Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kendini iyi hissediyordu. İş yerindeyken yuvasında olduğu duygusuna kapılıyor, tüm duyuları ona burada huzurlu hissettiğini söylüyodu. İrade veya tutku gibi kelimelerin ne anlama geldiğini irdelememeye karar vermişti çünkü güvenmesi gerekenin, benliğini yönlendirmek adına sürekli tekrar ettiği bu kelimeler değil, kendi sağduyusu olduğunu anlamıştı.
Belanın içine kayıyorsun, diye düşündü. Bir an çizgiyi geçiyorsun. Sonra tekrar dönüp kendini güvende hissediyorsun. Her şey daha iyi olsun diye bir şeyleri değiştiriyorsun belki. Ama çizgi orada durmaya devam ediyor. Hâlâ el sürülmemiş. Tamam, belki biraz lekeli ama çok net biçimde görebiliyorsun. Bir sonraki geçişinde çizgi biraz daha lekelenecek. Fakat sonuçta senin de bir tahammül gücün var. Çizgiye ne olursa olsun, nerede olduğunu unutma. Tamam mı?
Sayfa 265Kitabı okudu
Reklam
İçinde bir yer, bir duygu, kendini bütünüyle bırakmasına engel oluyordu. Bir kıpırdayabilse tekrar yaşayacaktı.
Sayfa 30 - İletişim Yayınları
"Her canlının amacı, kendini kendinde bulmaktır. Bir tohumun yere düşüp filizlenmesi, gelişip ağaç olması, meyve ve tekrar tohum vermesi de onun miracını tamamlaması demektir."
Sayfa 155
"Canımın içi, gözümün ışığı yavrum," diye seven; yüzüne gözüne tekrar tekrar dikkatle bakarak bir daha öpen, bir daha sıkan; dünya gözüyle sağ salim tekrar gördüğünden dolayı dağlar kadar memnun olduğunu, kısaca pek ince annelik duygularını, pek coşkun sevinç duygularını pek kaba bir dille tamamıyla anlatan bu kadına karşı hüzünlü, üzgün, acı çeken bir çocuk kalbi kayıtsız kalabilir mi? ... "Canım, ciğerim, yavrum," dense; korkutucu bir uçurumun dibindeki bu köyden, bu çürümüş, karanlık evden kaçmak, kurtulmak istediği zamanlarda anne kollarıyla sarılsa; ümitsizlik ve nefret duyguları coştukça üzerine böyle sihirli gözyaşları dökülse kendisini bu kadar yalnız bulmaz, ümitsizlik ve bıkkınlığa bu kadar süratle kendini teslim etmezdi...
Zaman kendini tekrar etmekten başka halt bilmezdi.
Reklam
Zamanın döngüsüne sıkışıp kalmış sıradan birinin bir geleceği olamaz, yalnızca tekrar tekrar kendini yinelenen bir geçmişi olur.
Doğru bir inanca ulaşılması olasılığı toplanan bulguların sayısıyla birlikte arttığına göre, doğruluğu aramanın kendi kendini baltaladığı söylenebilir, çünkü kendini bu amaca adayan biliminsanının sonsuza kadar bulgu toplaması ve bir inanç oluşturmayı sürekli ertelemesi gerekir. Bu çıkmaz, tüketimi amaç edinmiş bir toplumun durumuyla benzerlik gösterir, zira burada da söz konusu amaç o toplumu devamlı tasarruf ve yatırım yapmaya ve o yatırımın meyvelerini toplamayı hep ertelemeye götürür. Her iki vakada da cevap aynıdır. Başlangıçtaki problem herhangi bir çözüme izin vermediği için, rasyonel tepki o problemi "tatminkar" düzeyde bulgu ya da yatırım elde etme amacına yönelecek şekilde tekrar düzenlemek olmalıdır.
Sayfa 32 - Metis YayınlarıKitabı okuyor
"Alışkanlıklar kendini iyileştirmenin bileşik faizidir. Paranın bileşik faize katlanması gibi, alışkanlıklarınızın etkisi de siz onları tekrar ettikçe katlanır."
Sayfa 19 - PEGASUS Yay., James ClearKitabı okuyor
Resûlullah (sav) güldüren olay
Efendimizin (sav) vefatından bir yıl önce Hz Ebubekir ticari bir maksatla busra pazarına gider bu yolculuk sırasında nuaymân b. Amr ve süveybit b. harmele Hz Ebubekir ile beraberdirler süveybit kervanın erzaklarından sorumludur bir ara Nuaymân gelir ve süveybit'e der ki ben çok acıktım biraz yiyecek verir misin bana süveybit der ki
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.