"İnsanlar ve olaylar bizi mutsuz edemez. Aksine, biz onların bizi mutsuz edebileceğine inanarak kendimizi mutsuz ederiz."
Mutlu insanlar erken kalkmayı becerebilir, mutsuz insanlar beceremez.
"Çünkü insanlar kendileri mutsuz olmadıkça başkalarının mutsuzluğunu asla anlayamazlar."
"İnsanlar sevgiye açlar; mutlu ya da mutsuz biten sayısız aşk hikayesi izlerler, yüzlerce saçma aşk şarkısı dinlerler. Buna rağmen, pek azı sevgiye ilişkin bir şeyler öğrenmenin gerekli olduğunu düşünür."
Sayfa 21 - Say Yayınları
"...unuttum sonunda. Ne bileyim, daha mutsuz insanlar vardı; onlarla uğraştım."
Sayfa 29Kitabı okuyor
Mutsuz evlilikler yok, sadece yarım kalmış evlilikler var ve bunların yarım kalmasının sebebi, yarım kalmış insanlar tarafından yapılmış olmaları.
Sayfa 297Kitabı okudu
Mesela o zamanlar
Mutsuz olduğunda insanlar,
Yok olurmuş bazı dakikalar.
Sayfa 20 - Metis YayınlarıKitabı okudu
insanlar, mutsuz oldukları için mutlu olmaya çabalarlar.
Mutluluğu bulduklarında da mutsuzluk olmadan yapamazlar
çünkü mutluluğun zıddına muhtaçtırlar;..
Sayfa 27 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
İnsanlar tecrübeyle öğrenirler, tecrübenin de önemli bir kısmı kötü tecrübedir. Sonrasında mesele, bireysel ve toplumsal rikkatle talihsiz tesadüflerin ihtimalini azaltmaktır, ama onları insan hayatından tamamen sürüp atmak hiçbir zaman mümkün olmayacaktır
Sayfa 21 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
İnsanlar ölmeye mahkum ve mutsuz yaratıklar.
Ve yanılmıyorsam yalnız insanların,
Kahvaltı edip ağladıkları pazar sabahları yokmuş o zaman.
Mesela o zamanlar
Mutsuz olduğunda insanlar,
Yok olurmuş bazı dakikalar.
Sayfa 20Kitabı okuyor
İnsanlar niçin böyle yaşıyorlardı? Niçin bazıları iyi, bazıları kötüydü? Niye bazıları mutlu, bazıları mutsuz?
Sayfa 128Kitabı okudu
Mutsuz insanlar da toplumsal bir sınıf oluşturur. Her isteyen mutsuz olamaz, mutsuzluk kendiliğinden gelir. Kendini mutsuzluğu adamak mutsuz olmaya yetmez. Tıpkı soyluluk unvanını satın almakla soylu olunmadığı gibi.
Sayfa 75
"Bu dünyadaki en mutsuz insanlar, başkalarının ne düşündüğünü takıntı haline getirenlerdir..."
Virginia Woolf
