Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sevgi ile, güzellik ile insanların hayatına dokunmak o kadar önemli ve mutluluk veren bir şey ki insan zamanla anlıyor...
Emel
Üç Adam bir meyhane masasının etrafında buluştu. Biri dokumacı, Öbürü doğramacı Üçüncüsü de mezarcıydı. Dokumacı ded ki: Bugün iki altına bir Kefenlik ince Bez sattım Doyasıya içelim." "Ben de, dedi doğramacı, en iyi tabutumu sattım. Şarabımıza iyi bir ızgara eyi katabiliriz." Tek bir mezar kazdım. " dedi mezarcı, ama patronum iki katını ödedi bana. Ballı pastadanda alalım" Bütün Gece boyunca, meyhanede onlara şarap, et ve pasta taşıma telaşı vardı. Ve neşeliydiler. Meyhaneci ellerini ovuşturdu ve karısına gülümsedi: müşteriler bol para harcıyorlardı. Meyhaneden çıktıklarında Mehtap yükselmişti, yol boyunca yürüdüler şarkılar söyleyerek, birlikte itiişip kakıştılar. Meyhaneci ile karısı kapıda durup Onları izlediler. "Ah," deli kadın. "Bu Beyler! O kadar Cömert ve neşeliler ki! Her akşam gelebilseler keşke! O zaman oğlumuzun Meyhaneci olup, bu ağır işte çalışmasına gerek kalmazdı; Onu eğitip yetiştirebilirdik ve Rahib olabilirdi."
Reklam
''Müthiş bir sessizlik birleşince aydınlık doğuverir Temizlenme anı ne kadar hoştur Akıl baştan gitmiştir o vakit Ömür yalnız ondan ibaret olsaydı O dalgın akıl, müjdecinin bile farkına varmazdı Aah namazım ... Yükseltir o beni yücelere Götürür görünen hayatın sınırları ötesine O ah namazım ... O bir nur hazinesidir Atlar gibi beni korurlar hep Peşimi bırakmayan acımasız belalardan'' [el-Hayatu'l-Ûla, Divan-ı Üstad Muhammed Gazali (rah.a) s.100 ]
Sayfa 28 - karınca polen
Kişisel hâkimiyetime duyduğum, o geçmişten gelen arzu parçalanıp yok olmuştu. Etrafımda dönen hayat ciddi bir rüyaya dönüşmüştü ve ben başka şehirde yaşayan bir kıza yazdığım mektuplarla yaşıyordum.
İbadetlerden maksat nedir ?
‘ibadetlerden maksat, sadece şekli olarak icra edilmeleri değildir. İbadetlerde en mühim olan şey, hedefine ulaştıracak şekilde bu ibadetlerin eda edilmesidir. Haccda kurban kesilmesinden kasıt kan dökmek değildir. Bilakis bu ibadetten kasıt, iman ve takvayı artırmaktır.’ ((Elbette onların etleri ve kanları Allah'a ulaşmayacaktır. Ancak O'na sizin takvanız erecektir. Onları bu şekilde sizin buyruğunuza verdi ki, size yolunu gösterdiğinden dolayı, Allah'ı tekbir ile yüceltesiniz. (Ey Muhammed!) Vazifelerini güzelce yapan iyilik sevenleri müjdele.)) *Hacc/37
...ve ruhun gece kadar koyu olan o gerçek karanlığında saat her zaman sabaha karşı üçtür...
Reklam
Bir dilenci gibi çıplak, bozkırdaki bir avare kadar kökünden kopmuş, sonsuz hayata mahkûm olmuş biri gibi çaresiz kalacaksın. Her şeyi bağışlamış ve her şeyi kaybetmiş olacaksın. Güneş seni artık ısıtmayacak, su, susuzluğunu gideremeyecek, hava göğsünden firar ediyormuş gibi gelecek. İşte o zaman babaların trajik kayboluşunu hatırlayacaksın: Tanrı tarafından çağrıldığını söyleyen, insan gözünün göremeyeceği kadar yok olan ve eserinin hiçliğine yalnız başına ağlamaya giden Musa'yı; çok yakındaki büyük acıya değil, misyonunun gereksizliğini keşfettiği için korkunç gecede ağlayan İsa'yı...
Tutuklunun KehanetiKitabı okuyor
Geride kaldı geçirdiğimiz gece, zevkleri ve o zevklerin korkusu. O bitmek umudu olmayan hüzün de geride kaldı. Çamlar, güneş, pencereler - işte oradalar. Ağaçların altında iki iskemle. Niçin iki? Haa evet, biri oturmak, biri de bacaklarını uzatmak için.
Sayfa 59 - Can YayınlarıKitabı okuyor
"Artık her kim Allah-u Teâlâya sığınırsa muhakkak doğru yola çıkarılmış olur." (Âl-i İmrân:101) buyrulur. Buyrulmuş oluyor ki; kim dinine, zikrine, murâkabesine yapışırsa, riâyet ederse, o adam kavuşturulmuştur.
"Kendi hayatım büyük bir hikâye değildi. Çünkü o hikâyenin kahramanı olamamıştım."
Sayfa 132 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
...tüm doğal güçler arasında yaşama ve direnme kuvveti en anlatılamaz olandı. O kuvvet koşulsuz şartsız bir kez kendini gösterdi mi insan ne yapıp edip onu dağıtmaya başlıyordu ama bu her zaman başarısızlıkla sonuçlanıyordu, hatta mecazi anlamları çapraşıklaştırmak gerekirse, o güç asla "kazanamıyordu".
Bir Müslüman ölümü istemez, ölmeyi dilemez, ama hiçbir anda unutmaz ölümü. Bu sebeple belki de mezarlarla aynı yerde yaşarlar. Ölülerin de bir mahallesi, bir şehri, bir mekânı vardır onların inancında. Ölüleri komşularıdır onların. Hem mesele var olmaksa ve gerçeği bulmaksa eğer, bu dünya hayatından ziyade ölümden sonraki o hayatın gerçek olduğuna inanıyorlar. Ölümü seviyorlar, öleni seviyorlar ve Öldüren'i seviyorlar.
Saat 03.35 koca bir ağrı ve davul gibi şiş bir damak. Evde benden başka sadece bir şey olsa çok da yardıma koşmayacak biri var. Bir de kedim o da zaten :) bugün dişcideydim benim için acı ama okuyanlar için aman disci mi abartma denilecek durum için. Stresli bir dönemden mi geçiyorsun dedi. Stres bir dönem ve içinden mi geçiliyor ben onu genel
Dünya sadece senin algıladığın kadar vardır, o yüzden de aslında çöküntü senin içinde değil demek daha doğru olur, çöküntü Büyük Kanyon'da. "İçindeki Spinoza'ya ne oldu, bebeğim?"
Çok şey vardı anlatılacak o yüzden sustum . Birini söylesem diğeri yarım kalacaktı . Sen duydun mu sustuklarımı ?
Oğuz Atay
Oğuz Atay
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.