Elhasıl, gençlik gidecek...
Elbette hastahanelerin ekseriyetle lisan-ı halinden, gençlik saikasıyla israfat ve sû'-i istimalden gelen hastalıktan enînler, eyvahlar işittiğiniz gibi; hapishanelerden dahi, ekseriyetle gençliğin taşkınlık saikasıyla gayr-ı meşru dairedeki harekatın tokatlarını yiyen bedbaht gençlerin teessüflerini işiteceksiniz.
Ve kabristanda ve mütemadiyen oraya girenler için kapıları açılıp kapanan o âlem-i berzahta -ehl-i keşfelkuburun müşahedatıyla ve bütün ehl-i hakikatın tasdikıyla ve şehadetiyle- ekser azablar, gençlik sû'-i istimalâtının neticesi olduğunu bileceksiniz.
Hem nev'-i insanın ekseriyetini teşkil eden ihtiyarlardan ve hastalardan sorunuz. Elbette ekseriyet-i mutlaka ile esefler, hasretler ile "Eyvah gençliğimizi bâdiheva, belki zararlı zayi' ettik. Sakın bizim gibi yapmayınız." diyecekler.
İhtiyacı olan bir kişiye Risale-i Nur başlangıç seti olan İman ve Küfür Muvazeneleri / Asa-yı Musa eserlerini vereceğim.
Çekiliş şartı bu gönderiyi retweet yapmanız.
Çekiliş Tarihi 27.06.22
(İhtiyacı olan birine nasip olur inşallah)
Kendine güvenen ve ebedî zanneden mağrur insan, zevale mahkûmdur. Süratle gidiyor. Hane-i insan olan dünya ise zulümat-ı ademe sukut eder. Emeller bekasız, elemler ruhta bâki kalır.
𝐃𝐮𝐚 𝐞𝐝𝐞𝐧 𝐚𝐝𝐚𝐦 𝐚𝐧𝐥𝐚𝐫 𝐤𝐢:
Birisi var; onun hatırat-ı kalbini işitir, herşeye eli yetişir, her bir arzusunu yerine getirebilir,
aczine merhamet eder, fakrına meded eder.
İman, insanı insan eder. Belki insanı sultan eder. Öyle ise insanın vazife-i asliyesi, iman ve duadır. Küfür, insanı gayet âciz bir canavar hayvan eder.