Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
TATYANA’NIN ONEGİN’E MEKTUBU Size yazıyorum ? Daha ne denir? Hem daha ne söyleyebilirim ki? Şu an, biliyorum, elinizdedir Hor görüp cezalandırmanız beni. Bu benim mutsuz kaderimdir, Bir damla acıyı koruyarak siz, Elbette beni terketmezsiniz. Susmayı tercih ettim ben önce; İnanın: şu rezil yaşamımdan Haberiniz olmazdı hiçbir zaman, Bir
Bazen sanki karşısında biri varmış gibi konuşup, çok değişik bir ses tonuyla gülüyordu. Zaman zaman birden öfkeyle bir bağırıyordu ki, neye uğradığımızı şaşırıyorduk. Ben de de panik atak başlamıştı. Yerinden kıpırdarsa, ben aniden çok korkuyordum. Yanımda bir başkası yükses sesle konuşsa, öksürse çok korkuyordum. O sinirlenince elim ayağıma
Reklam
330 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitaba başladıktan sonra ilk olarak Ahmet'in garipliğini garipsedim. Böyle adam mı olurdu? Gazeteci kız aşık olur ve cinayeti de kesin o işlemiştir diye düşünüyordum. Fakat toz alınıp hikaye parlayınca sadece hayranlıkla bakabildim.Yan hikayeler görevini yapıp,sıra asıl hikayeye geldikçe daha bir katmerleniyordu parıltı.Size kitabı anlatmayacağım
Kardeşimin Hikayesi
Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2019105,1bin okunma
Tolkien'ın Anısına / Yüzüklerin Efendisi ve Felsefe “Neden ahlaklı olayım?” diye sorar Platon ve Tolkien cevap verir: “kendim olmak için”. “Nasıl bir hayat seçmeliyim?” “Yeteneklerimle uyum içinde olan bir yaşam.” Tek Yüzük: Kendisini takanları görünmez kılma özelliğine sahiptir. Kendisini takan kişinin konumuna göre bir güç verir, ahlaksal
208 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bol gülmeli bir kitabın daha sonuna gelmiş bulunuyorum. "Popom Olmadan Asla" kitabının devam kitabı. İkinci kitapta kızımız zayıflamış olarak karşımıza çıkıyor fakat kendi bile bunun farkında değil. Aşk acısının neler yapabileceğini gösteriyor kitap. Fark etmeden kilolarından kurtulup fit bir vücuda sahip olmayı kim istemez ki? İş güç dert keder derken bir gün öylece zayıfladığını fark ediyor. Başta bunun bir rüya olduğunu bile düşünüyor. Öyle böyle değil hem de yirmi kilo! O noktadan sonra hayatı tamamen farklı bir yöne gidiyor. Bir yandan işte edindiği başarılar, bir yandan da yeni bedenine uyum sağlamaya, taze ilişkilere yelken açmaya çalışıyor. Aslında her şey çok iyi gitmeli değil mi? En çok istediği şey gerçekleşmiş, kilolar uçup gitmiş, işi şahane, hiç olmadığı kadar erkeklerin ilgisi üzerinde, istediği her şeyi de giyebiliyor. Fakat neden hala mutsuz? Şişman kızın mutluluğun zayıflıkta olmadığını anlayışını ve bol mesajlı, eğlenceli durumlarını görüyoruz bu kitapta. Şahsen ben ilk kitaba nazaran bu kitapta daha çok eğlendim. Her bölümün sonuna iliştirilmiş notlar çok tatlıydı en çokta onlara güldüm. Kitabı edebi yönden eleştirmek doğru olmaz diye düşünüyorum. Dizüstü edebiyatı neticede. Vaktiniz varsa bir günde okumalık bir kitap. Gününüzü neşelendiren türden. Okuması da keyifli ve akıcı. Arada sırada insanın kafasını dağıtmak için bu tarz kitaplara ihtiyacı var. Tavsiye ederim.
