Kitap her ne kadar bir çocuk kitabı olsa da her yaştan okura, yaşamın ve ona karşı duyulan merakın, sorgulamanın, hayal kurmanın ve bu hayallerin peşinden gitmek pahasına alınan risklerin, yaşamın tam da bu risklerin kendisi olduğunu alegorik bir şekilde Küçük Kara Balık üzerinden bizlere veriyor. Kızım Ronyaya okumak için almıştım ama kendim de bir solukta okumuş oldum. Her şeyden önce dikkatimi en çok çeken ve beni epey bir rahatsız eden, bu yayınevinden hiç beklemediğim kitabın ayrı ayrı tam yedi yerinde varolan yazım yanlışları. Kırmızı Kedi Çocuktan bir daha kitap alır mıyım. Hiç sanmıyorum.
Küçük Kara BalıkSamed Behrengi · Kırmızı Kedi Çocuk · 202131bin okunma
Hiçbir sebep yokken hüzünlenir insan. Bazen. Sürekliliği tuhaftır da bu kadarı normaldir, olur böyle şeyler. Olur ki şiirlerde okunur: "Güzel şeyler düşünmeme rağmen / Durmadan ağlamak geliyor içimden" Arada ağlamak da iyi gelir sevgili okur. Hiçbir sebep yokken yahut neşeden, sevinçten. Var olun.
Sevgimin arkasına gizleniyorum,
Sana bakıyorum usulca. Rüzgârın
Yapraklarıyla oynadığı bir kitap
Yüzün; denizi veriyor ilk satırda,
Altını mavi tebeşirle çizdiğin.
Küçük sihirbazım, mıknatısım benim!
Dolanıyor çevremizde uyduların;
Masamıza getiriyorsun güneşi,
Toprağı ve suyu. “Olsun!” dedin, oldu
Telgraf telleri, bir kuş, topal kedi.
Bense havaya çıkar çıkmaz dağılan,
Kazı çanakları gibiyim, gereksiz
Ve suçlu, yeni bir günün yamacında.
Sevgimin arkasına gizleniyorum;
İçim dışım, kımıl kımıl hiyeroglif!
"Kime dert anlatmalı! Bu kibirli, vefasız, değer bilmez hayvanların kadınlar elbette taraftarı olur! Zaten kedi, kadındır"
(Asıl kibirli olup hayvanlardan üstün olduğunu düşünen, onları aşağılayan üstüne üstlük kadınların kibirli, vefasız ve değer bilmez olduğunu söyleyen sensin! Madem kadınlar kibirli ve vefasız o zaman neden 33 senedir bir kadınla evlisin ve o kadın kedilere senden daha çok değer veriyor diye ağlıyorsun? Sen önce kendini ve neyi neden yaptığını algılayabilecek kapasiteye gel sonra başkaları hakkında yorum yapabilirsin. Bu arada teşekkür ederim, sayende işkence yöntemleri hakkında hayal gücümün ne kadar geniş olduğunu öğrendim.)
Lucy -önümüzdeki şeye, sırf onun şeklini taşıdığı için Lucy diyorum bizi gördüğü zaman, gafil avlanmış bir kedi gibi, öfkeli bir hırlamayla geri çekildi; sonra gözleri üzerimizde dolaştı. Şekil ve renk olarak Lucy'nin gözleri; ama bizim tanıdığımız saf, nazik verter yerine kirli, cehennem ateşiyle dolu gözler. O anda aşkımın kalıntıları
İhtiyar (köpek), keyifle kuyruğunu sallayarak havayı koklamaya devam etti. Yaklaşan, içi geçmiş patlıcan dolması kokusu olabilir miydi? Belki de ıslak bir kedi? Patates yiyen köstebek olmasın? Geçmişten gelen bildik kokulardan olduğu kesindi. Yeni yıkanmış İran halısı ile dibi tutmuş nohut yemeği kokusu arasında bir şeydi.
"Sevgimin arkasına gizleniyorum,
Sana bakıyorum usulca. Rüzgârın
Yapraklarıyla oynadığı bir kitap
Yüzün; denizi veriyor ilk satırda,
Altını mavi tebeşirle çizdiğin.
Küçük sihirbazım, mıknatısım benim!
Dolanıyor çevremizde uyduların;
Masamıza getiriyorsun güneşi,
Toprağı ve suyu. “Olsun!” dedin, oldu
Telgraf telleri, bir kuş, topal kedi.
Bense havaya çıkar çıkmaz dağılan,
Kazı çanakları gibiyim, gereksiz
Ve suçlu, yeni bir günün yamacında.
Sevgimin arkasına gizleniyorum;
İçim dışım, kımıl kımıl hiyeroglif!."
Neriman düşündü ve bir anda şarklıların kedileri ve garplıların köpekleri niçin bu kadar sevdiğini anladı. Hıristiyan evlerinde köpek ve Müslüman evlerinde kedi bolluğu şundandı Şarklılar kediye, garplılar köpeğe benziyorlar! Kedi yer, içer, yatar, uyur, doğurur; hayatı hep min- der üstünde ve rüya içinde geçer; gözleri bazı uyanıkken bile rüya görüyormuş gibidir; lapacı, tembel ve hayalperest mahluk, çalışmayı hiç sevmez. Köpek diri, çevik, atılgan- dır. İşe yarar; bırçok işlere yarar Uyurken bile uyanıktır. En küçük sesleri bile duyar, sıçrar, bağırır.
Sevgimin arkasına gizleniyorum,
Sana bakıyorum usulca. Rüzgârın
Yapraklarıyla oynadığı bir kitap
Yüzün; denizi veriyor ilk satırda,
Altını mavi tebeşirle çizdiğin.
Küçük sihirbazım, mıknatısım benim!
Dolanıyor çevremizde uyduların;
Masamıza getiriyorsun güneşi,
Toprağı ve suyu. “Olsun!” dedin, oldu
Telgraf telleri, bir kuş, topal kedi.
Bense havaya çıkar çıkmaz dağılan,
Kazı çanakları gibiyim, gereksiz
Ve suçlu, yeni bir günün yamacında.
Sevgimin arkasına gizleniyorum;
İçim dışım, kımıl kımıl hiyeroglif!
Wayne W. Dyer'in Hatalı Alanlarınız diye bir kitabı vardır.
Kitaptan bir fabl:
"Büyük bir kedi, kendi kuyruğunu kovalayan küçük kediye sorar: 'Neden kuyruğunu kovalıyorsun?' Yavru kedi cevaplar: 'Mutlu olmak istiyorum ve mutluluğun kuyruğum olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle onu kovalıyorum, yakaladığımda mutluluğu da yakalayacağım.'
Bunun ardından yaşlı kedi gülümser ve 'Gençken ben de mutluluğun kuyruğum olduğuna karar vermiştim. Ama sonra şunu fark ettim ki, ne zaman onu kovalasam benden uzaklaşıyor, ne zaman kendi işime baksam hep peşimden geliyor' der."
Eski Dünyanın Yangını / Kalben
Seslendiren : Kalben
Dinleme Süre: 5 saat 59 dk.
“Dalından kopmuş bütün çiçeklere dal verelim. Evinden kaçmış bütün çocuklara ev!”
Merhaba arkadaşlar,
Uzun zamandır denk geldiğim fakat ön yargıyla yaklaştığım ama dinleyince hele