-Işığı görmeyi bilenler için, hayat her zaman gülümsemeye hazırdır.-
-Gerçek karanlık, dışınızdaki ışıksızlık değil, içinizdeki umutsuzluktur.-
-Umut:
ışıksız kaldığında, ben bu karanlıktan mutlaka kurtulacam,
bir elimde ayı diğerinde güneşi tutacam diyebilmektir.-
-düştüğünüz yerden kalkmışsanız,
kırıldığınız yerden çiçek açmışsanız;
-yılmamayı, yitmemeyi, çabalamayı öğrenmiş, karanlıktan aydınlığa çıkmışsınız demektir.
-Keyif, yaşamı ıskalamamanın ödülüdür.-
İncelemeye başlamadan önce sizinle bu kitapla ilgili çok şaşıracağınız, sıra dışı bir bilgi paylaşmak istiyorum: Dostoyevski bu kitabı kumar borcunu ödemek için sipariş üzerine sadece 25 gün........
Kızmayın hemen, küçük bir şakaydı arkadaşlar... :) Bu kitap hakkında konuşurken bu bilgiyi vermeyenleri Sibirya'ya kürek cezasına
Hellooooğğğ. Aslında inceleme yazmaktan vazgeçmiştim. Ama yapılan incelemelerin en rağbet görenleri bile (hepsi değil) vasat seviyedeydi. Kitaba dair bir şeyler yoksa inceleme diyemeyiz bence (kibarlık ediyorum, evrensel bir gerçek bu). Ya da kitabın son kısmını olduğu gibi kopyala yapıştır yapıp yüzlerce beğeni almak… Yapmayın yahu. Bu nedenle
"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
Çok alakasız olabilir ama sürekli üzüntülü,kederli,düşünceli alıntılar paylaşmaktan ziyade bugün ki mutluluğumu paylaşmayı tercih ediyorum. Çok aktif olamıyorum malum 52 yaşında bir bebeğim var,onunla ilgilenmekten aktifliğimi koruyamıyorum. Uzun bir aradan sonra küllerinden yeniden doğmuş,kanser de vermiş olduğu savaşı galibiyetle sonuçlandıran bebeğimin(annemin) bugün ki hikayesini anlatmak istiyorum🫠 aylardır rahat bir şekilde yürüyemeyen,konuşamayan,yataktan çıkamayan,hastaneye çoğu zaman tekerlekli sandalyeyle giren, yemek yerken zorlanan ve en ufak şeye ağlayan annem… Bugün rahat bir şekilde, kendi isteğiyle dışarı çıktı. Gezdik,yürüdük, bunun üstüne de keyif dondurması yaptık… anlayacağınız küllerinden yeniden doğan bir kadın oldu. Bugün dedim ki evet işte şimdi çiçeğim açtı ve bana gülümsedi. Benim için hayalden ibaret olmuştu bu durum. Evet gün sonunda biraz yoruldu ama onun adını tatlı ve aylardır beklenen güzel yorgunluk koyuyorum. Aramıza tekrardan hoş geldin canım annem…hep böyle mutlu,sağlıklı ol... Rabbim tüm hastaların,darda olanların yardımcısı olsun,iyi geceleriniz olsun.🧡
Bazı kitaplar vardır, okurken kendimizden bir parça buluruz. Hatta bazen daha da ileri gider: "Bu kadarı da olmaz, bu kitap beni anlatıyor!" deriz.
Hayatın bazı dönemlerinde öyle bir ruh haline bürünüyorum ki... İsmini veremediğim bir ruh haliydi, artık bir ismi oldu: OBLOMOVLUK.
Nazım Hikmet'i sever misiniz?
Hadi canım, nereden
Kasvetli bir Ankara sabahına uyanıyorum. Hava, gerçekten soğuğu sevebilen benim gibi insanlar için huzur verici görünüyor. Bu güzel pazar gününe onlarca aktivite sığdırabilirdim, bir sürü plan yapabilirdim ama haftalardır tek düşündüğüm şey ‘’pazar günü Hakan Günday okuyacağım’’ düşüncesi koca bir günümü ayırmak için aslında güzel bir sebep.
"Çaresiz çıkılacaktır o yolculuklara /Ki bir ömrün karşılığıdır serüvenler" demiş Ahmet Telli. Çıkacağınız yolculuklarda size eşlik edebileceğini düşündüğümüz kitaplardan ufak bir liste yaptık. Sizin de yolculuk sırasında okumaktan keyif aldığınız kitaplar varsa yorumlarda belirtmeniz bizi çok mutlu eder. Mutlu günler dileriz.❤️
Hemen İncele: bkmkitap.com/seyahat-ederken...
Eveeet.. Çok sevdim ve inceleme yazmak istedim ben bu kıymetli kitaba.
Arka fonda: Fazıl Say insan insan
Öncelikle;
Bu kitabın kapağı çok dikkatimi çekti. Freud’un Buzdağı Topografik kuramından esinlenilmiş olmalı.
Bilinç buz dağının gün yüzünde kalan kısmıdır. Kelime anlamı insanın kendisi ve çevresini tanıma yeteneği olarak tanımlanmaktadır.
Cengiz Aytmatov benim için edebiyatta her zaman bambaşka bir başlık olacak, hiçbir başlık altına dizemeyeceğim, hiçbir kategoriye sokmak istemeyeceğim ve buna yakıştıramayacağım bir kişi. O kadar keyif alıyorum, öylesine içine girip, öylesinde yaşıyorum ki eserlerini... Bu zevki bu hisleri gerçekten kimseye anlatamam. Bir de bulunduğu toprakların
Bir Eğitimci Olarak Kulağımdaki Küpeler 🙂🍒
📍Çocukların doğasında öğrenme isteği vardır; onları zorlama, sadece isteklerini uyandır!
📍 Çocuklar sevdikleri kişiden daha iyi öğrenirler, önce kendini sevdir!
📍Çocukların zihinlerine giden yol kalplerinden geçer; onlara bir şey öğretmek istiyorsan önce gönüllerini fethet!
📍Çocuklar mutlu olduklarında daha iyi öğrenirler; önce mutlu olmalarını sağla!
📍 Çocuklar keyif aldıkları dersleri daha çok severler; önce dersini keyifli hale getir!
📍Çocuklar farklı yollarla öğrenirler; öğretim tekniklerini çeşitlendir!
📍Çocuklar gergin olduklarında öğrenemezler; ortamı yumuşat!.
📍Çocuklar somurtan öğretmen istemezler; her şartta gülümse! 🙂🍒
📍Çocuklar değer görmek isterler; onlara değer ver!
📍Çocuklar görüşlerinin alınmasını isterler; onları dinle!
📍Çocuklar gözlerinin içine baklmasından etkilenirler; gözlerine bak!
#Muhammet Yılmaz