü o kadar akıcı ilerlediki bazı yerlerinde kitapla birlikte uyuyordum.Ah Selim, yüreğime işledin.Hikayeni okurken duygulanmamak elde değildi.Ama yalnız değilsin.Senin gibi bir çok Tutunamayan var bende dahil.. Kitabın sonunda ortaya çıkan günlüğünü okurken her cümlene kalbimi bıraktım..Oğuz abi, kitabı bize her zerresiyle yaşattığın için minnettarız..
Okuyucularımıza sadece bunu söyleyebilirim ; Bu eseri okuyun, ve yalnız olmadığınızı görün...️
Sağlıcakla..
Okul takımına dahi alınmayan Michael Jordan’ın hayatını değiştiren söz,
ve bu söz annesine ait .
“Önemli olan takımın içinde senin ne kadar küçük olduğun değil, senin içinde ne kadar büyük bir takım olduğu …🥰
(Ben bu cümleye kalbimi bıraktım 🥹)
En çok okunan kitaplardan biri olmalı.
Kitapta çoğu yerin altını çizdim.Kendime ders çıkardım.Bilgiler tam aklımızdaki soru işaretlerine yönelik ve gayet anlaşılır nitelikte.
Seans seans hayat dersi alıyormuşum gibi hissettirdi.Tek kelimeyle harikaydı.
Son bölümde yazarın sevdiği kişiye yazdığı mektuplar var.Mektuplar da harikaydı.
1.Mektup=Peygamber nasihatleriyle büyüyen bir aşkın muhatabısın şuan.Abdestini taze,yüreğini sıcak tut ve beni can kulağıyla dinle Sevgili!
3.Mektup=Ey Sevgili! Övülmeyi en çok hak edene,beni yaklaştıracak olan vesilelerin en güzeli...(Bu cümleye kalbimi bıraktım)
4.Mektup=Ey Sevgili! Gözlerinden 'la tahzen' sırrını okuduğum Âraf güzeli!
5.Mektup=Varlığını nefsimden gizlediğim,en çok da seccademin ucunda özlediğim,gülüşünü ruhuma sözlediğim,helalim olacağın günleri gözlediğim Sevgili!
Böyle birbirinden güzel girişleri olan toplam on mektup bulunuyor.Özellikle giriş cümleleri beni daha da çok etkiledi.
Kitabı bitirince kitabın bana çok şey kattığını fark ettim.Okuyan herkese de katacağına inanıyorum.
Kesinlikle tavsiye ediyorummm.
Okuyun,okutturun,hediye alın...
Bu kitabı okumak benim için anlaşılmak gibiydi.
Sanki okumadım da biri beni uzun uzun dinledi. Hissettiğim şeylerin tarifi yok tek bildiğim bir müddet etkisinden çıkamayacağım. Çoğu zaman elime alıp satır satır altını çizdiğim yerleri tekrar tekrar okuyacağıma eminim. Sevgili Macide, sustuğun, konuştuğun, yaşadığın, gittiğin her yerde ikimizin ayak izi var. Ve Sevgili Ömer sana hem çok kızıyorum hem de hiç kızamıyorum ama seni çok iyi anlıyorum ve seni çok yakından tanıyorum. Yaşadığınız her olaya, kurduğunuz her cümleye kalbimi bıraktım. "Macide'nin mektubu, Ömer'in son sözleri" ben uzun bir süre bu aralıktayım.
İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali · İnkilâp Kitabevi · 2019171,6bin okunma
Bu cümleye kalbimi bıraktım..
"Daha yirmi üç yaşına girmedim; yüzümden , vücudumdan çocukluğun izleri silinmedi; halbuki gönlüm, baştan başa bütün sevdiklerimin ölüleriyle dolu..."
Okumayı sürekli ertelediğim, bir türlü sıra gelmeyen dergim. Bu kadar çok geç okuduğum için pişmanım. Sabahattin Ali... Hikayesini bu kadar yakından okumak, bu kadar içten yaşamak, bu kadar derin hissetmek. Harika bir sayıydı. Her bir cümleye kalbimi bıraktım. Sabahattin Ali'yi daha çok yakından tanıdığım için çok şanslıyım.
Bir kez daha hayran kaldım ona.
Mutlaka okumanız gereken bir sayı olduğunu inanıyorum. Sabahattin Ali, kitapları ve öyküleri hakkında öğreneceğimiz çok şey olduğunu düşünüyorum.