Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Anlamıyor musun?!.. Gökyüzü güneş olsa, sensiz karanlıktayım."
"Beni bunca saracak ne vardı? Kanıma girecek Gözbebeklerime oturacak Bir senfoni gibi kulaklarımdan eksilmeyecek Ne vardı? Hiç karşıma çıkmasaydın Bu kör olası gözler görmeseydi seni Ne vardı Güzelliğini hiç bilmeseydim Bir dua gibi bellemeseydim adını Ne vardı bütün gece Gözlerimi tavana dikerek Seni düşünmeseydim"
Reklam
Bir kedinin yüzü okunabilir mi, bir ayıbalığının, bir susamurunun? Kimi Gethenlileri bu hayvanlara benzetiyordum, konuştuğunuzda ifadeleri değişmeyen koyu, parlak gözleri vardı.
Sayfa 35 - Ayrıntı Yayınları, 2022 BaskısıKitabı okudu
Sınıf LİSTESİ
Başını ellerinin arasına aldı gözlerini kapadı karanlığın içerisine daldı. Bir kapının önünde buldu kendini, kapı yarı aralıktı. İçeriden ağır ağır yayılan küf ve nem kokusunun burnuna çarpıp genzini inceden inceye yakmasının ardından etrafına bakındı. Sağı ve solu uzunca geniş bir koridorun tam ortasına denk gelen odanın kapısı önünde duruyordu. Ayaklarına yöneldi gözleri, çok eski belki 10 yıllık olan boyası çatlamış ayakkabıları inceledi. Derken gözleri üzerinde ki gömleğe kaydı, o da baya bir eskiydi, yıkanmaktan dolayı eprimiş gömleğin en alt düğmesi yoktu. Uyanmaya çalışıp bu hayal aleminden çıkmak istedi ama yapamadı. Yok içeride olanları görmeliydi. Kapının kolunu tutup kendine doğru çekti, içeriden gelen küflü nem kokusu daha yoğun dalgalar halinde yüzüne hücum etti. Aldırmadı bu acı kokuya, içeriye yöneldi. Gözlerini kırpıştırarak odanın içerisine bakındı, evet burası bir sınıftı. Ahşap masa ve sandalyeler, duvardaki yazı tahtası, ve pencerenin hemen yanında ki öğretmen masası.. Neden böyle bir hayalin içindeyim dememek için kendisine bir süre direndi. Durumu daha iyi anlamak için sınıfın içerisine doğru. Sınıf bomboştu, camları eski tip çift cam ahşap pencerelerdi. Sınıfın duvarındaki panolara bakındı. İğneyle tutturulmuş sigaranın zararlarını anlatan küçük makaleler ve öğrencilerin isimlerinin yazılı olduğu sınıf listesi gördü..
Günümüz insanını ne bilgisizlik ne doğa ne de hastalık öldürecektir. Şimdiki muazzam ve silahlı uygarlığı yok etmekle tehdit eden tehlike yine insanın kendisidir. "O her zamankinden iyi yaşayabilir, ama nasıl yaşaması gerektiğini her zamankinden daha mı az bilmektedir?" İnsan kim olduğunu bilmeden başka bir şeyden nasıl söz edebilir?17
Sayfa 28 - Fecr Yayınları: 811 / 1. Baskı: Mart 2024
Bakmaya doyamadığım gözlerini ağlayarak kurutma...
"Ağlama," diye fısıldadı kulağıma. "Benim bakmaya doyamadığım gözlerini onlar için kurutma."
Reklam
Itır Akay
"Evet korkuyorum, ama korkum bana yönelik değil!" Gözleri beni bulduğunda, "Ya seni buradakilerden koruyamazsam? İşte beni korkutan bu. Benim gücümün kaynağı sensin Elzem, eğer birgün beni yalnız bırakırsan o çok sevdiğim karanlığın içinde kaybolurum. Seni buradakilerden korumak için gerekirse hepsinin eceli olurum, ama arkamı dönüp baktığımda orada olmalısın. Beni anlıyor musun?"
