Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
1980’li yıllardan sonra düşünce hayatımızın genel özellikleri köklü olarak değiştirilmiştir. Bu ülkede yaşayan insanlar bir bütün olarak düşünceden, sistematik fikirden, ideolojilerden, estetikten, etikten, bilimden uzaklaştırılmıştır. Bu yıllarda insanların temel referans kaynakları önemli oranda yerle bir olmuş, bunun yanı sıra okuma edimi köklü
328 syf.
8/10 puan verdi
çocuklarınıza gönül rahatlığı ile alıp okutabileceğiniz bir kitap. yazar o yaştaki çocukların olması gereken davranışlarını bir çocuğun ağzından öyle güzel anlatmış ki yer yer duygulanacak yer yer gülümseyeceksiniz. Ve yetişkinlerin de mutlaka okuması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca kitapta o dönem avrupasının sosyal durumu hakkında da bilgi ediniyorsunuz. Çocuk işçiler, gündüz çalışıp gece okuma yazma öğrenen veliler vb. gibi. Okuyun okutturun efendim:)
Çocuk Kalbi
Çocuk KalbiEdmondo De Amicis · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202117,4bin okunma
Reklam
Deniz Gezmiş
Baba, Sana sık sık mektup yazacağıma söz vermiştim. Sözümü tutuyorum. Aslında sen mektup yazmada ne kadar tembel olduğumu iyi bilirsin. Ama bu da soya çekimle ilgili. Çünkü sende de var aynı tembellik... Akşam radyoda avukatlarımızın hakkında dava açıldığını duydum ve güldüm. Baştakiler ne yapacaklarını şaşırdılar. Ellerinden gelse okuma yazma bilen herkesi tutuklayacaklar. Bildiğin gibi şimdi hücrede kalıyorum. Vaktimi bol bol kitap okumayla geçiriyorum. Okumaya doymak olmuyor. Ölene kadar doymayacağım. İdamı fazla düşündüğüm yok. Daha evvel de söylediğim gibi dünyaya kazık çakmadım ya... Fazla yaşamak değil önemli olan, ağaçlar da yaşıyor. Ben şimdiye kadar yaptıklarımdan pişman değilim. Elimde olsa tekrarlardım onları... Buradaki arkadaşlarımın hepsinin morali yerinde... Aslında hiçbir zaman moralimizi bozmadık ki... Ben gelecekten her zaman umutluyum. Tarihin çarkları bizden yana dönüyor. Kaldı ki biz halkın umuduyuz. Şimdilik bu kadar... İmza: Deniz Gezmiş.
96 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Alman edebiyat eleştirmeni, düşünür, kültür tarihçisi ve estetik kuramcısı olarak söz ediliyor yazarın biyografisinde, önceden hakkında fikrim olmadığı böyle bir adamın deneme kitabı da beklediğimden zor metinlerden oluşuyordu. Aslında son zamanlarda deneme kitaplarından aldığım tadı bulacağımı düşünmüştüm. Özellikle edebiyat üzerine beklentilerim
Tek Yön
Tek YönWalter Benjamin · Yapı Kredi Yayınları · 2022212 okunma
255 syf.
