Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Çocuksun sen sesindeki tipiye tutulduğum... Çocuksun sen her ayrılıkta imlası bozulan... Çocuksun sen ve bu dünya sana göre değil... Çocuksun sen sesinin çağlayanına düştüğüm... Çocuksun sen alnına kırlangıçlar konan... Çocuksun sen, çocuğumsun
Sayfa 236 - Everest Yayınları - 2. Basım - Ekim 2021Kitabı okudu
Kendi kalemimden..." Yorum sizin "
Havada süzülen kırlangıçlar baharın müjdesidir bana hep. Bahar nasılda insanın içini ısıtır. Bu sabah havada uçuşan kırlangıçlarsa insanın içini ürperten bir sonbahar hatta buz kesmiş bir kış sabahı gibi adeta… Mutlu bahar sabahlarının, kuş cıvıltılarının aksine tarihin en karanlık sabahı. Arabasına öyle hızlıca binip uzaklaşmıştı ki arkasından el bile sallayamamıştım. Sandalyeye çökmüş öylece bakakalmıştım, bu kadar kolay olamazdı gidişi Bu sevimsiz, soğuk sabahın aksine bir yaz telaşı gibiydi gidişi. Arkasına bile dönüp bakmadan yeni umutlara koşmak için son hız gitmek istercesine koşup çıktı kapıdan, çıktı ve gitti. Gidişler kimine umut, kimine de karanlıktı bu sabah. Yüzündeki fütursuz bakışta yanlış mevsimde uçuşan kırlangıçların telaşlı yüzü gibiydi, o da yeni sıcak bir yuvanın telaşı içerisindeydi. Bense dağılan bir yuvanın tam ortasında kalmış yaralı bir kırlangıç kuşu… " Zeynep ÖNER "
Reklam
Serzeniş
2.Şiirim🗼Yorum yapabilirsiniz👏 Soğuk rüzgarları hissettim bahçende Kırlangıçlar gülümsüyordu her köşede Ben seyyahtım sevdayı arayan Bir kalp ile bir dil ile Sancılı dağlar gördüm vadi tepesinde Düşlerimle hissettim hayalin ötesinde Ben çobandım sevdayı arayan Bir kalp ile bir dil ile Dünya döner seyri alemde Işıklar dans eder karanlığın gölgesinde Ben şairdim sevdayı arayan Bir kalp ile bir dil ile
Kitapta bulunan en sevdiğim 'kırlangıçlar' bölümü:
"Hiç ayrılmayalım, olmaz mı?"demek vardı, fakat bu pek geniş manalı ve müphemdi. Nasıl ayrılmayalım? "Bir yuva kuralım!" deseler, bu da pek bayağı kaçacaktı. '...' Dünyanın geçiciliğinden, gökyüzünün sonsuzluğundan, sulardan '..' bahsederlerken, gözleri birbirine hasretle bakar ve: "Birbirimizden nasıl ayrılacağız?" demek isterlerdi.'...'Dostluktan filan bahsederken, sesleri titriyor gibiydi; yahut onlar böyle zannediyordu. Fakat böyle zamanlarda hemen birinden biri, bir kahkaha atar ve işi alaya bozardı: içi burkulduğu halde... '...' Söylemek istediği şeyleri gözleriyle anlatmak istedi. Tam bu sırada, üzerinde oturdukları söğütten sarı bir yaprak koptu, iki tarafa sallanarak aralarından geçti ve dişinin en manalı baktığı zamanda gözlerinin önünü kapattı. Erkek bu bakışı görmedi. Fakat her ikisi de sarı yaprağı gördüler. Erkek ağzını açtı: "Senden hiç ayrılmak istemiyorum..." demek üzereydi ki, ... soğuk bir rüzgar esti. Dişi erkeğin sözlerini işitemedi. Fakat her ikisi soğuk rüzgarın sesini duydular. '...' ikisi de içini çekti. '...' Ayrıldılar... Ve bir daha birbirlerini görmediler.
Sayfa 40 - yky-yapı kredi yayınlarıKitabı okudu
“Bahçeye dikeceğim ellerimi, Çiçekleneceğim, biliyorum, biliyorum, biliyorum Ve bembeyaz yumurtalarını bırakacak kırlangıçlar Avuçlarımın mürekkep lekeli çukurlarına” FURUĞ FERRUHZAD
kırlangıçlar
İki kişi birbirlerini yeni tanıdıkları zaman havadan sudan bahsetmek âdettir.
Reklam
kırlangıçlar
Eğer kırlangıçlarda kitap yazmak âdet olsaydı, bunların yazacakları kitaplar muhakkak ki üniversitelerde okutulurdu.
Ve artık sen yoksun diye
Ve artık sen yoksun diye Kırlangıçlar uğramaz oldu memleketime Papatyalar açmaz oldu dağlarımda Gelincik çiçekleri boyun büktü Yağmursuz kaldı kara toprak Göç eder oldu leylekler Uzak dağlardaki ışıklar sündü tek tek Yıldızlar daha çok peraklaştı Ay dolunaya dündü hergün Ve artık sen yoksun diye... recep_y21
140 syf.
