Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
İnsan tabiatında acelecilik vardır, bu ise çoğu kere zararla sonuçlanır.
Sayfa 128 - DİBKitabı okuyor
İslâm'ın yeni bir düşünme yolu olduğunu anlayabilmek özgür olmaya dayalıdır. İslâm özgür olmanın bilgisidir. Halbuki kişilikleri silmek ve bir yorumla sistemleştirilmiş bir yapıda gerçeği mutlaklaştırmak yalnızca kulun kula kulluğunu getirir ki bu da İslâm'ı kundaklamaktan başka bir şey olmaz.
Sayfa 31
Reklam
“Eğer bilmiyorsanız kitaplar hakkında bilgi sahibi olanlara sorun.” (Enbiya, 21/7)
Sayfa 125 - DİBKitabı okuyor
İnsan bedeni topraktan, ruhu ise rahmanî "nefha"dandır. Bu yüzden beden gıdasını dünyada yaratılan bitkiden, ağaçtan, sudan alırken; ruhu, yücelerden gelen Kelâmullah olan Kur'ân-ı Kerîm ayakta tutar. Bu yüzden beden tek bir koltuğa, tek bir yatağa sığarken ruh yerle gök arasına da sığmaz.
Sayfa 21
Resûlullah Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem] şöyle buyurmuşlardır:
إِنَّ فِي اللَّيْلِ لَسَاعَةً لَا يُوَافِقُهَا رَجُلٌ مُسْلِمُ يَسْأَلُ اللَّهَ خَيْرًا مِنْ أَمْرِ الدُّنْيَا وَالْآخِرَةِ إِلَّا أَعْطَاهُ إِيَّاهُ وَذَلِكَ كُلَّ لَيْلَةٍ "Gecede bir saat vardır ki bir müslüman o saatte Cenâb-ı Hakk'a dua eder de dünya ve ahiretle ilgili bir şey isterse, Cenâb-ı Allah o şeyi o müslümana elbette ihsan buyurur. Duaların bu kabul saati her gecede vardır."
Sayfa 213
YOKTAN YARATILDIĞIMIZ GİBİ ÖLDÜKTEN SONRA DA DİRİLTİLECEĞİZ
Bazıları hayatın sadece bu dünya ile sınırlı olduğunu, öldükten sonra dirilmenin olmadığını iddia etmektedirler. Onlara göre öldükten sonra çürüyüp dağılan ve toz toprak hâline gelen insanın yeniden diriltilmesi ve dünyada yapıp ettiklerinden hesaba çekilmesi mümkün değildir. Ayette bu gibi kimselere seslenilmekte ve onlardan, kendilerinin nasıl yaratıldıklarını düşünmeleri istenmektedir. Öldükten sonra dirilmeyi ilk yaratılışla mukayese eden kişi, yeniden dirilmeyi kavrar.
Sayfa 113 - DİBKitabı okuyor
Reklam
NEFİSLERİNE UYUP NAMAZI TERK EDENLER
Tarihte Hz. Âdem, Hz. Nuh, Hz. İbrahim ve Hz. Yakub gibi peygamberlere iman edip sâlih amel işleyen müminlerden sonra onların nesillerinden, dinî uyarıları unutan, umursamayan hatta dinin direği olan namazı bile ihmal eden topluluklar gelmiştir. Onlar namazı ihmal ettiklerinden dolayı namazın hayâsızlık ve kötülüklerden koruyucu işlevinden istifade edememişlerdir. Bunun sonucu olarak nefislerinin arzularına uymuşlar ve dinin haram kıldığı günahları işlemişlerdir.
Sayfa 112 - DİBKitabı okuyor
tebliğ üslubu
Peygamberlerin en büyük vazifesi tebliğdir. Bu sorumluluk onlardan sonra ümmetlerine aittir. Tebliğe muhatap olanların içinde yakın akraba hatta ana, baba, eş, oğul bulunabilmektedir. Nitekim Hz. İbrahim babasına, Hz. Nuh oğluna, Hz. Lût hanımına tebliğde bulunmuşlardır. Tebliğde bulunan kişinin kullandığı üslup sözün tesiri açısından son derece önemlidir. Bu ayette Hz. İbrahim’in babasına söylediği bir söz vardır. İbrahim’in (a.s), müşrik olan babasına “babacığım” diye hitap etmesi hem tebliğde ne kadar hassas olduğunu hem de babasına karşı saygıda kusur etmediğini göstermektedir.
Sayfa 111 - DİBKitabı okuyor
ALLAH İÇİN ZOR DİYE BİR ŞEY YOKTUR.
Hz. Îsâ’nın babasız dünyaya gelişi ve daha beşikte iken nübüvvetini açıklaması apaçık birer mucize iken o dönemdeki insanlar bunu inkâr etmişlerdir. Hatta daha da ileri giderek Hz. Meryem’e iftira atmışlardır. Oysa insanların idraklerini aşan bir olay, Peygamber vasıtasıyla bildirildiğinde buna inanmak en sağlam yoldur. Zira Allah’ın kudretinin sınırı yoktur.
Sayfa 110 - DİBKitabı okuyor
“Bir işe karar verdiği zaman ona sadece ‘ol!’ der, hemen olur. Îsâ, şunu da söyledi: ‘Muhakkak ki Allah, benim de rabbim, sizin de rabbinizdir. O hâlde O’na kulluk edin, doğru yol budur.’” (Meryem, 19/35-36)
Sayfa 110 - DİBKitabı okuyor
Reklam
İnsan kendini vahyin bilgisinden mahrum etmemeli; aklını daima onunla aydınlatmalıdır.
Sayfa 109 - DİBKitabı okuyor
KUR’AN-I KERİM’DEKİ İBRETLİK ÖRNEKLER
Allah Teâla, Kur’an-ı Kerim’de bize birçok misal vermiştir. Bu misallerin verilmesindeki gaye, insanları düşünmeye sevk etmek, ibret almalarını sağlamaktır. Bu sayede insan, kâinatı, ondaki eşsiz ahengi, yüce yaratıcıyı, geçmiş kavimlerin -yaptıklarının sonucunda- ne gibi durumlarla karşılaştıklarını düşünecek, sonra da bütün bunlardan edindiği olumlu hususları hayatına yansıtacak, olumsuz durumlardan da kaçınacaktır.
Sayfa 103 - DİBKitabı okuyor
“Hakikaten biz bu Kur’an’da insanlar için her türlü misali vermişizdir. Fakat insan tartışmaya çok düşkün olan bir varlıktır.”(Kehf, 18/54)
Sayfa 103 - DİBKitabı okuyor
“Güzel sohbet ediyor desinler diye uzun uzun konuşanlar, sözünü beğendirmek için avurdunu şişire şişire laf edenler ve bilgiçlik taslamak için lugat paralayanlar en sevmediğim ve kıyâmet günü bana en uzak mesâfede bulunacak kimselerdir.”
“Ve muhakkak ki, hayatı bahşeden de, ölüme hükmeden de Biziz; ve geçici olan göçüp gittikten sonra her şeyin sahibi olarak kalacak olan yine Biziz!” (Hicr/23)
Sayfa 516 - İşaret YayınlarıKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.