Ölüm Noktürnü
seninle karşılaşıp solduğum andı ölüm
yüzüne baktığında tutuşup yandı ölüm
çoğaldıkça çoğalan bir sevda ülkesinde
ellerine dokundun; sana inandı ölüm
o efsunlu, yağmurlu, hercai gözlerinden
uçan kelebekleri mutluluk sandı ölüm
Ölüm Noktürnü
seninle karşılaşıp solduğum andı ölüm
yüzüne baktığında tutuşup yandı ölüm..
çoğaldıkça çoğalan bir sevda ülkesinde
ellerine dokundun; sana inandı ölüm
o efsunlu, yağmurlu, hercai gözlerinden
uçan kelebekleri mutluluk sandı ölüm
•Ölüm Noktürnü
seninle karşılaşıp solduğum andı ölüm
yüzüne baktığında tutuşup yandı ölüm
çoğaldıkça çoğalan bir sevda ülkesinde ellerine dokundun; sana inandı ölüm
o efsunlu, yağmurlu, hercai gözlerinden uçan kelebekleri mutluluk sandı ölüm
akkor dudaklarından ağı düştü içime
yollarında yürürken sanki insandı ölüm
viran eylediğin gün yorgun hayallerini ayrılıkla, hüzünle, aşkla sınandı ölüm
bir ömür vuslatını bekledi boynu bükük bilmem ki aşk uğrunda neden kınandı ölüm
süründü yıllar yılı karanlık köşelerde benim gibi kıvrandı, kahra dayandı ölüm
her akşam tufanında harap oldu güneşim
gece baygın bir rüya, gündüz hülyandı ölüm
sensizliğin en ağır fermanıydı içimde dudaklarımdan sızan bir damla kandı ölüm
ölüm seni sevmektir bir celladın elinde
bilmem hangi yürekte böyle sultandı ölüm
Nurullah Genç
'Eşimden bant gelmiş, bütün ev teybin başındayız. Eşim bantta ''İyisiniz inşallah?'' diyor, bütün ev ''İyiyiz iyiyiz,'' diyor. ''Köye kar inmiştir,'' diyor, herkes 'İndi indi,'' diyor. En son anasını, babasını, herkesi andı, ''Kalanlara da hasretle selam ederim,'' dedi. İşte o kalan bendim.
Sayfa 79Kitabı okudu
“Evet o andı işte,hayatımın başladığı an o andı.”
Bugün abim durduk yere "ne zaman canın sıkılırsa ara konuşalım" dedi, aslında o an tamm bu andı ve sen sanki hissettin de aradın abi diyemedim 🫠 Abilerin iyi ki var olması hakkında konuşmuş muyduk arkadaşlar...
Seni asla incitmem, tamam mı? diyor. Asla. Bir şey söylemeden başıyla onaylıyor Marianne. Beni çok mutlu ediyorsun, diyor Connell. Eliyle saçlarını okşuyor ve ekliyor: Seni seviyorum. Öylesine söylemiyorum, gerçekten. Gözleri doluyor Marianne'nin, yumuyor gözlerini. Daha sonra hatırladığında dahi dayanamadığı kadar etkileyecek bu an onu, şu an yaşıyorken bile farkında bunun. Kimsenin sevgisine değer olduğunu düşünmemişti Marianne. Ama şimdi yeni bir hayatı var, ilk anı da bu; Marianne üzerinden yıllar geçtikten sonra bile aynı şeyi düşünecek: Evet, o andı işte, hayatımın başladığı an o andı.
Sayfa 51Kitabı okudu
''Daha sonra hatırladığında dahi dayanamadığı kadar etkileyecek bu an onu, şu an yaşıyorken bile farkında bunun. kimsenin sevgisine değer olduğunu düşünmemişti Marianne. Ama şimdi yeni bir hayatı var, ilk anı da bu; Marianne üzerinden yıllar geçtikten sonra bile aynı şeyi düşünecek: Evet, o andı işte, hayatımın başladığı an o andı.''
Sayfa 51Kitabı okuyor
Sinirsel çöküntü anının yaklaştığını duyumsuyordu her şeyden çok içkiye ve sigaraya gereksinim duyduğu andı o an.
Sayfa 359Kitabı okudu
‘’Ulu Tanrım! O ne uzun, mutlu bir andı! Bir insana böyle bir an yaşam boyu yetmez mi?’’
"Tanrım! O yaşadığım ne mutluluk dolu bir andı! Bir insan ömrü için az şey midir bu?"
Sayfa 83
Günün bu donuk, bu kışkırtıcı evresinde [gün doğumu] Tess'in sis katmanının üzerinde yükselen yüzü fosfor gibi ışırdı. Hayal gibiydi, kadınlığın düşsel simgesi, salt ruhtu sanki.
İşte Tess'in Angel'ı en derinden etkilediği an bu andı.
Hava aydınlandıkça Tess'in yüzündeki o tanrısal anlam kaybolur, az önce insanlara mutluluk bağışlayabilecek kadar güçlü görünen bu varlık, giderek basit köylü kızına dönüşürdü.
Sayfa 173 - Amaç Temel Yayınları, 1987. Çeviri:Suna GülerKitabı okudu
Biliyordum ki yaşam, doğduğun an değil, korkuların öldüğü an başlardı.
Ve yaşamak içine ilmek ilmek işlenen korkuların zincirini parçalamaktı, başını göğe kaldırıp bulutların ardında kalan güneşi görmeyi beklediğin an duyduğun heyecandı. Ne kadar üzülsen de bu defa bitti, yolun sonundayım, ışıkları kapattılar. ben kayboldum, desen de dünya dönmeye devam edecekti. Biliyordum, belki o bulutlar hemen dağılmazdı ancak çok dikkatli bakarsan, nefesini tutup bıraktığın o ufak zaman diliminde bile onların hareket ettiğini fark ederdin.
İki kalp atışı arasındaki andı yaşamak.
Gözlerini kapatsan da güneşin varlığını bilirdin, hemen ısıtmazdı tenini ancak oradaydı, bir gün senin için doğacaktı.
Sayfa 262 - Ephesus Yayınları PDFKitabı okudu
ÖLÜM NOKTÜRNÜ
Seninle karşılaşıp solduğum andı ölüm
Yüzüne baktığında tutuşup yandı ölüm
Çoğaldıkça çoğalan bir sevda ülkesinde
Ellerine dokundun; sana inandı ölüm