17/3/1972 tarihinde Cumhuriyet Senatosunca da onaylanması üzerine,CHP Genel Başkanı İsmet İnönü,yasanın iptalı için CHP’nin Anayasa Mahkemesine başvuracağı
na kamuoyuna açıklama yapıyor. Aynı gün Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay’a İnönü tarafından yazılan mektupla yasanın onaylanmaması isteniyor. Ama yasa 24 Mart 1972
tarihinde Cumhurbaşkanınca onaylanıyor.CHP, yasanın usul ve esas yönünden iptal edilmesine ilişkin dilekçeyi,Genel Başkan İnönü’nün imzası ile Anayasa Mahkemesine iletiyor.İnfaz Savcılı.
ğına,Anayasa Mahkemesine açılan
iptal davası sonuçlanıncaya kadar,infazın ertelenmesinin uygun görüldüğü açıklanıyor.
Kitap, evlilik için yardımcı bilgiler içeriyor yazarın kalemi de akıcı fakat sürekli dini terimler kullanması okuma konforunu çok etkiliyor. Böyle bir kitap her kesime hitap etmeli diye düşünüyorum. Kısacası evlilikle ilgili sorun-çözüm üzerine yazılan bir kitapta “fıtratımızdan uzaklaştığımız için” cevabını bulmayı beklemiyordum açıkçası. Bu anlamda kitap beni hayal kırıklığına uğrattı diyebilirim.
Cemil Meriç’in kaleme aldığı Bu Ülke adlı kitabında Türkiye'nin kültürel, entelektüel ve toplumsal yapısını analiz ettiği birkaç bölümden oluşan denemeler bulunuyor. Kitapta, Türkiye'nin tarihî, kültürel ve entelektüel mirasının yanı sıra, modernleşme sürecinde yaşadığı çalkantılar ve zorluklar da ele alınıyor. Cemil Meriç, Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu derinlemesine irdeleyerek, toplumun ve bireylerin kimlik arayışlarına ve bu kimliklerin oluşumuna ışık tutuyor diyebiliriz. Ayrıca, Türkiye'nin tarihî ve kültürel bağlamıyla çağdaş dünyadaki konumunu da değerlendiriyor. Bu kitap aslında okuyucuya Türkiye'nin sosyal, kültürel ve tarihî derinliklerine dair derin bir fikir veriyor ve düşündürücü bir okuma sunuyor.
İlk olarak Entelektüel Bir Otobiyografi başlığı altından anlatmaya başlamak isterim. Bu bölümde ben okurken en çok girişte kendi hakkında verdiği alıntı cümlesine tutuldum. “Kimim ben? Hayatını, Türk irfanına adayan, münzevi ve mütecessis bir fikir işçisi.”
...
Cemil Meriç için asıl önemli olanlar; aydın kesimin gerçek bir aydın ve inan olması, Türkçenin kaybolmaması için üzerine bastığı eski kelimeler ve değer verdiği yabancı yazarlar. Kültürlenmek ve bilinçlenmek için kesinlikle okunması zorunlu tutulmalıdır.
Bu ÜlkeCemil Meriç · İletişim Yayınları · 201821,1bin okunma
Merhaba arkadaşlar. Mutlu akşamlar. Uzun yıllar sonra oldukça doyurucu olacağını düşündüğüm Anton Çehov serisine sonunda başladık. Yaklaşık 10 kitabını bu süreçte okuyoruz ve okuyacağız. Bunun dışında onun öykülerinin seri olarak basımları var. Bunların Cem - İletişim ve Yordam Yayınları üzerinden yapılmış setlerinin de dağıtıma hazır olduğunun
İyi kitaplar okumak, geçmiş yüzyılların en ünlü beyinleriyle sohbet etmeye, hatta bu yazarların en iyi düşüncelerini bize açtıkları bir sohbete benzer.
Rene Decartes,
Yaşam Üzerine Konuşma
Yol ayrımları niçin vardır ? Bence başka bir senaryo mümkün olduğu için. Yoksa yol neden başka bir yöne doğru ilerlesin ? İşte bu senaryoların cumhuriyet için alıştırmalarından birinde geçiyor kitabımız. Savaş kazanılmış, memleket kurtarılmıştır. Artık Kamil bey serbesttir. Bu zafer rüzgarı yanında inkılapların biraz yapıcı biraz kıyıcı
Empusyon yazarın Nobel Ödülü’nü kazandıktan sonra yazdığı ilk eseridir. Çevirmen Neşe Taluy Yüce’nin ön sözde genişçe yer vererek açıkladığı üzere esere çatı olarak Büyülü Dağ hakimdir. Konu, olayın geçtiği yer, ana kahramanın özellikleri bakımından Büyülü Dağ ile neredeyse birebir aynıdır. Ancak yazar Büyülü Dağ’ın üzerine mitoloji, gerilim dolu
Bazı meselelerden, kişilerden geçmek güçtür. Varlığı hatırlanmaz da yokluğu... Bilirsiniz. Erlend Loe, "Varlığını pek düşünmüyorsun ama yokluğunda bir şeylerin eksikliğini hissediyorsun." derken bundan bahseder. Hayat sevgili okur. Varlar, yoklar; geçiyor bir şekilde. Güzel bir hafta olması dileğiyle, var olun.
Huzurlu günleriniz olsun... Bugün sizlere; yazar @karl_ove_knausgard yazmış olduğu, @monoklkitap bünyesinde çıkan "Sonbahar" kitabının yorumu ile geldim...
Kalpten gelen bir doğuş, dünyanın tüm renksiz şekillerini doldurabilir ve gökyüzünün mavisiyle yeryüzünün yeşilliği arasında insan kaybettiği tüm renkleriyle tekrardan
Kızıl Veba, arkadaşımın tavsiyesi üzerine metro yolculuklarımda bana eşlik etmesi için başladığım bir kitaptı. Adından da anlaşılabileceği üzere 2013 yılında dünyada baş gösteren bir salgın hastalığın insan yaşamını ne hale getirdiğine şahit olan profesör James Howard Smith'in anlatımıyla 60 yılın özetini okuyoruz. 2020'de yaşadığımız pandemi sürecini düşündükçe İspanyol Gribi'nden bile önce yazılmış bu kitapta kurgulanan dünya ile gerçeklik arasında paralelliklerin olduğunu görmek oldukça garipti. Genel bağlamda ise, akıcı ve kararında biten, sıkıcı detaylarla boğulmamış bir kitaptı.
Kızıl VebaJack London · Türkiye İş Bankası kültür Yayınları · 202032,5bin okunma