254 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Başucu ve Baş Tacı
Kitabı kaç kere okuduğumun bilgisi yavaş yavaş siliniyor hafızamdan. Her sene bir defa ziyaret ettiğim yakın bir dostum olmaya başladı. Her ziyaretimde başka bir iz bırakıyor bende. Conrad'ın romancılığının yanı sıra denizcilik hayatında kafasında oluşmuş Afrika kıtasını imgesel biçimde, Marlow karakteri üzerinden, çeşitli spekülasyonlara
Karanlığın Yüreği
Karanlığın YüreğiJoseph Conrad · İletişim Yayınları · 20174,209 okunma
416 syf.
·
Puan vermedi
Karanlığın Dokunuşu
Karanlığın Dokunuşu
Karanlığın Dokunuşu
Scarlett St. Clair
Scarlett St. Clair
PERSEPHONE, SADECE İSMEN BAHAR TANRIÇASIYDI.İşin aslı, küçüklüğünden beri dokunduğu çiçekler kuruyup soluyordu. New Athens’e taşındıktan sonra, fani bir gazeteci kılığında, mütevazı bir hayat sürmeyi umuyordu.ÖLÜLER TANRISI HADES, FANİ DÜNYADA  BİR KUMAR İMPARATORLUĞU İNŞA ETMİŞTİ. YORUMUM; Serinin ilk kitabını okumuş
Karanlığın Dokunuşu
Karanlığın DokunuşuScarlett St. Clair · Martı Yayınları · 2023684 okunma
Bir masalın iki kahramanıyız. Binbir gece peşimizde uğrular Kâh ölümü alırız koynumuza, Kâh dönülmez bir ülkeye gideriz. Ya ufuklar dolanır boynumuza, ya da vuruluruz, kefen giyeriz. Bizi bizden iyi bilirsin Rabbim, bir masalı bir gerçeğe ansızın, yalnız sen döndürebilirsin Rabbim... İki divâneyiz saman yolunda O bir ay ışığı, ben ise karanlık Kâh ben o'na düşlerimi yollarım Kâh başımda duman duman izleri Onda nur'a döner benim ellerim, bende yıldız olur onun gözleri Bizi bizden iyi bilirsin Rabbim, Bir mehtabı karanlığın göğsüne ancak sen indirebilirsin Rabbim...
Nurullah Genç
Nurullah Genç
instagram.com/reel/C4yvhE9CEt...
Reklam
karanlığın kılıncı darbe darbe yâr gözleri yarıldı künhümüz, döşendi kehribâr gözleri
BEYAZ LÂLE Hudutta bozulan ordu iki günden beri Serez’den geçiyordu. Hava serin ve güzeldi. Ilık bir sonbahar güneşi, boş, çimensiz tarlaları, üzerinde henüz taze ve korkak izler duran geniş yolları parlatıyordu. Bu gelenler, gidenlere hiç benzemiyorlardı. Bunlar adeta ürkütülmüş bir hayvan sürüsüydü. Hepsinin tıraşları uzamış, yüzleri pis ve
Yabancı adam düşünceye daldı. Bakışları karanlığın derinliklerine gömüldü. Gözbebeklerindeki küçük küçük aydınlık noktalarla, gözleri yaz ve güneşin pırıl pırıl ve cömertçe eğleştiği bir parktaki iki uzun ağaçlıklı yola benziyordu. Bu yollar da yuvarlak loşlukta böyledir ilkin, giderek yoğun bir karanlığa gömülerek uzanır, nihayet ileride parıldayan bir noktaya gelip dayanır, belki çok daha aydınlık bir güne açılan öbür baştaki çıkış kapısıdır burası. Ben bütün bunları düşünürken, o duraksaya duraksaya, sanki bir gönülsüzlükle sesini hizmete koşuyormuş gibi. "Evet. hatırlıyorum." dedi.
Sayfa 19
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.