Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
1980’li yıllardan sonra düşünce hayatımızın genel özellikleri köklü olarak değiştirilmiştir. Bu ülkede yaşayan insanlar bir bütün olarak düşünceden, sistematik fikirden, ideolojilerden, estetikten, etikten, bilimden uzaklaştırılmıştır. Bu yıllarda insanların temel referans kaynakları önemli oranda yerle bir olmuş, bunun yanı sıra okuma edimi köklü
Tütün yüzünden ölen insanların sayısı 2. Dünya Savaşı kurbanlarından daha fazla. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, her yıl dünya çapında üç milyon insan sigara kullanımı nedeniyle ölüyor. Sigara kullanımını gelişmekte olan dünyada genç kadınlar için modern ve moda bir davranış olarak tasvir eden kapsamlı reklam kampanyası da nedenlerden biri olmak üzere, 2020 yılında bu oranın yıllık on milyon ölüm vakasına yükseleceği tahmin ediliyor.
Reklam
503 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Ekilen ötekileştirme ve dışlama tohumları, aşağılama ve insan olarak bile görmeme gübreleri ile büyütülünce soykırımlar, katliamlar ve savaşlar kaçınılmaz oluyor. Yıllardır kader birliği yaptığın insanlar, komşuların bir anda düşmanın olup, karşına dikiliyor. Açlık, sefalet ve ölüm öylesine kolaylaşıyor ki! Yağmurlar duruyor, kan akıyor her bir yerden, kuşlar susuyor, top sesleri, kurşun sesleri çınlatıyor dört bir yanı, sokaklar, caddeler ölmüş insan bedenleri ile dolmuş, ölüm kokuyor adeta... Geçmişte yaşanan bu manzaralar bir daha yaşanmaz diye düşünüldü ve ya düşündük, ama hep yanıldık. Yakın tarihteki Almanya' daki Nazi kampları, Hutular ve Tutsiler - Ruanda Soykırımı derken daha dün gibi hafızalarımızda sıcaklığını koruyan Sırpların Boşnaklara uyguladığı mezalim ve soykırım. En masum ve en suçsuz insanları yok etti ve etmeye de devam edeceğe benziyor böyle giderse. Bakıldığında üç soykırımda ve benzerlerinde de hep başlangıç noktaları aynı, uygulamalarda küçük farklılıkları var sadece. Modern Avrupa' nın göbeğinde olan soykırıma diğer ülkeler seyirci kaldı. Yapmacık ve yapay konuşmalar, formaliteden arabulucular semeresini ölümlerle, açlık ve sefaletle verdi hep. Yarınlarda bizlerinde aynı akıbeti yaşamamız konusunda rehberlik edecek ve ışık tutacak bir eser. Şahsen okuduğum süre içerisinde ülkem için tedirgin olmadım dersem yalan olur...
Arındırma ve Yok Etme
Arındırma ve Yok EtmeJacques Semelin · İletişim Yayıncılık · 20114 okunma
220 syf.
·
Puan vermedi
Karanlık bir yanı var öykülerin. İlginç ve karanlık. İlginçliği şuradan kaynaklanıyor, Oates beş ünlü yazarın son zamanlarını onların yazım şekline uygun onların ruh halleri üzerinden öyküleştirmiş. Edgar Allan Poe bir deniz feneri bekçisi- ki ölmeden önce bir sayfa yazdığı yarım kalmış bir deniz feneri öyküsü bulunmuş-Emily Dickinson modern zamanda bir çift tarafından satın alınan bir robot. Mark Twain çok genç kızlarla yazışan onlara hediyeler sunan ihtiyar bir pedofili. Henry James yaralı askerlerin son nefeslerinde ellerinden tutan onların yaşam ölüm arasındaki gitgellerinden derin bir haz duyan yaşlı bir yazar ve Hemingway. En çok etkilendiğim öyküsü oldu. Depresif bir yazarın, yaşlılık, babasının intiharı, alkol ve yalnızlık arasına sıkışmış ruh hali içinde kendini öldürme çabası. Bırrr! O nasıl bir anlatım. Yaşlanmadan ölsem diye dua ediyor insan. Oates kibarlığı, acıma duygularını ve büyük yazarlar gölgesini askıya almış.
Vahşi Geceler
Vahşi GecelerJoyce Carol Oates · Everest Yayınları · 20091 okunma
152 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Şubat 2015’te Metis’in okurlarla buluşturduğu “Sessizin Payı”, Nurdan Gürbilek’in kendisine has dikkatiyle mağdurun pozisyonunu irdelediği son kitabı. Suç ve Ceza adlı ilk bölümde, Dostoyevski’nin başyapıtından, Klaus Barbie ve Kenan Evren’e uzanan yelpazede sessizin yol açtığı, sonrasında katlandığı bir refleks olarak “suç” kavramını ele alan
Sessizin Payı
Sessizin PayıNurdan Gürbilek · Metis Yayıncılık · 2015333 okunma
İnsan aklına art arda gelen olaylarla kamçılanan duyguları izleyen, ruhu hem umuttan hem de korkudan yoksun bırakan durgunluğun ölüm Sessizliği ve kesinliği kadar acı gelen başka bir şey yoktur.
Sayfa 87
Reklam
Bir yük altında depresif, ezgin veya perişan olma halinin, çoğu vakada depresyon denen hastalıkla bir alakası yoktur, çoğu defa klinik belirti de vermez. Gündelik dildeki kullanım tıpkı tıbbî kavramın kendisi kadar muğlaktır ama biraz dikkatle kulak verirseniz, çoğul depresyonlarla tekil kullanılan sahici depresyonu ayırt edersiniz. Depresyonlar
95 syf.
·
Puan vermedi
“Sadık Hidayet bir baş dönmesidir” “Hayatta öyle yaralar var ki, ruhu inzivadayken cüzam gibi yer, kemirir” işte bu cümleyle başlar kitabına usta kalem Sadık Hidayet. Aslında bu ilk cümlesi yazarın sonraki anlatacaklarının, kuracak cümlelerinin, ölümcül betimlemelerinin, yazının ve yazarın karamsar ve melankolik bir ruh dünyasının habercisidir.
Kör Baykuş
Kör BaykuşSadık Hidayet · Yapı Kredi Yayınları · 202328,2bin okunma
258 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Kuşkusuz, okunması gereken klasiklerdendir Beyaz Diş. Özellikle giriş kısmında insanla doğanın, ehlileştirilmiş olanla yabanıl kalmışın mücadelesi, nefes kesici bir şekilde serilir önümüze. Okuyucuyu son ana dek merak uyandırıcı, gerilimli bir takibin ortasına sürükleyen bu görkemli giriş, vahşi doğanın ortasında avcıyken av durumuna düşmüş olan
Beyaz Diş
Beyaz DişJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202076,2bin okunma
Sen, sen olarak yok olmak zorundasın, o zaman gerçek ortaya çıkar. Gerçeğin ne olduğuna dair hiçbir fikre sahip değilsin, rüyalarında bile. Sen gerçek dışısın ve gerçek dışılıkta yaşıyorsun. Rüyalarda yaşıyorsun, uykuya dalmış vaziyettesin. Uyanışın nasıl bir şey olacağını kavrayamazsın. Yalnızca bir tek şey söylenebilir: Bildiğin hiçbir şeyi
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.