Romana rojên giran. Wan rojên eş, keser, tenêbûn û hawar hawarê. Rojên ku dikarin derî û rê li ber nivîskariyê vekin. Di van rojên wisa de, çareyek, dermanek, pencereyek û rojingek divê; Ji kesê umîdwar re..
238 sayfa · İlk Yayın Tarihi: Nisan 2011
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

BEYNELMİLEL bir şey işte...
215 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Ahh Gülendam, ne güzel hayallerin vardı gelecekle ilgili. Haydar'la bir yuva düşlemiştin. Her ne kadar Haydar, "Ben devrimci oldum" dese de sen hayallerinden vazgeçmedin. Haydar da
Sen
SenMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20114,476 okunma
215 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
İnsanın dünya üzerinde "yalnız" kaldığı anlar vardır... Böylesi anlarda, içini dökebileceğin tek varlık bazen sadece yolu oraya düşmüş bir böcektir. Yalnızlığın ve dışlanmışlığın acısı, sıradan bir böcek de olsa bir dinleyici bulduğunda hafifler mi? "Sen", acılı, trajik bir yaşamdan, doğunun renkleriyle benzemiş pastoral bir manzara... Aynı insanın dününü bugününü iki farklı üslupla anlatan uzun, bu ilk romanında insanın zor şartlar altında verdiği yaşam mücadelesini, dayanma gücünün sınırlarını ve Doğu insanının Hayata bakış açısını bu manzaranın çerçevesi içine yerleştiryor... Buda tavsiyelerimin içine girmiş bir kitap oldu, bir solukta okursunuz o derece akıcı, benim geç okuma nedenim de yks sınavına hazırlanışım, lise son sınıf olduğum için yazılılar ayrı ödevler ayrı baskı yapıyor yoksa erken bitiririm:)) Şimdiden keyifli okumalar dilerim:)
Sen
SenMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20114,476 okunma
Bir milletin yaralarını ayaza tutan roman..
215 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Öncelikle bu incelememi önyargılarıyla boğuşan bu toplumda, farklılıkları zenginlik olarak gören, sevgi ve barışın değerini bilen insanlar için yazıyorum.
Mehmed Uzun
Mehmed Uzun
, "Ben, ruhu zedelenmiş, sesi kısılmış, kendisini ifade etmekte çok güçlük çeken insanların yazarıyım." demiş. "SEN"in yaşamı, memleketinin renklerin şenliği haline geldiği ovalarda; meyve ağaçları, yoncalar, hatmi çiçeklerinin ışıl ışıl boy verdiği dağlarda; saçları örgülü berîvanların siyah gözlü oğlakları, koyunları sağdığı yaylalarda başlamıştı. Stranlar, türküler, destanlarla, kaval sesleriyle büyümüştü. Hiç yalnız olmamıştı, kalabalık bir ailesi kardeşleri, çok sevdiği ona bilmeceler anlatan dedesi, masallar anlatan ninesi vardı. Yaz günlerinde damında gözleriyle yıldızlarla sohbet ettiği bir evi vardı. Ama kör talih ve acımasız tarih arasında yolu "Viran" Diyarbakır Cezaevine düştü. (Ya da düşürüldü.) Yalnız başına bir hücrede ona yoldaşlık edecek, umut olacak ne bir insan, ne bir ışık ne bir ses vardı.. Orada kimsesizdi. Dayak yerken düşündüğü, dedesiyle birlikte adını koyduğu "Adsız" oğlağının düşünden ve hücresinde bulunan tek canlı varlık olan, ninesinin anlattığı masaldaki hatun böceğinden başka kimse yoktu. İnsanın varlığının ve onurunun hiçe sayıldığı, yaşam ve mücadele romanı bu. Mehmed Uzun'un gözlerim dolarak okumadığım tek bir kitabı olmadı. O insanların gözlerinden okuduğu acıları kaleme döken usta bir yazar..
Sen
SenMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20114,476 okunma
215 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Hiçbir ülke lideri, başkanları, başbakanları, adalet sağlayıcıları kendi düşüncesinden farklı, aykırı bir düşünceyi kabul etmemiştir! Bırakın uygulamayı, düşünceye bile tahammülleri yoktur, bunun adına da diktatörlük diyoruz kısaca. Suçlular cezalarını çekmeli evet, ama önce suçluyu suçsuzu birbirinden ayırmayı öğrenmeliyiz. Ve neyin suç olduğuna veya olmadığına karar verecek olan kişileri seçerken çok dikkatli olunmalı. Egoist insanlar halkı yönetmemeli ya da cezaları ile ilgili kararlar almamalı. Siyasi görüşünüz ne olursa olsun şu kitabı okuyup da yüreği sızlamayan da, ne bileyim, boşa yer kaplıyor dünyada...
Sen
SenMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20114,476 okunma
215 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Mehmed Uzun'un ilk romanı benim de yazarın ilk okuduğum kitabı oldu. Siteden bir arkadaş bu kitabı önermemişti, ama kitap evinde Sen'i bulduğum için, tereddüt etmeden aldım. Kitapla ilgili okuduğum
Sen
SenMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20114,476 okunma
215 syf.
8/10 puan verdi
Anısı güzel insana, Reşit' e... Bu kitabın incelemesini sana mektup yazarcasına yapmak istedim ama normal mektuptan farklı olarak zarfa konup pullanmayacak ve görülmüştür mührü basılmayacak... Bunca
Sen
SenMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20114,476 okunma
·
Puan vermedi
Mixabin ez dinêrim zêdetir em pirtûkê bi zimanê Tirkî dixwînin. Serî de ez jî bipêşbiryar bûm, lê zimanê pirtûkê gelek hêsan e. Wek ava Dicle û Firat zelal, dest bi pirtûkê dike berdewama wî tê. Em Tirkî bixwînin em eybek mezin li hember Mehmed Uzun dikin rastî. Pirtûkê de yazdeh beş heye lê bi min dû hebe. Yek qala gelek tişta dike;behsa dîrok Amedê bigire , Şex Seîd, rewşa Kurd û Ermenî ya, hin caran de şermezarî yê dike gelê xwe. Ya din di girtîgeha Amedê de diborî. Navê wî çima "Tu" ye? Pirtûk herî zêde pirtûkek piskolojî yê ye. Jîyana serlehenga( qehremanê pirtûke) di zindana Amede de çawa borî ye, çawa karîye ber xwe bide. Serleheng bi tenêtîyê de bûye du kes. Ew û ew... Wek zarokên piçûk bixwe re leyistika dilîst... Ew ê min bi got a bû du kes. Ew û sî ya xwe. Lê nabe, di tarîtiyê de sî jî tune. Tenê ew û ew e. Hin caran ji xwe re hevala afirand. Ew û tu(kezê) . Behsa bîranîna xwe dikir. Piskolojî ya girtîyek... Li ber zilma xwînxwara bi niyeta zelal hatîye nivîsandin. Di çîksayîya şevên Dîyarbekirê de Ji zindanên xwe li Heyv û stêrkên me binêrin Ew, yarê me yên hezar salan Dostên me yên zindanan in.
Tu
TuMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20204,476 okunma
BAŞLIK ''İNSAN'' OLSUN...
215 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
Tarih her zaman insanın insana,insanın doğaya ve diğer canlılara yaptıkları üzerine dönmüştür. Hiç bir tanrı, hiç bir canavar ve doğa olayı insanların birbirine yaptıklarını,ne insana nede başka bir
Sen
SenMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20114,476 okunma
215 syf.
·
Puan vermedi
" Kader, hoş geldin Dayak, hoş geldin Yalnızlık sen de hoşgeldin."
Sen
SenMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20114,476 okunma
215 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Sen, acılı , trajik bir yaşamdan , Devletin menfaati ve müdafası için halkın kuşatılması ve yıldırılması.! Bir şiir aslında Kürtçe yazılan bir şiir Diyarbakır zindanlarında görülen tarifi imkansız işkence..! Ve yine gece yarısı evden çıkartılıp götürelen onlarca can ( faili meçhul ) .. Yüreğimi yakan işkenceler varlıkları ve onurları yok sayılmış Kürt gençleri .! Öyle bir kes okumakla bitmez . Geceler ister haftalar ister . Mehmet Uzun’lu gecelerde dalgaların sırtında coşmak lazım .. Adalet mülkün temelidir deyip 29 genci suçsuz günahsız saat 19.15 te tutuklayıp işkencenin tam ortasına götürdüler ..! Mutlaka okunması lazım !!
Sen
SenMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20114,476 okunma

