"Koşulsuz sevgi diye bişey var... Yaşayınca anlıyorsun ne demek olduğunu.."
Yeryüzünde salt mutluluk diye bişey yoktur. Mutluluk kendi zehrini içinde taşır ya da dışarıdan başka bir şey işin içine karışıp onu zehirler.
Sayfa 278Kitabı okudu
"Mutluluk hakkında bi fikrim yok," diyor. "Hatta
mutluluk diye bişey var mı, ondan da emin değilim. Bence mutluluk bi varsayım. İnsan sadece mutsuzluğu biliyor, bunun bi karşıtının olması gerektiğini düşünüyor, o yüzden inanıyor mutluluğun varlığına."
"Mutluluk hakkında bi fikrim yok," diyor. "Hatta mutluluk diye bişey var mı, ondan da emin değilim. Bence mutluluk bi varsayım. İnsan sadece mutsuzluğu biliyor, bunun bi karşıtının olması gerektiğini düşünüyor, 0 yüzden inanıyor mutluluğun varlığına."
Sayfa 384 - Can YayınlarıKitabı okudu
Şimdi neden bir takım politikacıları seyis atına benzettiğimi anlamışsınızdır. Çünkü bunlar kendi kendine yürüyemezler, koşamazlar; ille önlerinde, gölgelerinden gidecekleri başka bir politikacı bulunacak...
Türkiye’de olanaksız diye bişey yoktur. Başka herhangi ülkede en olanaksız gibi görünen bir iş, Türkiye’de kolaylıkla yapılabilir. Ancak
Şah İsmailin askerleri ona öyle bağlıydılar ki saldırı esnasında" Allah Allah" değil "Şah Şah" diye bağırıyorlardı.Başlarına kötü bişey gelse duayı Allaha değil Şaha yapar hale gelmişlerdi.Onun yanında savaşmak hatta ölmek mutluluk kaynağıydı.O yüzden çoğunlukla zırhlarını atıp belden üstü çıplak savaşırlardı.
“Hımm...Evet, Belki... başka bişey daha var, Liza,insanoğlu yalnız acılarının muhasebesini,tutmasını sever mutluluklarını ise hesaba katmaz.Oysa doğru hesaplasaydı,herkesin kısmetine mutluluktan da bir pay düştüğünü görürdü.Eğer Tanrı’ nın kutsadığı bir ailen varsa, ailende herşey yolunda gidiyorsa,şansına kocan iyi bir adam çıkmışsa, seni
Sayfa 127Kitabı okudu
“Mutluluk hakkında bir fikrim yok” diyor. “Hatta mutluluk diye bişey var mı, ondan da emin değilim. Bence mutluluk bi varsayım. İnsan sadece mutsuzluğu biliyor, bunun karşıtının olması gerektiğini düşünüyor, o yüzden inanıyor mutluluğun varlığına.”
Sayfa 384 - Can YayınlarıKitabı okudu
Aziz Nesin'in Kaleminden Bir Ramazan Anısı...
"Ramazan...
Yoksul evlerinde bile geçim sıkıntısının belli edilmediği aydır.
İftar soframızda annemin yaptığı iki türlü reçel ile peynir, zeytin, pide.
Babam, iftar topu patlayınca, iftarlıklardan biriki lokma alır,
sonra hemen cıgaraya sarılır, cıgarasını içtikten sonra
akşam namazını kılar, sonra yeniden oturur sofraya.
Çorba
Yeşil Renkli Namus Gazı Operası -Aziz Nesin
«Hasan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına adıyorum.»
Uvertür
Dünyanın tarihi iki milyar dörtyüz milyon yıllık deniliyor. Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. Kelebeğin tarihi bir günlük.
*
Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte biçok ileri ulusların
