Kısa olmasına rağmen, yine çok güzel mesajlar veren bir Zweig eseri..
Ülkesindeki savaştan, eşiyle birlikte İsviçre’ye kaçan Ferdinand’ın, asker olarak ülkesine çağrılmasıyla birlikte, gitmek istememesine rağmen, emir karşısında kendini gitmeye mecbur hissetmesinden kaynaklı bir bocalama, duygu ve düşünce karışıklığı; okuyucuya derinden hissettirilerek işlenmiş.
Sebebini tam anlamasak da kendimizi mecbur hissetmemizden kaynaklı yaptığımız ne çok yanlışımız var kim bilir? Olduğunu zannettiğimiz hayali prangaları zihnimizde yok etmek, aslında gerçekten var olmadıklarını anlamak ne kadar da zor..
Sadece birkaç sayfada, ustalıkla değindiği savaşın çirkin yüzü de çok iyi yansıtılmış.
Kitapla ilgili tek kötü eleştirim ise, basımdan kaynaklı imla hatalarıydı. Okurken motivasyonumu kaybetmemek için çok zorlandım diyebilirim.
Zweig’ın birçok kitabı gibi, ustalıkla yazılmış, kesinlikle okunması gereken bir eser.