Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Operadaki Hayalet

Gaston Leroux

Operadaki Hayalet Hakkında

Operadaki Hayalet konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

"Bir yandan korkun bir yandan umudun varsa iki kanatlı olursun, tek kanatla uçulmaz zaten." Mevlânâ Gotik edebiyatın en büyük eserlerinden Operadaki Hayalet’in tüylerimizi ürperten edebi çekiciliğinin nedeni, bir hayaleti değil vahşete dönüşen bir aşkı anlatıyor olması ve bunu yaparken okurları da tıpkı bir hayalet gibi hep arafta bırakması. Paris Operası’ndaki herkesi ürküten hayalet söylentisi, opera sanatçısı Christine Daae’nin kayboluşu ile büyük bir trajediye dönüşür... Operadaki Hayalet “gerçek” bir başyapıt. "Şunu bil ki, tepeden tırnağa ölümden yaratıldım ben... ve seni seven, sana tapan ve seni asla ama asla terk etmeyecek olan bu kişi aslında bir ceset!"
Çevirmen:
Meriç Keleş
Meriç Keleş
Tahmini Okuma Süresi: 9 sa. 38 dk.Sayfa Sayısı: 340Basım Tarihi: Haziran 2018İlk Yayın Tarihi: 1909Yayınevi: DEX KitapOrijinal Adı: Le Fantôme de l'Opéra
ISBN: 9786050953114Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Ciltli
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 83.5
Erkek% 16.5
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Gaston Leroux
Gaston LerouxYazar · 4 kitap
Gaston Leroux okul yıllarında Aleandre Dumas ile itor Hugo'nun yapıtlarından esinlenen romanlar yazarak geçiriyordu. Leroux sırf babasını memnun etmek için Hukuk alanında eğitim aldı ve Hukuk alanında çalıştı. Babasının ölümünden sonra, mesleğini bırakarak birkaç gazetede muhabirlik yapmaya ve dünyayı gezmeye başladı. Bu sıralarda birkaç romanını tefrika halinde yayınlamaya başladı. Operadaki Hayalet (1910) isimli yapıtını Palais Garnier Opera Binası'na duyduğu ilgi ile yazmıştır ve bu yapıtın konusunun gerçek esrarengiz bir olay olduğunu söylemiştir. Operadaki Hayalet'in daha sonra Andrew Lloyd Webber tarafından müzikali yapıldı ve birçok kez sinemaya uyarlandı ayrıca polisiyede başlangıçlardan biri sayılan Sarı Odanın Esrarı gibi romanların yazarıdır. Sarı Odanın Esrarı'yla birlikte polisiye romanlarda kilitli oda cinayeti tarzı başlar, yani, içeri girilmesi veya çıkılması imkansız olan bir odada cinayet işlenmesinin ve en sonunda dedektif veya zeki bir amatör tarafından katilin yakalanmasının hikayesi. Ayrıca mesleği gereği bazı suçluların idamını izleyip bunları çalıştığı gazetede yayınlamak zorunda bırakılmış, bu idamları izlemek onu etkilemiştir. Romanlarında da bu etkinin yazıya geçirilmiş hali görülebilir.