Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Neden onları dövmeme izin vermediğini anlamıyorum," diyerek yakındı Caramon. Çünkü, diyerek sessizce yanıtladı Raistlin, ne olacağını biliyorum, nasıl biteceğini. Onları zarifçe dile getirdiğin şekilde 'döverdin', kardeşim. Sonra da ayağa kalkmalarına yardım eder, sırtlarına vurur, aslında bunu demek istemediklerini bildiğini söylerdin ve sonunda hepiniz çok iyi arkadaşlar olurdunuz. Benim dışımda... 'Sinsi' dışında... Hayır, dersi ben vereceğim. Sinsi olmanın ne demek olduğunu öğrenecekler.
“sen işine bak!” dedi. “bu iş, küçük kız kardeşim çayırkuşu ile benim aramda bir aile meselesi!”
Reklam
96 syf.
·
Puan vermedi
·
10 saatte okudu
"Ben
Albert Einstein
Albert Einstein
14 Mart 1879’da Almanya’nın Ulm kasabasında doğdum.. Babam küçük bir elektrokimya fabrikasının sahibiydi ancak pek başarılı bir iş adamı sayılmazdı. Annem Paulin’in dünyası müzikti, yetenekli bir piyanistti.. Özellikle Beethoven'in piyano parçalarını nefis çalardı ve annemi dinlemek çocukken en büyük zevkimdi..
Einstein / Bir Dahinin Yaşamı
Einstein / Bir Dahinin YaşamıWalter Isaacson · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2013194 okunma
“Her insan bedeninin çürüyeceğini bilir ve bundan korkar” dedim. “Ama çoğu insanın ruhu gövdesinden önce çürür; nedense bundan kimse korkmaz!” “Bunu niçin söylediniz şimdi?” diye sordu. “Kardeşim ve benim için” dedim. “Ama inan bana, insanların çoğunun ruhu, bedeninden önce çürür.”
Hiç düşünme bu dünyada Kaç kişiyi darılttım,kaç kişiyi Para yüzünden felakete sürükledim, Kaç kişi benim yüzümden mutsuz Oldu diye. Hadi,hoşça kal! SEV KARDEŞİM 1972
Düşte mantığın başına inanılmaz şeyler gelir. Örneğin kardeşim beş yıl önce ölmüştü. Kimi zaman düşümde gördüğüm olur: Benim işlerime katılır, birbirimizle ilgileniriz, düş sürerken kardeşimin öldüğünü ve toprağa verildiğini bilirim ve hatırlarım. Öldüğü halde yanımda olmasına ve benimle beraber çalışmasına neden şaşırmıyorum peki? Neden mantığım bunlara meydan veriyor?
Sayfa 777 - Yapı Kredi Yayınları
Reklam
Kardeşim öldü. Küçük kardeşim Onur, benim yüzümden öldü. Kimse duymadı hıçkırıklarımı, çığlıklarımı, yakarışlarımı. Kimse görmedi gözyaşlarımı, kalbimi söküp çıkarmak istediğimi, gerçeklerimi. Kimse hissetmedi acımı, hüznümü, umutlarımın son bulduğunu.
Bizde erkeklerin sevgilisi bilinir de onun yaşıtı olan kızı kimse düşünmek istemez. Böyle olunca bu adaletsizliğin yükünü anneler çeker. Anne, kızının özel hayatını bilir, yavrusuna tavsiyeler verir ufku yettiğince, onu korumaya çalışır. Baba ise kızının ilişkisi kurumsal bir hale gelebe kadar bunu bilmezden gelmeyi tercih eder. Zamanı geldiğinde ilişkiye dair bilgiler annenin süzgecinden geçirilip uygun bir dille babaya aktarılır. Evin kızının şansı yaver gider de benim kız kardeşim gibi ilk sevgilisiyle evlenirse ne âlâ. Her şey olması gerektişi gibi işler. Peki ya benim gibi ayrık otu çıkarsa?
Keşke!
Bir tarafta çocuklar, bebekler, hamile kadınlar ölürken 23 Nisan çocuk bayramını eğlenerek havai fişekler patlatıp sanki hiçbir şey yokmuş gibi vahşetin sesini kahkahalarımız ile bastırmak ve kutlamak yerine, daha duyarlı ve tüm dünyaya ders niteliği taşıyacak gösteriler yapılabilirdi. Hem belki böylelikle çocuklarımız da adil dünya için küçük
Ben bir çocuğum
Ben Gazze de bir çocuğum Bedenim çocuk Ruhum ise baştan başa bir yara… Burası benim vatanım Burada acı bile tatlı gelir bana Beni yıkmak isterler Bombalar, katliamlar ve daha niceleri Bütün bunların hepsi beni vatanımdan uzak etmek içindir Fakat vatanımda isem uzak bile yakın olur bana Bu mübarek topraklar benim vatanım Peygamberler kokulu şehiri barından vatan benim Mescidi Aksa’m benim İster acı ister tatlı Her yönüyle bana emanet edilmiş bu topraklar benim İnsanlıktan nasibini almamış bir grup savaşıp dururlar bizimle Onların silahları, uçaklar, elinde kuklaları var Benim ise uğruna şehit olmuş ve olmak için sıralarını bekleyen nice kardeşim var. Bugün burada güçsüz düşen kollarımı görüp bana üzülme Çünkü güçsüz düşen kollarıma inat Bin kuvvet ile doludur benim en içim Rabbimizin yardımı ile o Zafer gününü için gayret ediyorum Sende dua et ve gayret et olur mu? Özgür Filistinde buluşmak duasıyla ile…
Reklam
Kültür sayesinde deneyimin hem kendisi hatırlanabi­liyor hem de gelecek kuşaklara aktarılabiliyor. Bunun için DNA'da hiçbir değişim gerekmiyor. Değerli olan herhangi bir bilgi, sadece tek bir kişi tarafından deneyimlense dahi, insanlığın kalıcı mirasının bir parçası olabiliyor. Bu da, yazılı veya sözlü, dilin gücünü gösteriyor. Örneğin Zhang Zai'nin Batı Yazıtları'ndan devraldığımız Neo Konfüçyüs­çülük mirası şöyle diyor: “Cennet babam, Dünya ise an­nemdir, ve benim gibi küçücük bir mahluk bile aralarında kendisine sıcak bir yer bulabilir. Öyle ki, evrene doğru uza­nanı bedenim, evreni yönlendireni doğam sayarım. Her insan kardeşim, her şey yoldaşımdır.”
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.