Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
238 syf.
10/10 puan verdi
·
23 günde okudu
“Bu dünyada insanların korktuğu tek şey öğrenmekti.” İhsan Oktay Anar’ı Puslu Kıtalar Atlası kitabıyla tanıdım. Karşıma çok çıkan bu kitabı sonunda okuma fırsatı buldum. Kitabı okurken yer yer sıkıldım, geri döndüm, ileri sardım. İnternetten özetlerine baktım. Kitabın tahlillerine göz gezdirdim. Neticesinde kitabı bitirdiğimde karmaşıklığı
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlasıİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 202048,3bin okunma
2024'e mesaj..
☺️🤍☘️🥰🌸🦋🌼 Yeni yıl sağlıkla, huzurla, mutlulukla gelsin. Her anlamda bereketli bir yıl olsun. Bol okumalı, okuduğunu anlamalı, hayatımıza uygulamalı günlerimiz olsun. Yollarımız güzel insanlarla keşissin. Hayatımıza açılan kapılar hayırla açılsın, hayırla kapansın. Hatalarımız varsa düzeltelim, sevdiklerimizin kıymetini daha çok bilelim. En çok da vaktimizin kıymetini bilelim. "Dünya hayatında her şeyi satın almak veya geri almak az çok mümkündür, lakin geçen zamanı asla!" Hepimize mutlu yıllar diliyorum güzel insanlar..
Reklam
Eski ajandamı, karıştırırken. İki yıl önce, yazdığım bir nota rastladım. Sahip olamadıklarımızın derdiyle o kadar çok doluyuz ki. Sahip olduklarımızın şükrünü yapmak aklımıza bile gelmiyor. Elden gidene kadar şikayet ettiklerimizin, aslında şükretmemiz gerekenler olduğunu idrak edemiyoruz. Şeytanın ve nefsimizin vesveseleriyle, aklımız hep sahip olamadıklarımıza takılı kalıyor. Bu yüzden ne büyük nimetlere sahip olduğumuzun idrakine varamıyoruz. Halam bana hep her sabah uyandığında “ ilk işin şükretmek olsun. Rabbim, ellerim, ayaklarım tutuyor. Kendi ihtiyacımı kendim görebiliyorum. Sevdiklerim hayatta, bana bu nimetleri verdiğin için hamd olsun” diye güne başla diye nasihat ederdi. Bu nasihatin kıymetini, sahip olduklarımdan mahrum edilince anladım. Aldanmayalım nefsimize, şükretmemiz gereken çok nimete sahibiz. İbret nazarıyla bakmayı bilelim yeter ki. Bir insanın başına bir imtihan gelince bu diğerlerinde imtihanıdır aslında. İbret alacak mı almayacak mı diye?!
Şimdinin kıymetini bilelim.
Şunu sakın unutmayın: Önemli olan bir tek an vardır. O da “şimdi"dir. Çünkü bir tek ona sözümüz geçer.
369 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
105 günde okudu
YAŞADIĞIN HER YER EVİNDİR , DÜN DÜNDÜR BUGÜN BUGÜNDÜR..
"Ben yaşamıyor gibi yaşamıyor gibi yaşıyorum" Sezai Karakoç Bazen hayat sadece beklemektir. Bir şekilde yaşamaya devam edersiniz , bir diri gibi veya bir ölü gibi. Ölü gibi nasıl yaşanır ? Mecbur kalınca bal gibi yaşanır. Dostoyevski bu kitabında , otobiyografik diyebileceğimiz kendi sürgün cezası yıllarını anlatmaktadır. Kısıtlı
Ölü Bir Evden Anılar
Ölü Bir Evden AnılarFyodor Dostoyevski · Cem Yayınları · 196914,5bin okunma
331 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu kitabı yalnızca "görenler" okusun.
Düşünün... Trafiktesiniz. Önünüzde ve arkanızda birçok araç var. Siz de aracınızın içindesiniz. Trafik lambalarının önünde yeşil ışığın yanmasını bekliyorsunuz. Sarı ışık yandı. Araçlar kalkışa hazırlanıyor. Ve yeşil ışık. Öndeki araçlar hızla bastı gitti. Siz kaldınız. Gidemiyorsunuz. Doğal olarak arkanızdaki araçlar da gidemiyor. Ve
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,8bin okunma
Reklam
herkes kendi yerinde anlamlı. herkesi olduğu gibi sevmeye çalışalım ki, renkleri eksilmesin hayatın. birimiz diğerini kızdırıyor bazen, çileden çıkarıyor hatta. öteki berikini üzüyor sürekli. ee başkalarına kötülük yapanlar var. oluyor bunlar, olacak.. hepsinden bize ders var. hem hayata anlamını veren biraz da çalkantılı hallerimiz değil mi bizim. yani bütün bu zıtlıkları ortadan kaldırıp, insanları kafamıza göre değiştirmeye güç yettirebilseydik ne olurdu? herkesi kendimize benzetirdik. herkesin birbirine benzetildiği bir dünya çok sıkıcı olurdu. zamanın en başından bugüne, sayısız insan yaşadı. birini aradan çıkarırsak dünyanın hikayesi eksik kalır. Başka hiç kimse o hikayeyi dolduramaz. çünkü her insanın o hikayede doldurduğu bir yer vardır, orası boş kalır. hepimiz birbirimizin hayatlarında yer ediniyoruz. insan o yüzden özlüyor göremediklerini, o yüzden bu dünyadan ayrılanların yerine başkası geçmez. onların yeri hep boş kalır. yani demem o ki; her insandan bir tane var bu dünyada. her insanın ayrı ayrı kıymetini bilelim, doğrultmaya çalışırken kırmayalım..