5/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Hüseyin Rahmi Gürpınar Türk edebiyatının okunması gereken yazarlarından birisi. Mürebbiye/Şeytan İşi birlikte ve sadeleştirilmiş basım halinde Everest yayınlarından okudum.Basım hakkında olumsuz bir düşüncem şudur ki fazlasıyla yazım yanlışı vardı.Özellikle de 'de,da' bağlacının ayrı yazılması yerde bitişik;bitişik yazılması gereken yerde ayrı yazılması..vb.Okuma hızımı olumsuz yönde etkileyen bir kusurdu diyebilirim. -MÜREBBİYE- Yazar, yanlış batılılaşma olmak üzere bazı toplum değerlerimizi kaybetmemize kadar neredeyse günümüzde yaşanan sorunları mizahla harmanlaşmış eleştirisiyle birlikte bizlere aktarıyor.Mürebbiye Anjel Fransızca eğitimi verir ve onu beğenen beyler ona ilgisini belli etmek için Fransızca aşk cümleleri kurarlar.Fakat beyler sadece Anjel'e aşklarını ilan ederken Fransızca konuşmazlar.Artık Fransızca bazı kelimeler sinsi sinsi konuştukları dilin arasına da sızmaya başlamıştır.Kısacası yanlış batılılaşma beyleri özlerinden uzaklaştırmaya başlamıştır.Halkın dilini olduğu gibi oldukça gerçekçi bir şekilde yansıtabilmesini de ayrıca çok beğendim. -ŞEYTAN İŞİ- Cimri bir kadının fazlasıyla para ve altını vardır. Komşusu bu durumdan haberdardır ve parasını yoksullara paylaşması için teşvik etmek amacıyla cinli perili ve paralarının yerini ya da miktarını söyleyen uyarı mektupları gönderir.Olay örgüsü komşusunun mektup göndermesi cimri kadının okuma yazma bilmemesi başkasına okutması vs.vs.diye devam ediyor.Yine esprili bir anlatım kullanılmış ya da kullanılmaya çalışılmış.Bana kalırsa diğer eserlerine bakılarak biraz yetersiz kalmış.
Mürebbiye - Şeytan İşi
Mürebbiye - Şeytan İşiHüseyin Rahmi Gürpınar · Everest Yayınları · 2012173 okunma
"Akşam radyoda avukatlarımızın hakkında dava açıldığını duydum ve güldüm. Baştakiler ne yapacaklarını şaşırdılar. Ellerinden gelse okuma yazma bilen herkesi tutuklayacaklar. Bilindiği gibi şimdi hücrede kalıyorum. Vaktimi bol bol kitap okumayla geçiriyorum. Okumaya doymak olmuyor, ölene kadar doymayacağım."
Reklam
Harf inkılabı
Harf inkılabı 1928’de ilan olundu. Atatürk, bir iki seneden beri bunu düşünüyordu. Vakit vakit bana açmıştı. Ben önce buna mukavemet ettim. Başından beri benim söylediğim “Enver Paşa harp ilan edilmeden böyle bir şeye teşebbüs etmişti.; sonra muharebenin ilanı üzerine kaldırıldı. Tekrar eski hale döndük. Yine öyle olacak”. Çünkü bu
Yazarların Bilinmeyen Yönleri
*Walt Whitman eşcinseldi. En büyük aşkı ABD Başkanı Abraham Lincoln’dü. Şiir yazmadığı veya Abraham Lincoln’e duyduğu aşkı anlatmadığı zamanlarda banyo küvetinde içki içerek bağıra bağıra şarkılar söylerdi. *Shakespeare yazdıklarından kazandığından daha fazla geliri tefecilik yaparak kazanıyordu. *Karanlık hikâyelerin ustası Edgar Allan Poe‘nun
168 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Trevanian benim için çok özeldir. En sevdiğim yazarlar arasında olup, bu kitabını ve okuyacağım diğer kitabını 1000k sayesinde öğrendim. O yüzden bu siteye bir teşekkür borçluyum. Kitaba gelirsek, yazar büyük büyük dedesinin yazdığı ama hiç bir zaman aile tarafından yayımlanmaya cesaret edilemeyen hatta yok edilmesi planlanan Kral Arthur döneminde ki şövalyelerin hikayelerini anlatmıştır. Kitapların basılmadığı ve soylu kişilerin okuma yazma bilmediği zamanlarda tarih kuşaklar arası masallar ile iletilmektedir. İşte bu dönemde taşra da bulunan soylu bir baronun evine gelen davetsiz iki misafirin Kral Arthur'un kral oluşu ve yuvarlak masa şövalyeleri hakkında anlattığı tam da kitabın adına yakışır kaba saba masalları okuyacaksınız. Bazı masallar size başka masalları anımsatabilir. İncelikle şehvetten, ikiyüzlülükten ve saflıktan bahsedilmiştir. Ben yine çok beğendim,1372 yılında el yazması olarak derlendiği görülen bu masallar da anlatılanlar yazarın ön sözünde de bahsettiği gibi bugün dahi yaşanmaktadır. Sadece daha modern görünüm altında, keyifli okumalar...