Ben Bu Aşka 20 Kilomu Verdim
Ben Bu Aşka 20 Kilomu VerdimYasemin Erkent · Okuyan Us Yayınları · 2015102 okunma
Aşık Veysel (Doğumgünü)
Bugün dünyaca ünlü halk ozanımız Aşık Veysel'in doğumgünüdür. Kendisini rahmetle anarken; hayatı ve eserleri hakkında bilgi vermek isterim. Aşık Veysel, dizelerinde sevgiyi kardeşliği, doğayı, ölümü, eşsiz bir üslupla betimlemiştir. Gözleri görmese de gönül gözüyle bizlere aktardığı iç dünyasının inanılmaz güzelliğini sözlerinde, dizelerinde,
Reklam
Bu güzel metaforların şifresini kendi başına çöz; derinlemesine düşün onlar hakkında. Bu yüzden hikayeler üzerinden konuşuyorum. Onlar üzerinden hiç kimse konuşmamıştı. Niçin ben bu küçük hikayeler üzerinden konuşuyorum? -sadece nasıl düşüneceğine dair sana birkaç ipucu vermek için. Bunlar bu hikayeler üzerine yapılan yorumlar değiller; ben bir
9. BÖLÜM SONSUZ SABIR Bir zamanlar cennet meyvesini işitmiş olan bir kadın vardı. Ona tamah etti. Adına Sabar diyeceğimiz bir dervişe sordu, “Bu meyveyi nasıl bulabilirim ki böylece mevcut bilgiye erebileyim? “Sana verebileceğim en iyi tavsiye benimle çalışman olur,” dedi derviş. “Fakat böyle yapmazsan, kararlı bir şekilde ve bazen yerinde
Ayaz, büyük fatih, Put Kıran Gazne Hükümdarı Mahmut’un ahbabı ve kuluydu... Bu kıssada kullanılan her kelimenin üzerinde dur. İslam putlara inanmaz ama bu Müslümanlar tarafından yanlış anlaşılmıştır. Putlara inanmamak başka bir şey, kalkıp başkalarının putlarını yok etmeye başlamak başka. Aslında birinin putunu kırmak demek, olumsuz yönde de
Üç arkadaşın öyküsü bu. Beyoğlu’nda büyümüş, Beyoğlu’nda yaşayan üç ayrı kişilik, üç ayrı kimlik, üç ayrı insan. Ölümsüzlük merakıyla başlayan ölümler. Her cinayetin ardında gizemli bir neden… Ve soruşturma boyunca adım adım, bina bina, sokak sokak Beyoğlu. O çoksesli, çokrenkli, çokdilli, çokkültürlü Beyoğlu. Günümüzün Babil Kulesi… İnsanın
Reklam
104 syf.
10/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
MOLIÈRE – CİMRİ MOLIÈRE okumak çok keyifli idi. Zaman zaman kahkaha attım, zaman zaman durup düşündüm.. Çok kurgusal kaleme alınmış bir eser.. Tam bir düşünce ziyafeti.. 1673 yılında bir tiyatro oyunu bitiminde iç kanama geçirip yaşamını yitirmiştir MOLIÈRE.. O dönemde kilisenin ve sofraların tiyatroya hıncı, ölümünde açıkça ortaya çıkıyor.
Cimri
CimriMolière · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202221,9bin okunma
“Kendinizi ne zaman mutsuz hissedecek olursanız, hemen gözlerinizi kapayın ve bu mutsuzluğun nereden gelmekte olduğunu bulmaya çalışın. Her seferinde göreceksiniz ki, sahte merkeziniz başka biriyle çatışmakta. Siz bir şey umdunuz ve gerçekleşmedi. Siz bir şey beklediniz ve tam tersi oldu – egonuz sarsıldı, mutsuzsunuz. Yalnızca bakın; ne zaman mutsuz olursanız, neden olduğunu bulmaya çalışın. Sebepler sizin dışınızda değil. Temel neden içinizdedir; ama siz her zaman dışarı bakarsınız, her zaman sorarsınız: Beni kim mutsuz ediyor? Benim kızgınlığımın sebebi kim? Beni kim hayata küstürüyor? Ve dışarı bakarsanız göremezsiniz. Sadece gözlerinizi kapayın ve her seferinde içe bakın. Tüm mutsuzluğunuzun, kızgınlığınızın, can sıkıntınızın kaynağı sizde, egonuzda gizli. Ve kaynağı bulursanız, onun ötesine geçmeniz kolaylaşacaktır.” Osho
126 syf.
10/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
“Kuşkusuz devletin mahkemesi bu tip olayları benden daha sert değerlendiriyor; onun görevi genel ahlak kurallarını ve gelenekleri acımasızca korumaktır; bu da onun insanları affetmesini değil, yargılamasını gerektiriyor. Kaldı ki resmi kimliği olmayan ben, neden bir savcının rolünü üsteleneyim ki? Ben savunmayı tercih ediyorum. İnsanları
Bir Kadının Yaşamından 24 Saat - Bir Yüreğin Ölümü
Bir Kadının Yaşamından 24 Saat - Bir Yüreğin ÖlümüStefan Zweig · Can Yayınları · 20166,6bin okunma
80 syf.
·
Puan vermedi
“Kuşkusuz devletin mahkemesi bu tip olayları benden daha sert değerlendiriyor; onun görevi genel ahlak kurallarını ve gelenekleri acımasızca korumaktır; bu da onun insanları affetmesini değil, yargılamasını gerektiriyor. Kaldı ki resmi kimliği olmayan ben, neden bir savcının rolünü üsteleneyim ki? Ben savunmayı tercih ediyorum. İnsanları
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört SaatStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020126,7bin okunma
1.083 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.