Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
227 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Başka kitaplarda benzerine pek rastlayamayacağınız bir karakter ile tanışacaksınız bu kitapta, bir Ağıtçı kadın ile. Sonra da onunla beraber bir yolculuğa çıkacaksınız. Konya'ya uğrayacaksınız önce, sonra Bursa'dan geçecek yolunuz. İstanbul ile Erzurum'a da varacaksınız, gezeceksiniz, farklı ve bir o kadar da hüzünlü hikayeler dinleyeceksiniz. Ama en çok arayacaksınız, her seste, her insanda tek bir kişiyi bulmaya çalışacaksınız, Ağıtçı kadın'ın ilk yarasını, Heves'ini, Ali'sini. Üzüleceksiniz, umutlanacaksınız bazen ama en çok ta hatırlayacaksınız, her yaşamın ucunda ölümün olduğunu. Yazarın okuduğum ilk kitabı, aslında son çıkan romanıymış. Bilmeden yine tersten okumaya başlamışım :) Kitapta tek tük diyaloglar ile karşılaşacaksınız. Betimlemele ağırlıklı olsada yazarın anlatımı sizi sıkmıyor, ''şu hikayeyi de okuyayım'', derken bir anda kitabın sonuna geliveriyorsunuz. Tadı damağınızda kalıyor adeta. Bence okunmalı ;)
Ucunda Ölüm Var
Ucunda Ölüm VarKemal Varol · İletişim Yayınları · 20161,874 okunma
156 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Merhaba arkadaşlar. İncelememe başlamadan önce diğer yorumları okudum ve bende önce yazarın hayatını inceledim. İntiharını duymuştum ama yazarın bu denli milliyetçi ve ölümünü bile bu şekilde planladığını bilmiyordum. Mutlaka yazarın hayatını okumanızı diğer arkadaşlar gibi bende tavsiye edeceğim. Murakami’ den sonra Japon edebiyatını unutmuştum
Denizi Yitiren Denizci
Denizi Yitiren DenizciYukio Mişima · Can Yayınları · 20172,591 okunma
Reklam
183 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Memleket Hikâyeleri'ni ilk kez, seneler önce Rize Fındıklı'da, deniz kenarındaki binamızda, küçük dairemizde, sıcak, güneşli, pırıl pırıl bir günde okumuştum. Hemen ardından Gurbet Hikâyeleri'ni okuyarak Refik Halid Karay'ın böylesi güzel üslûbunun raslantı ve tek kitapla sınırlı olmadığını da görme şansım olmuştu. Memleket Hikâyeleri gerçek,
Memleket Hikayeleri
Memleket HikayeleriRefik Halid Karay · İnkılap Kitabevi · 20216,5bin okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Öncelikle şunu söylemeliyim ki, son zamanlarda hiç bu kadar etkileyici bir kitap okumamıştım. Bence Paul Kalanithi'nin hayatı gibi kitabı da yarım kalmış. Çünkü anlatımın tadı tek kelimeyle damağımda kaldı. İçten, hüzünlü, huzurlu ve etkileyici bir hikaye. Büyük bir duygu yoğunluğuyla okuduğum bu kitabı sizlere uzun uzun anlatıp büyüsünü bozmak istemiyorum ama kısaca bahsedecek olursam; Paul Kalanithi, yıllarını bilim ve cerrahlığa verir ve yavaş yavaş ikisininde meyvelerini toplamaya başlayacakken ölümün soğuk nefesini ensesinde hisseder. Şimdi sadece iyi bir cerrah değil, tedavi ettiği hastalar gibi yaşam mücadelesi veren hastalardan biri olmuştur. Bu zorlu, sıkıntılı süreçte yaşadıkları gerçekten okudukça içinizde bir sızı yaratacak ama aynı zamanda da inanmanın ve güçlü olmanın sahiciliğiyle yüzleşeceksiniz.. Ve Sonsözde de eşi Lucy Kalanithi'nin yazdıklarıyla içinizi yakıp geçen bir kitabı bitirmiş olacaksınız.