Annelikten, sadece aşçılık ve ev işleri olarak söz etmek, bu onurlu asil kariyeri çarpıtmak olur. Annelik, yeryüzünün en zor işlerindendir. Bilgi, akıl, fikir, sanatkarlık, kültür, pratik zeka ve deneyimin tamamını gerektirir. Anneliğimizin/annelerimizin kıymetini bilelim.
Kıymetini bilelim...
Yaşam, şaşkınlık verecek denli kısa.
Sayfa 51 - ALTIKIRBEŞ YAYIN - 1. baskı (pdf)Kitabı okudu
Kanserden ölen Erma' nın ölmeden önce yazdığı yazısı hepimize örnek olması açısından çok güzel olmuş. "Hastayken yatağa girer dinlenirdim. Ben olmadığım zaman her şey kötüye gidecek diye düşünmezdim.. Gül şeklindeki pembe mumu saklamaz yakardım.. Daha az konuşur, ama daha çok dinlerdim.. Yerler kirlense, masa
Reklam
158 syf.
10/10 puan verdi
saçını-başını-yolmak
Kalbimizi acıtan bir ziyarete gittiğimiz zaman birbirimize dönüp ‘’Yaşamımızın kıymetini bilelim, anı yaşayalım,” deriz. Kafalar sallanır. Onaylanır. Kaçınılmaz olan o karara varılmıştır. Herkes mucizevi bir değişime uğramış, omuzlar dikleşmiş, nefesler ertesi gün yeni bir hayata başlamak için en derinlere çekilmiştir. Ertesi gün, dünden kalan
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Varlık Yayınları · 201727,8bin okunma
48 syf.
·
Puan vermedi
Bir yol nereye gider diye sordu kendine. İnsan ancak adresi olmayan bir yolcuyu uğurladığında yolların bilinmezliğini keşfederdi diye fısıldadı gaiplerden gelen bir ses. Giden bir tek yola gidiyor, kalan sayısız pek çok yolun sır dolu düğümlerini çözmeye mahkûm oluyordu. Kendisinden ayrılanın ölümün yoluna mı, ihanetin yoluna mı, yoksa tekrar
Şiirler 1 -Monna Rosa
Şiirler 1 -Monna RosaSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 20209,1bin okunma
288 syf.
2/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 günde okudu
Bu kitap bir arkadaşımın hediyesiydi. İlk başda yeni bir kitaba başlamanın heyecanıyla severek okudum,. Kitap bir çok satış sayfalarında çok satanlarda ve bu yüzden beklentim yüksekdi. Okudukca bazı şeyler gözüme batmaya başladı. Yazar anlattığı her hikayede “Californiada / New Yorkda / Mexikada / vs bir tanıdığımın başına şöyle bir olay geldi:..” veya “çok ünlü bir arkadaşım bana anlattı..” diye başlıyor ve bu süreklilik bana samimi gelmemeye başladı. Anlattığı hikayeler ise çokda gerçekci olmayan durumlardı. Tabikide hayata positif bakmak, her olaydan bir ders çıkarmak, kalbimizle iyi şeylere nyiet etmek önemlidir. Ama sırf biz istiyoruz diye, başımıza iyi şeyler gelmez. Bazen kötü şeyler de yaşarız ki iyi günlerin kıymetini bilelim. Hayata yazarın anlattığı gibi her zaman pembe gözlükler ile bakarsak, çok büyük hayal kırıklığına uğrarız. Bu sebepden ötürü kitaba düşük puan veriyorum
Bilinçaltının Gücü
Bilinçaltının GücüJoseph Murphy · Diyojen Yayınları · 201912,1bin okunma
Gel de birbirimizin kıymetini bilelim. Çünkü ansızın ayrılacağız birbirimizden..
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Mevlana Celaleddin-i Rumi
-- TÜYAP'ta Yaşadıklarım --
''İstanbul'da düzenlenen Tüyap kitap fuarında Hasan Ali TOPTAŞ ile yaptığım kısa ama tadına doyamadığım sohbetten, orada gördüğüm az da olsa güzel şeyler ve yaşadığım çokça can sıkıcı şeylerden bahsetmek istiyorum.'' + Bu yıl 37. si düzenlenen TÜYAP Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı'na katıldım. Az buz değil 100 küsür kilometre yolu (işten
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.