Kaba Saba Masallar
Kaba Saba MasallarTrevanian · E Yayınları · 200735 okunma
Pakistanlı yazar Ahmed Raşid, Taliban kitabında Taliban adına savaşanları şöyle tasvir eder: Çoğu yetim kalmış genç erkeklerdi, genellikle 14 ila 24 yaşlarındaydılar, Pakistan'daki okuma yazma bilmeyen mollalardan İslam'ın uç bir yorumunu öğrenmişlerdi ve kendi tarihleri hakkında hiçbir bilgileri yoktu. Bunlar kamplarda büyüyen, düzenli bir toplumun ne olduğu ve nasıl yönerileceği hakkında çok az bilgisi olan, kadınların gereksiz ve erkekleri ayartmaktan başka işe yaramayan yaratıklar olduğu öğretilen Afgan göçmenleriydi. Bu nedenle kadınları karar alma ve diğer önemli meselelere dahil etmeye gerek yoktu. Taliban yönetimi ayrıca cinsel perhizi savunuyor, toplumda erkeklerle kadınların birbirleriyle temasından kaçınılması gerektiğini ileri sürüyordu, çünkü bu sadecce savaşçıları zayıflatmaya yarardı.
Reklam
"Aşk. Ne öğrendim aşk hakkında? Aşk hakkında öğrendiğim, aşkın var olduğudur. Ya da belki, daha yalın anlatımla aşk hakkında öğrendiğim ve öğrenmeyi sürdürdüğüm, filmlerimde, bütün filmlerimde anlattığımdır. Yani, sevdiğimiz insanları asla unutmadığımız, onların daima bizimle kaldıklarıdır; bizi onlara artık var olmasalar bile çözülmez biçimde bağlayan bir şeyler olduğudur. İmkânsız aşklar, yarım kalmış aşklar, var olabilecekken olmamış aşklar olduğunu öğrendim. Yara izi bıraksa da dağlayıcı bir damganın daha iyi olduğunu öğrendim; kışı andıran bir yürektense bir yangın yeğdir. Annem bu konuda haklıymış, aynı anda iki insanı sevmek mümkünmüş, bunu öğrendim. Olur kimi zaman: direnmek, yadsımak ya da mücadele etmek yararsızdır. Aşkın yalnızca cinsellik olmadığını öğrendim: o çok, çok daha fazlası. Aşkın ne okuma ne yazma bildiğini öğrendim. Duygular söz konusu olunca gizemli yasalarca yönetildiğimizi, belki kader belki serap; ama kesinlikle akıl ermez, açıklanamaz bir şeylerin var olduğunu öğrendim. Çünkü temelde aşık olmayı açıklayacak bir neden asla yoktur. Sadece olur. Bu gizemin içine girmek gibidir: sınırı aşmak, eşiği atlamak gerekir. Ve orada, bu gizemde mümkün olduğunca uzun süre kalmayı denemektir."
Tolstoy..
Tolstoy’un gündelik günahları Tolstoy kendini yazarak eğitti, kendisiyle yazarken hesaplaştı. Geride bıraktıklarının büyüklüğüne ve ehemmiyetine bakılırsa, büyük günah saydığı şehvetini bastırmış veya bastırmamış olsun (14 çocuğun babasıydı), sıkı çalışma yönteminin faydasını gördü. 1850 yılı yazar için zor bir yıldı. Geleceğin zaferlerini
1.037 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.