Son Nefes Havaya Karışmadan
Son Nefes Havaya KarışmadanPaul Kalanithi · Altın Kitaplar · 20162,019 okunma
95 syf.
9/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Bilmiyorum ne desem, ne hissetsem... Okuduklarımın hangisi rüya, hangisi gerçekti onu da bilmiyorum... Hangisi gerçekti? Odasında gölgesiyle konuşan Sadık mı? Karısının ihanetiyle sarsılan Sadık mı? O erkek çocuğunu öperken yerin dibine giren Sadık mı? Hadi onları geçeyim bir kalem, o yaşlı adam da kimdi? Sadık'ın kendisi mi, babası mı, yoksa
Kör Baykuş
Kör BaykuşSadık Hidayet · Yapı Kredi Yayınları · 202328,2bin okunma
336 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Üniversitede üçüncü sınıfa giderken bir saz çalma merakı almıştı beni. Gece gündüz çalıyorum rüyamda. O eşsiz büyülü türküler eşliğinde hikayelerine de gömülüp kayboluyorum adeta. Birgün saz ustası Ozan dayı ile tanıştırdılar beni ve dört arkadaşımı daha. Aman ya Rabbim, o nasıl bir ses, o nasıl bir sazı dillendirmektir!.. Saz sanki bir sandalye
Ölümün Gölgesi Yok
Ölümün Gölgesi YokAdnan Binyazar · Can Yayınları · 2012203 okunma
Reklam
460 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Yazarın diğer iki kitabı kadar bunu da beğendim. Ama iki kitapla kıyaslayacak olursam gene üçüncü sıraya alırım. Belki savaş ve kadın temaları daha çok dikkatimi çektiği içindir. Çernobil bu zamana kadar merak ettiğim bir yer değildi, kitapla beraber araştırılacak çok konu buldum. Yazarın kitapta belirttiği gibi; birçok veri KGB tarafından yok
Çernobil Duası
Çernobil DuasıSvetlana Aleksiyeviç · Kafka Kitap · 20171,073 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Dün değil, önceki gün. Dün de bir günlük geride… Karasu dedikçe, kaz dediniz, derin okuma dediniz, ben de kazdım da kazdım derin inceleme yaptım. Bu sebepten bu "derin okuma" fikrini ortaya ilk atan
Metin T.
Metin T.
'ye ithaf ediyorum bu incelemeyi. Kazdıkça daha derine gittiği için mi nedir, Karasu'nun her kitabı
Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı
Uzun Sürmüş Bir Günün AkşamıBilge Karasu · Metis Yayınları · 20191,589 okunma
136 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir insan son günlerinde, son gününde neler hissettiğini anlamak istiyorsanız mutlaka okumalısınız. Ölümün ağızdaki bıraktığı o acı tadı duymak, dakikaların saniyeler gibi geçip giderken ki zamanla ölüm arasındaki o ince çizgiyi görmek ve gözünü kapatıp bir daha açamayacak olmanın hüznünü yaşamak: bu kitabın size vereceği cevaplardır.
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023120,2bin okunma
245 syf.
·
Puan vermedi
Yazarı önceden okuyanlar bilir. Lezzetli bir dili vardır. Bu romanında da aynı tadı okuyucuya aktarabiliyor. ️Romanımızın konusu kısaca insanların canını almaya gelen “ÖLÜM”ün başından geçenleri anlatıyor. Ölüm oyun oynamayı seven biridir ve bunu bilen kişiler ölmeden önce sürekli ölüme oyun oynamayı teklif ederler. Kitabın kurgusunda ilk ölme adayı külhanbeyi bir karakterdir. ️İlerleyen bölümde ise kurguya yeni bir ana karakter dahil olur. Bu kez aday cezzar dede’dir. bu kez oyun teklifi ölümden gelir. Anlaşmaya göre taraflar karşılıklı hikayeler anlatacaktır ve her hikaye cezzar dedeye ekstra bir saat yaşam hakkı anlamına gelecektir. ️Romanın bu kısmında korku, din, aşk ve cennet konularında 4 tane ölüm 4 tanede cezzar dedenin anlattığı hikayeleri okuyoruz. Aslında bu hikayelerin temelinde çocuklukta bir çok kişinin dede veya ninelerinden dinledikleri masallara gönderme olduğu aşikar. Anlatılan hikayeler yetişkinlere hitap ediyor. ️8 hikaye için efsane diyemeyeceğim ama ortalamanın biraz üzerinde. Sadece ölümün anlattığı ’dünya tarihi‘ hikayesi yorucu ve uzundu ve okurken sıkıldığımı söyleyebilirim. Diğer hikayeler ise kesinlikle sıkıcı değildi. Hatta süperman göndermesi yapılan bir hikayede fazlaca tebessüm edebilirsiniz. ️Sonuç olarak türk roman piyasası nazara alındığında seçenek yokluğunda okunabilecek bir roman. Puslu kıtalar atlası değil ama onu da belirtmek isterim.
