Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Sanırım haklısınız," dedi Erlander Mikael'e. "Kan tahlilleri Lisbeth Salander'in bu çukura gömüldüğünü açığa çıkaracak, bence sigara kutusunda da onun parmak izleri bulunacak. Vurulup bu çukura gömülmüş ama hayatta kalmayı ve bir biçimde bu çukurdan çıkmayı başarmış ve..." "... Ve tekrar çiftliğe dönüp Zalachenko'nun kafasına baltayı geçirmiş," diye tamamladı Mikail. "Tam bir inatçı keçi."
Sayfa 37
İZMİRLİ Süvari Teğmeni Yıldırım Kemal, hastalandığı için Konya hastanesine yatırılmıştı.Neşeli ,sevimli herkesin çok sevdiği bir delikanlıydı.Sıkıldığı için üç gün önce hastaneden kaçmış,savaşın başladığını,kolordunun cephe gerisine geçtiğini öğrenince,bir at ele geçirip Ballıkaya'dan Ahır Dağı'na dalıp, keçi yolunu bir başına aşmıştı. Kolordu karargâhını ve Fahrettin Paşa'yı Küçükköy istasyonuna yakın bir yerde buldu.Selam verdi: ''iyileşip geldim.Emrinizdeyim Paşam.'' Son zamanlarda İstanbul'dan Anadolu'ya kaçan askeri lise öğrencileri, kısa bir süvari eğtiminden sonra teğmen olarak kolorduya verilmişlerdi.Yıldırım Kemal de bu çocuk yaştaki teğmenlerden biriydi.Hemen döğüşe katılma isteğiyle yanıyordu.Paşa teğmeni öptü,eski alayına verdi.Alayı bu sırada Küçükköy istasyonunu ele geçirmek için demiryolu muhafızları ile çarpışıyordu. İki saat sonra bu genç İzmirlinin şehit olduğu haberi geldi. Öteki şehit yoldaşlarıyla birlikte istasyonun yanındaki bahçeye gömüldü.Bu küçük istasyona Yıldırım Kemal adı verlldi.
Sayfa 627 - Şu Çılgın TÜRKLER
Reklam
“Keçi gibi sıçrar delikanlı, genç kız ak nergis gibi açar, kokar?
Sayfa 22 - (Horatius)Kitabı okudu
...böyle bakılınca, böyle aramadan, böyle yalın, böyle çocuksu gözlerle bakılınca, güzeldi dünya. ay ve yıldızlar güzeldi, güzeldi çay ve sahil, orman ve kaya, keçi ve gülböceği, çiçek ve kelebek güzeldi. güzel ve iç açıcıydı dünyayı böyle gezip dolaşmak, böyle çocuksu, böyle uyanmış, çevresine karşı böyle kucak açarak, güvensizlikten böylesine uzak..
-Sana bütün İngiliz çiçeklerinin adını öğretmeyi düşünüyorum. Bu fuşya, bu gül, bu da hanımeli. Ne var? Neden gülüyorsun? -Burada hiç keçi yok. Bu yüzden bu kadar güzel çiçekleriniz var. -Sizin köyünüzde keçi mi vardı? -Evet, ve bütün çiçekleri yerlerdi. -Üzüldüm. -Üzülme. Bizde keçileri yerdik.
Hatırlayamadığım şey orada ne anladığımdı . Öz dedemin benim öldürülüp yakılmam gerektiğini söylediğini biliyorum ama bunu söylediğinde ne düşündüğümü hatırlamıyorum . Hiçbir şey hatırlamadığıma göre herhalde hiçbir şey hissetmedim . Belki öfke . Anlayışın olmadığı yerde öfke her zaman mümkündür .
Sayfa 61
Reklam
İnsanlığın laneti dünyayı kaybetmektir; düşünce, dünya içinde olma halinin yitirilmesidir.
Sayfa 158
Cehennem, geçmeyi reddeden zaman ve onun geçmesini beklemenin çekilmezliğidir.
Sayfa 159
Sanırım o zaman bile, daha on bir yaşındayken bile gömülen hiçbir şeyin üstünün kapatılamayacağını biliyordum.
Sayfa 189
Ölümü gömmek bir umuttur.
Sayfa 191
Reklam
Geçilemeyecek bir şeyi geçeceğiz diye çıldırıyorduk . Oysa nereye varırsak varalım , hala aynı yerdeydik . Asıl korkmamız gereken şeyi içimizde taşıdığımızı hiç anlamamış gibiydik .
Sayfa 195
Haklısınız ! demişti. Ancak birileri " misafir odanızın " orta yerine getirip bir keçi bağlasa ve zavallı hayvan, doğası gereği, değerli halılarınızın üstüne pislese keçiye mi kızarsınız yoksa onu buraya getirip bağlayana mı ? Şimdi burada suçlu olan, ne halt ettiğini bilmeyen öğretmen midir yoksa onu okulumuzda görevlendiren yetkililer mi ?
Sayfa 117Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.