O kadar saglam bilgiler var ki... Yazarlar uzerine olan kisimda Schopenhauer, para, san ve sohret icin yazan bos yazarlari taslarken, gercrk yazarin nasil olmasi gerektigi uzerinde durur. Ona gore gercek yazar, konu icin yazan, konuyu kendine dert ettigi icin yazan yazardir. Ayrica, bir sofistikelik katma amaciyla yazilarini cok soyut ifadelerle yazan, insanlarin asil anlamalarini saglayan ve direk ifadeler olan somut ifadeleri kullanmayan yazarlari yerin dibine sokar. Dusunmeden, kopyala-yapistir yapanlara da methiyeli(!) sozler dizer.
Okumak uzerine ise; eski ve kadim eserler yerine, populer kitaplara yonelenleri taslar yazar. O kadim kitaplari alip okumak yerine, onlarin hayatlarimi yazanlari okuyup birakanlara sitem eder. Her konunun son arastirmasi diye cikan kitaplarin hic de o eski saheserlerin yerini tutmayacagini, yanina bile yaklasamayacagini hatta ve hatta uzerine bir sey koyulmus versiyonu olmayi birakin, eski eserleri yalanlayan ibarelere bile yer verildigini soyler. Burasi beni cok etkilemis ve dusuncemi desteklemistir.
Dusunmek uzerine olan kisim... beni cezbeden ve her cumlesini pur dikkat okumami saglayan bir saheser olmus. Okumaktan ziyade dusunmeyi, kendi yollarimizi dusunce dunyamizda bulmayi ve onlari takip etmeyi ogutler. Ayrica bu dusunduklerimiz kalici da olur. Kisaca, insanlara cok okumamalarini ogutler yazar. Cok okumanin, baskalarinin teknesine binip gitmek, dusunce kabiliyetimizi korelten bir aktivite oldugunu soyler. Ona gore insan, dusunmekten vakit buldugu zamanlarda ve dusunme konusunda dara dustugu zaman yeni konular edinmek icin okumalidir. Tablet uzerine yazilmis bir yazinin uzerine surekli yeni yazilar yazip alttakini okunmaz kilar cok ve yogun okumak. Schopenhauer okuyun ve okutturun. Sevgilerle...