Leyla Erbil “ Hiç şiir yazmıyorum artık, insanları, bu uçsuz bucaksız insanları şiire sığdırmak olası değil. Şiiri, sanatı böyle anlıyorum bu sıralar; içi insan dolu bir kuyu sanat.” Yazarın kaleminden okuduğum bu ilk eserin çok sevdim. Dili sade ve yalın keyifle okunan harika bir eser. Diğer kitaplarını okumak için sabırsızlanıyorum ve böyle muhteşem bir kalemle geç tanıştığım için biraz üzgünüm.
Leyla Erbil'in kendini de kattığı "Tuhaf Bir Kadın" romanı üzerinden Toplumsal Cinsiyet anlayışına bakış açısı Nermin karakteri üzerinden farklı noktalara değinerek ele alınmıştır. Ben okurken çok keyif aldım. Naçizane tavsiye edilir. Kitapla kalın. İnsanları seviyor musun acaba sen....?*Huzur*Ve*Kitap*Eksik*Olmasın*Hayatımızdan*
Tuhaf Bir KadınLeyla Erbil · İş Bankası Kültür Yayınları · 20211,972 okunma
"Hâkimsin dilediğin gibi kendi vaktine: Canın neyi isterse varsın o keyif sürsün, Kendine suç işlersen kendin bağışla yine. Beklemek cehennemdir, ama beklerim seni, iyi kötü demeden, suçlamadan keyfini."
———————°———————°———————°———————
Tolkien kitaplarını hangi sırayla okumalıyız? Hazırlamış olduğum rehber için YouTube linkine bakabilirsiniz.
youtu.be/QL9Jj27Voqo
———————°———————°———————°———————
Orta Dünya ile tanışmam kitaplar ile değil, Peter Jackson’ın Yüzüklerin Efendisi serisi ile olmuştu. İki binli yılların başlarıydı, yani 17-18
“Burada olmamın nedeni sizin… tüm bu olanlarla bağlantılı olduğunuza inanıyor olmam. Bence sandığınız kişi değilsiniz.”
30 lu yaşlarında fotoğrafçılıkla meşgul olan ve hayatından gayet memnun Kimberly Leamy bir gün tanımadığı bir adam tarafından ders tenefüsünden alınır. Bu adam ona hiç tanımadığı iki yaşındaki bir kız çocuğunun resmini gösterir, 28 yıl önce kaybolmuş bu çocuğun(Sammy Went) aslında kendisi olduğunu söyler. Aslında olduğunuz kişi değilsiniz, aileniz aslında tanıdığınız aileniz değil. Hayatınız bir anda karman çorman olur. Kim bir anda kendini Avusturalya’da değil de Amerika’da bu durumu çözmeye çalışırken bulur..
Kitabı beğendim açıkçası, favorilerime girmedi ama 8 vermeye içim gitmedi. Kitap bir geçmişe bir de şu ana gidiyor iki türlü de okuyoruz. Baya kafam karıştı okurken, tekrardan gözden geçirmem gerekiyor kitabı, fakat şunu söyleyebilirm ki sona tam anlamıyla bayıldım. Ters köşeler de mükemmeldi. Kitap kendini okutuyor ve fiyatını da düşününce aldığıma asla pişman değilim. Rahatsız olduğum bazı kısımlar olsa da geneliyle keyif aldığım bi okuma oldu diyeyim, konusu da baya ilgi çekiciydi ya. Yılanlar tıslar arkadaşlar dikkatli olun sizi sokmasınlar. Ayrıca her kiliseye de öyle kolay güvenmiyormuşuz. Keyifli okumalar.
Ev Sahibesi, içerisinde kitaba da adını veren öykü ile birlikte toplam 4 farklı hikayeden oluşan bir novella ve Dostoyesvki kronolojik okuma sırasında üçüncü sırada yer alan eseridir.
İlk çıkardığı
İnsancıklar kitabı okuyucular tarafından çok sevilmese de eleştirmenler -özellikle de Belinski- tarafından övgülere boğulmuştur. Ancak ikinci kitabı
Merhabalar.
Az önce bitirdiğim bu kitaba London'ın kendisi bile çok şey borçluymuş a dostlar. Biz neler borçluyuz bir düşünsenize? Yazarımız bu kitabı yazmak için esin aldığı yerden pek bir maddi değer elde ederek dönememiş evine ama, (Altına Hücum yılları) orada kazandığı esin, sonraları çok okunan ve tanınan bir yazar olmasını sağlamış
Bu bir inceleme değildir. Hımm ee nazlı nedir o zaman bu?
şey yaa.. ayy ben, bu bir inceleme değildir kısmından sonrasını düşünmedim. Aman bee. Bunu şey için yazdım, işte böyle yazmasam sonra biri çıkıp, aman efendim bu ne biçim bir inceleme. Yok kitaptan bahsetmemişsiniz yok bana bir şey katmadı.. falan fistan demesinler diye işte. Fistannn?