Karanlık madde yalnızca kütleçekim etkisiyle açığa çıkan, bizim meydana geldiğimiz atom ve moleküllerden farklı bir madde biçimidir. Karanlık maddenin doğasını araştırmak, bugün gökbilimcilerin başlıca ilgi alanıdır, fakat mevcut bağlamda önemli tek şey onun orada bulunuşu ve onsuz Samanyolu gibi galaksilerin oluşamamasıdır. Karanlık madde
Sayfa 76Kitabı okudu
Kahvenin hikayesi: Vücudumuza etkileri neler, bizi nasıl uyandırıyor?
Kahve dünyanın dört bir yanında milyonlarca insanın günlük rutininin bir parçası. Farklı coğrafyalarda bu kadar çok kişinin vazgeçilmezi haline gelebilmiş az sayıda gıda vardır.
1500 yıldan uzun süredir tüketildiği düşünülen kahve, kimilerine göre 17. ve 18. yüzyıllarda Aydınlanma'nın önemli tetikleyicilerinden. Modern dünya düşünürlerinin
Evrenin Sonu
Oluştukları elementler kesildiği için her seferinde daha az yıldız doğuyor; kökensel hidrojen ve gazlar dağılmaya başladı. Birkaç milyar yıl sonra artık yıldız doğmayacak; sadece galaksi cenazeleri olacak. Yıldızların ölmeye devam etmesiyle galaksiler gittikçe karanlık hale gelecek ve sonunda tamamı sönünce evren kara deliklerle dolu koca bir mezarlık haline gelecek. Madde, enerji formuna dönmeye devam ettikçe onlar bile kaybolacak. Sona yaklaşıldığında sadece radyasyon kalacak.
Sayfa 500Kitabı okudu
Düşünüyorum. Bu kadar madde, boşluk ve bilinmeyen bir karanlık enerji kendiliğinden varsa ve tüm bunların bir bilinci olmadığını kabul ediyoruz.
Niçin bilinçsiz ve başlangıçta hep varolan ve sonra bir şeylerin bir şeyleri etkileyerek meydana getirdiği şeye "bilinmeyen"diyoruz?
Neden tesadüf olsun ki? Her şey birbirini etkileyerek bir tesadüf sonucunda oluştuysa bunları oluşturan tüm şeylerin ya bilinci olması gerekir ya da tüm bunları kontrol eden bir şeyin olması gerekir. Vay canına! Tesadüfe bak ki tüm bu şeyler bir bilinçsizlik sonucunda oluştu olsun ve var olmuş olsun. Peki nasıl bir tesadüf ki bunların sonucunda meydana gelen bilinçsiz atomlar bilinçli varlığı oluşturdu? Vay canına! İnanılmaz bir tesadüf ya!
_Biz kimiz? Nereden gelip, nereye gidiyoruz?
_Biz insanlar, bir kapının önüne bırakılmış yeni doğan bebekleriz. Sepetlerimize bebeklerin kim olduğuna, nereden geldiğine dair ya da atalarının kimler olduğuna dair bir not da iliştirilmemiş. Bu yetim bebeklerin sicilini öğrenmeyi özlemle bekliyoruz. Pek çok kültür sürekli olarak ebeveynlerimizle
Madde ve enerji hakkında tüm bildiklerimizi üst üste koysak evreni çekip çeviren toplam yapının sadece %5'i ediyor. Geri kalanı, karanlık madde ve karanlık enerjiden oluşuyor. Ama var oldukları dışında haklarında hiçbir şey bilmiyoruz. Bu da astrofizikçilerin aklını tatlı tatlı karıştırıyor, tabii şimdilik...
Sayfa 128Kitabı okudu
Evren, bir tarafta %95lik olculemeyen karanlık terimlere kafa yoranlarla; karış hesabı yapıp boy ölçüsü almaya çalışanların kapsamidir.
_Rüya, gören olmadan da var olabilir. Rüya gören olmadan rüya mevcut olduğunda ise bu özgün gerçeklik gibi gelir. Siz yoksunuz ama kozmik bir akıl var. Brahma var. Bu yüzden bütün alemin Brahma'nın gördüğü bir rüya olduğunu söylerler. Bütün bu dünya bir rüyadır, bir mayadır. Ama bu her şeyin, tümün bir rüyasıdır. Kişisel bir rüya değildir.