Efrasiyab'ın Hikayeleri
Efrasiyab'ın Hikayeleriİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınevi · 20185,4bin okunma
Reklam
452 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
“Mizah anlayışı, insanın ilahi tek özelliğidir.” -Arthur Schopenhauer “Keyifler değildir yaşamı değerli yapan. Yaşamdır, keyif almayı değerli kılan. ” -George Bernard Shaw İnsanın çok yönlü bir hayvan olduğunu dile getirerek başlayayım. Bu çok yönlülük neredeyse içinde barındığı her unsurla daha fazla dallanabiliyor. Örneğin bir ailenin üç
Dört Oyun
Dört OyunBernard Shaw · İş Bankası Kültür Yayınları · 2019518 okunma
256 syf.
8/10 puan verdi
Hasan Ali Toptaş-Gölgesizler • #alıntı “Ne yürüyormuş, ne duruyor. Yürüyorum dediği, durmanın ta kendisiymiş. Düş gibi bir şey yani.. Koşarsın koşarsın da varamazsın hani; içindeki umut, varamadığın kadar büyür. Sen bakarsın ışıltıyla. İleriye uzanırsın (uzanmak istiyorsun yalnızca), uzandıkça da kolların uzar babam uzar.. Gene de boşluğu
Gölgesizler
GölgesizlerHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 202012,7bin okunma
100 syf.
10/10 puan verdi
·
20 günde okudu
Efendimm birçoklarının şimdiye kadar okuduğu, ancak benim "birazcık" geç kaldığım bir kitap oldu İvan Ilyiç'in Ölümü kitabı. Birkaç yıl önce Senai Demirci'nin Öldüğüm Gün isimli kitabını okurken ben de ölümün hep başkalarının başına gelen bir şey olduğunu düşünürdüm. Ahh ne büyük bir aymazlık! Sonra okunan her salâda bir gün bu hadisenin benim de başıma gelebileceğini kabullendim. Kitapta kahramanımız olan İvan İlyiç de bu aymazlık içerisinde. Aslında aymazlık demek doğru olmayabilir. Bile bile reddetme ve büyük bir kibir hali içinde. Bir türlü kabullenememek... Hep kendinden daha kötü (maddi anlamda) durumda olanların ölmesi gerektiğini düşünüyor. Kitap İlyiç'in çocukluğu ve gençliği ile başlıyor sonrasında yine hepimiz gibi yetişkin ve yetişkinlikte yaşadığı evlilik, kariyer vs durumlarıyla devam ediyor. Kitapta eşiyle olan bazı tatsızlıkları yaşadıktan sonra veya yaşamamak için kendine hırsla işine veriyor. Bu kısım hoşuma gitti açıkçası. O buhranlı ruh hallerinden sıyrılma çabasını işine eğilerek yapması güzeldi. Devamında işine büyük hırsla bağlanıp iyi bir makama gelene kadar çalışması ve hastalığıyla ilerliyor kitap. Derken hastalığı ilerliyor ve ölüm ile yüzleşmeye başlıyor. 83 sayfa, tadı damakta kalan, "aa bitmiş!" diye şaşırıp devamını isteyebileceğiniz bir kitap. Tavsiye olunur‍️
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202245,1bin okunma
171 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.