Yazar Hakkında

Mehmed Uzun
Mehmed UzunYazar · 27 kitap
1953 yılında, Viranşehir kökenli bir aşiret ailesinin çocuğu olarak Siverek'te doğdu. Mehmed'in, beş kardeşi daha vardı. Küçük yaşlarında ailesinden duyduğu sözlü anlatım örnekleri, edebi sanatının temelini oluşturmuştur. İlerde yazacağı romanların kökü, bu çocukluk anılarından beslenmiştir. Kürt dilinin yasak olduğu bir dönemde, birçok Kürt yazarın aksine egemen dilde değil anadilinde yazmayı tercih etmiştir. Özellikle, zayıf olan Kürtçe yazı dilini geliştirmek, ortak bir edebi dil oluşturmak ve Kürt hikâye anlatım geleneğini canlandırmaya yönelik yaptığı çalışmalarla modern Kürt edebiyatında kurucu bir role sahiptir. 26 Ağustos 1977'de, sahte Tunus pasaportuyla Suriye üzerinden gittiği İsveç'e yerleşti. Kurmanci, Türkçe ve İsveççe yazdığı kitapları yirmiye yakın dilde yayınlandı. Hakkında, Türkiye'de çok sayıda dava açıldı. 1981'de Türk vatandaşlığından atıldı ve 1992 yılına kadar Türkiye'ye gelemedi. Uzun yıllar İsveç Yazarlar Birliği yönetim kurulu üyeliği yaptı. Ayrıca İsveç Pen Kulübü ve Uluslararası Pen Kulüp'te aktif çalıştı. İsveç ve Dünya Gazeteciler Birliği'nin de üyesi olan Uzun'un bugüne kadar çok sayıda Kürtçe roman yazdı. Mehmed Uzun, "Aşk Gibi Aydınlık Ölüm Gibi Karanlık" romanı ve "Nar Çiçekleri" adlı deneme kitabı ile ilgili olarak 2001 baharında yargılandı. Yakalandığı mide kanseri nedeniyle uzun süre tedavi gören ünlü edebiyatçı, 11 Ekim 2007 günü Diyarbakır'da yaşamını yitirdi. 13 Ekim günü Diyarbakır Ulucami'de kılınan cenaze namazı ardından, Mardinkapı Mezarlığı'na defnedildi.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.