Ekmek Arası

Charles Bukowski

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
268 syf.
·
Puan vermedi
·
15 günde okudu
Ekmek Arası romanını beğenmenizin tamamen okuma dili tercihlerinize bağlı olduğunu söyleyerek başlayabilirim. Yarı otobiyografik olan bu eğitici ​​romanın kahramanı Henry Chinaski, ikilemler ve küfürlerle doldurduğu çantasını yüklenir ve ağırlığını, istikrarsız ama yıkıcı küçümsemeler ile kaldırır. Büyük Buhran yüzünden olumsuz duyguları iyice artar ve Chinaski, roman boyunca zincirlerini kırmak için zorlu bir mücadele verir. Bu benim ikinci Bukowski'mdi ve şükürler olsun ki tamamen beklediğim gibiydi. Ailesine, arkadaşlarına, okuluna, işine ve genel hayatına yaptığı muamele, neredeyse sıfır empatiyle beraber bazı ağır kelimelerle final yaparak amacına başarıyla ulaşan bir akış başlatmıştı. Umutsuz arkadaşın da dediği gibi; Kelebek ve arıların istediği bir çiçek yerine sinek çeken bir bok gibiydim. İlk ikilemlerin cazibesi ve Chinaski’nin onları anlamak ve çözmek için yaptığı girişimleri (veya yapmadığı), kitabı daha iyi hale getirmeyi başaran bölümlerindendi. İçki bir seçenek olduğu sürece başka hiçbir şey önemli değildi ve genç Chinaski'yi renkli şişelerden uzakta tutmayı hiçbir şey başaramazdı. Amaçsızlık bir veba gibi sayfaları sarsarken, Bukowski’nin kalemi acı verici bir şekilde, koskoca bir hiçliği betimlemekte kimi zaman yetersiz kalıyordu. Gördüğüm kadarıyla Bukowski’nin yaşamı çok acıydı ve öfke doluydu. Ama belki de bu kitabı içindeki öfke ve kini dökmek için değil hayatına devam edebilmek için yazdı. Neredeyse bir protesto gibi, bir meydan okuma gibi. Ve okurken, bu meydan okuma benim için sadece bir ilham kaynağıydı.
Ekmek Arası
Ekmek ArasıCharles Bukowski · Metis Yayınları · 20126,9bin okunma
Reklam
268 syf.
9/10 puan verdi
✍DİPÇE: Peki,Henry, banyoya! İndir pantolonunu, şortunu indir! İndirdim.Duvarlar beyazdı.Babam çengele asılı ustura kayışını aldı ve her seferinde nedensiz yiyeceğim dayakların ilki başladı... Ustura kayışı her indiğinde babasını, annesini,inancını yok ederken Henry'nin içinde kocaman bir boşluk büyüyecekti.Babanın nazarında insanlardan nefret edecek hiç olmayı seçecekti.İlerleyen zamanlarda sürekli "Onlarda olan ben de olmayan bir şey var!" düşüncesi zihninde pelesenk olacak o olmayan şey (sevgisizlik)bir kezzap damlası gibi bedenini kana irine çıbana dönüştürerek yakacaktı. Çirkinliği onu güneşten gölgeye, ışıktan loşluğa hapsederek sonraları kadınlara yönelik ilgi/ilgisizliğini de şekillendirecekti.İçi ve dışı bu kadar harapken alkolle daha onlu yaşlarda tanışacak ve bir ömür tutsağı olacaktı...İşte bu büyük yazarın pesimist dünyası böyle biçimlenecek mimarı sadist bir baba sinmiş bir anne perdede bir görünüp bir kaybolacaktı. Ekmek Arası maalesef kurgudan uzak gerçek bir öykü olarak Bukowski'nin hiçliğinde can bulacak bizi de madalyonun öteki yüzüyle tanıştıracaktı. Tüm bu girizgahın asıl amacı, Bukowski'yi okumaya başlamadan önce kendi yaşamınızı bir süreliğine masa üstüne bırakmanız ve avuçlarınıza papyonlu kelimeler düşmesini beklememeniz içindi. Görmeniz gereken yoksul, sevgisiz anlayışsız bir yaşamdan arda kalanlar ve her ne kadar gizlese de merhamet dolu bir Bukowski yüreği. Bundan böyle kitabı okuyan ve okuyacaklar Bukowski'nin ağzından dökülen her kallavi sözün altında bir ustura kayışı iniltisi duyacaktır. Ebeveynlere, öğretmenlere, gençlere önerilir
Ekmek Arası
Ekmek ArasıCharles Bukowski · Metis Yayınları · 20126,9bin okunma
268 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Düşündüğünü tereddütsüz ifade eden, asla kibar olmak zorunda hissetmeyen ve aşırı samimiyetiyle okurların gönlünü kazanan ağzı bozuk yazarlardan Charles Bukowski, Ekmek Arası adlı kitabıyla bizlere çocukluk ve gençlik dönemlerinden bahsediyor. Kitapta hiç güzel bir maziye sahip olmadığını gördüğümüz yazarın, nasıl Bukowski olduğunu çok net bir
Ekmek Arası
Ekmek ArasıCharles Bukowski · Metis Yayınları · 20126,9bin okunma
Reklam
Reklam
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.