Pyramus ile Thisbe
"Bir zamanlar karadut ağacının yemişleri kar gibi be­yazdı. O dutlar nasıl oldu da ansızın renk değiştirdi, bilir misiniz? Garip, garip olduğu kadar da üzücü bir öyküdür bu, gencecik iki sevgilinin ölümünü anlatır: Doğu ülkelerinin en güzel kızı Thisbe ile en yakışıklı delikanlısı Pyramus, Semiramis'in ülkesi Babylon'da
Rüyaya inanır mısınız? Siz de salih rüyalar gördünüz mü? Yani rüyanızda yaşadığınız bir hadiseye, uyandıktan birkaç saat sonra veya birkaç gün sonra, aynen şahit oldunuz mu? Ben öyle rüyalar gördüm ki, uyandıktan bir süre sonra, bazen de birkaç yıl sonra, o rüyada şahit olduğum hadiselerin bütün çizgilerini, bütün renklerini, bütün kişilerini,
Reklam
Muzîka û Strane me; Cane me! Diroka me! Rihe me/Evina me/Heviya me/Aşitî yê me!
AVRUPALI dostlarım zaman zaman bana, "Kürtler'in bu bitmeyen, her şeye karşın durmadan süren olağanüstü dire­niş gücü nereden geliyor" diye soruyorlar. Evet, yüzyıllar­dan bu yana ulusal bir devlet kuramamış, sürekli baskı altın­da kalmış, bölünmüş, parçalanmış Kürtler, nasıl oluyor da hala sosyal, etnik, kültürel bir yaşam
_Maske takarak yaşıyoruz ve maskenin içindeki gerçek beni unutup, ideal benliği gerçek sanıyoruz. Gerçek benliğimizle çatışma sonucu hastalanıyoruz. _Ortaçağda felsefesinde Tanrı, insanı kurgulayarak yaratır ve insan, tanrıya ulaşmak için uğraşır. Bu kurgu dünyası bir sınavdır. Ortaçağ ilkel insanı bu yüzden bir maske takar. Rönesans özgür
KÖMEN
Analım Tunga Er efsanesini; Duyalım geçmişin erkek sesini. Bürüyüp Tanrıdağ’ın çevresini Yine Gök Türk olalım, El kuralım. Ötüken-Yış durak olsun da bize Yürüsün ordular ordan denize. Çinli baş vermezse, gelmezse dize Kağanın buyruğu vardır: Vuralım. Anlatılmaz, yüce bir erdem olan Bu akınlarda bulunmaz yorulan. Günü geldikçe de bizden
Mermi üzerinize doğru uçarken, işte bu gelen kesin öldürecek beni, diye düşüneceksiniz, ama özsaygınız sizi ayakta tutacak ve yüreğinizin nasıl kıyım kıyım kıyıldığını hiç kimse fark etmeyecek. Ama mermi size dokunmadan geçip gittiğinde, yeniden canlanacaksınız, hatta bir an için anlatılmaz bir keyfe kapılarak, bu çok tehlikeli ölüm kalım oyununda tuhaf bir çekicilik bile bulacaksınız ve güllelerin, top mermilerinin daha da, daha da yakınınıza düşmesini dileyeceksiniz. İşte nöbetçi o kalın, gümbür gümbür sesiyle yeniden bağırıyor: “Hava-a-a-n!"
Sayfa 19 - İş BankasıKitabı okudu
Reklam
32 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.