Karadeliklerin ölümü
5.8×1068 yıl sonra, 3 Güneş kütlesine sahip yıldız kütlesel karadelikleri, Hawking Süreci dolayısıyla bozunmaya başlayacaktır. Sonrasında, giderek daha büyük karadelikler de bozunmaya başlayacaktır. Çünkü tahmin edebileceğiniz gibi, her diğer madde gibi karadeliklerin de bir yarı ömrü vardır. 1.9x10⁹8 yıl sonra, NGC 4889 isimli, bilinen en büyük karadelik de bozunup yok olacaktır. Bu karadeliğin kütlesi, Güneş'in tam 21.000.000.000 (21 milyar) katıdır. 1.7×101% yıl sonra, eğer ki varlarsa, Güneş'in 20 trilyon katı kütleye sahip olan karadelikler de artık bozunacaktır. Bu, Karadelik Evresi'nin sonu demektir. Eğer ki bu zamana kadar tüm protonlar gerçekten bozunacak olurlarsa, Evren Karanlık Evre'ye girecektir. Bu evrede, Evren içerisindeki her madde atom altı parçacıklarına kadar ayrışmış haldedir ve nihai enerji durumuna doğru ilerler.
Sayfa 171Kitabı okudu
Son bulgulara göre Evren'deki toplam enerjinin %68.3'ünü, itici bir etki yapan, gizemi henüz çözülememiş bir "karanlık enerji" oluşturur. Geriye kalan bölümü oluşturan maddenin (madde de bir enerji biçimi) %26.8'i yine gizemini koruyan "karanlık madde" dir. Gökadaları, yıldızları, gezegenleri ve üzerlerinde yaşayanları oluşturan tanıdığımız sıradan maddeyse, toplam enerjinin yalnızca %4.9unu meydana getirir.
Sayfa 54Kitabı okudu
Kozmolojinin (Evrenbilim) Standart Model'ine göre Evren'deki enerjinin çok büyük bir kısmı Büyük Patlama sırasında ortaya çıkarken; küçük bir bölümü de yıldızlarda, gezegenlerde, gökadalarda ve dev gaz ve toz bulutlarıyla tanıdığımız maddelerde; çok daha büyük bir kısmı da henüz gizemi çözülemeyen "karanlık madde" de hapsolmuştur. Büyük patlamadan 150 milyon yıl sonra oluşmaya başlayan yıldızlar, merkezlerindeki maddeyi Einstein'ın madde-enerji dönüşümünü ifade eden ünlü E=mc² formülü uyarınca enerjiye çeviriyor. Daha açık anlatımla yıldızlar, hidrojen çekirdeklerini birleştirip helyuma dönüştürüp yıldızın ayakta kalmasını sağlayan muazzam enerjiyi üreterek, Evren'in toplam enerji bütçesine katkı yapmaya devam etmektedir.
Sayfa 53Kitabı okudu
7
İnsanlar uzayda herhangi bir tezahür anı, aydınlanma yaşayıp yaşamadığımı Dünyayı uzaydan görmenin Tanrı'ya daha yakın veya evrenle bir hissettirip hissettirmediğini soruyor. Bazı astronotlar, yeni manevi inançlara ilham veren veya beraber büyüdükleri inançlara yeniden kendilerini adamalarına neden olan, insanlığın kainattaki rolüne dair yeni bir görüş ile geri dönmüşlerdir. Bir başkasının deneyimini asla sorgulayacak değilim, ancak bu bakış açısı benim için hiçbir zaman özel manevi bir kavrayış yaratmadı.
Ben bilimsel zihniyette, evren hakkında yapabildiğini kadarıyla her şeyi anlamaya çalışacak kadar meraklı bir insanım. Dünya gezegenindeki kum taneleri sayısından daha fazla trilyonlarca yıldız olduğunu biliyoruz. Bu yıldızlar evrendeki maddenin yüzde 5'inden azını oluşturuyor. Gerisi karanlık madde ve karanlık enerji. Evren çok karmaşık. Her şey bir tesadüf mü? Bilmiyorum.
Sayfa 171Kitabı okudu
21. yüzyıla girildiğinde, astronomi elektromanyetik spektrumun bile ötesine geçmişti: Evrenin %95'ini gizemli, hiçbir şekilde göremediğimiz "karanlık madde" ve "karanlık enerji"nin oluşturduğu artık biliniyor.
Sayfa 13Kitabı okudu
Karanlık madde ve karanlık enerji Evren'in %95'ini oluşturur.
Bizler, Evren'i incelediğimizi düşünerek astronom olduk ve şimdi, yalnızca aydınlık olan yüzde 5'ini incelediğimizi öğreniyoruz.
— Vera Rubin