9/10 puan verdi
·
22 saatte okudu
Değirmen Kitap İncelemesi
"Siz aniden sönen kandilin hikayesini bilir misiniz?" Sabahattin Ali'den okuduğum ikinci kitaptı. Kuyucaklı Yusuf'u okumuştum ilk olarak (incelemem : #44611276 ) O kitabını okuyunca hemen bunu ve 'İçimizdeki Şeytan' isimli kitabını da aldım. İlk bunu okumak nasip oldu. Kitaba gelecek olursa kitap hikayelerden oluşmaktadır. Benim gibi hikaye seven biri iseniz bu kitap hoşunuza gidecektir diye tahmin ediyorum. Bazı hikayeler diğerlerinden daha öne çıkıyordu. Ben en çok kırlangıçlar hikayesini beğendim. ( hikayeyi merak ederseniz kısa bir bölümünü alıntı olarak paylaşmıştım: #48478663 ) Peşinden Değirmen ve Viyolonsel hikayesini beğendim. Her hikayenin kendine göre bir ön planı ve anlattığı bir şey vardı. Bu üç hikaye de sevmek üzerineydi. Eğer okuduysanız sormak isterim: Değirmen öyküsündeki gibi seven biri olur mu sizce? veyahut viyolonsel hikayesindeki gibi ölümden sonra bile öylesine sevecek, sadık olan... Ben kitabı gerçekten sevdim. Tavsiye eder miyim? Evet, ederim. Umarım bu incelemeyi okuduktan sonra siz de merak edersiniz ve eğer okursanız benim gibi seversiniz. Keyifle kalın, iyi okumalar dilerim herkese... ^-^
Değirmen
DeğirmenSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202144,6bin okunma
Reklam
-Yarın öldüğümüz zaman birisi bize sorsa: 'Dünyada neler gördünüz?' dese herhalde verecek cevap bulamayız. Koşmaktan görmeye vaktimiz olmuyor ki...- -Kırlangıçlar-
OKUMALISINIZ!!!
KIRLANGICIN ÖYKÜSÜ Kırlangıcın biri, bir adama aşık olmuş. Penceresinin önüne konmuş, bütün cesaretini toplamış, röfleli tüylerini kabartmış, güzel durduğuna ikna olduktan sonra küçük sevimli gagasıyla cama vurmuş.
Ne güzel şarkı söylüyorlar. Hayır! şarkı söylemiyorlar.
Kırlangıçlar göçmen kuşlardır. Çok hızlı uçarlar. İşte o göç sırasında yüzlerde kırlangıç fırtınaya yakalanıp ölürmüş. Göçü başarıyla tamamlayan kırlangıçlar, geldikleri ülkenin sıcak gökyüzünde uçarken, yollarda kaybettikleri arkadaşlarını anımsar, acıyla, öfkeyle böyle çığlıklar atarlarmış.
Sayfa 315Kitabı okudu
Ben sizi sevdim oysa Bir alacakaranlık serinliğiydi akşamın Ellerinizden bir gün ışıyordu. Gözlerinizde mahmurluğu sabahın. Ben sizi sevdim oysa Saçlarınız nisan yağmuruna tutulmuştu. Daha ilk ayazda üşümüştü bir sevda Çakıl taşları bileklerinizi kanatıyordu Ben sizi sevdim oysa sevdim Daha çürümemişti içimde dünya. Mevsimler geçmemişti içimden hala. Durup üşüyen kırlangıçlar misali Ellerim alnımda gözlerim havada Ben sizi sevdim oysa. Ben sizi sevdimdi oysa Karanfiller soluyordu vazolarda, Gülcede güller ağlıyordu. Günlerden salı bir ayrılık düşüyordu. Sabahında yolların eli üşüyordu. Ben sizi sevmiştim oysa... Mona Rosa.
140 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Sabahattin Ali, birçok eserinde olduğu gibi Değirmen adlı kitabında da toplumun kanayan yaralarını, adeta deşilen bir ciğer misali, adaletsizlikleri, sevgi yoksulluğundan ağzı hasret kokan sevdalıları bir tokat gibi yüreğimize indirip duruyor. Üstelik bunları yaparken üslubundan hiç ödün vermiyor. Ne mahrum ediyor betimlemelerinden ne de kalemini ürkekleştiriyor; mürekkebi olduğu gibi döküyor kağıtlara ve bir ebru gibi milim milim şekillendiriyor kelimeleri. Satırlar, sayfalar bitip son kelimeye kavuştuğumuzda on altı öykünün olan çıplaklığıyla zihnimizde uzanıverdiğini görüyoruz.Hangi konuyu, hangi karakteri ve yeri, zamanı ele alırsa alsın ham maddesinin hep ‘sevgi’ olduğunu görürüz Sabahattin Ali’nin. Hep sevgiyle yoğurulur ve sevgiyle inceltir kalemini; kelimelerini sevgiyle başlara taç eder. Kimi zaman insanların sevdaya olan doyumsuzluğunu kırlangıçlar anlatır kimi zaman da yalnızlığa olan sevgisini kendini kitaplarına teslim ederek belli eder ve ekler. Üç bölümden oluşan bu eseri baştan sona karakterleri, olayları ve kendi içindeki üslubuyla tam anlamıyla irdelemeye çalışırken, aslında yazarın ön sözde iliştirdiği bu sözler anlattıklarının okur için olduğunu zaten kanıtlar nitelikte: ‘Arasında yazmış olmakta utanacağım kadar kötülerin olduğunu biliyorum… İyiyi kötüden ayırmak külfetini okuyucuya bıraktığım için özür dilerim.’ Keyifli okumalar...
Değirmen
DeğirmenSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202144,6bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.