Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dursun belki yüz yaşında vardı. Yürüyemiyordu bile. Kaşları gözlerinin üstüne düşmüştü. Boynu kırış kırıştı. Buğday kılçığı, saman parçaları olurdu her zaman boynunun kırışıklarında. Çakır gözlerini, iki eliyle kaşlarını kaldırıp açar, uzun uzun uzaklara bakardı. Hasanı belki de tanımazdı. Hiç konuşmamışlardı. Yanından dalgın geçerken
Sayfa 55 - YAPI KREDİ YAYINLARIKitabı okudu
Çoğu kez iktidar bile kendi kendini bir iktidar olarak görmemiştir ve büyük politikacıların sahip oldukları bir sır varsa o da iktidar diye bir şeyin var olmadığını biliyor olmalarıdır.İktidarın aynen bir Rönesans dönemi resmi gibi üç boyutlu bir simülasyon alanı olduğunu biliyor olmalarıdır.Eğer iktidar ayartıcı olabiliyorsa bunun nedeni (naif
Reklam
DÜŞÜNÜRKEN ÖLDÜ
Tahterevalli bir alçaldı bir yükseldi. Dengeyi düşündü, ardından dengeyi tanımladı. Dengeyi tanımlayamadı. “Biliyor musun? Galiba neyin ne olduğunu bilmiyoruz Ayşe. Başta bunu öğrenmek lazım” dedi. “Ne alaka şimdi durup dururken?”. “Bilmem”. Daha da konuşmadı. Sözcükler dişlerine takıldı. Diliyle geri itti. “Anlamazlar ki sizi, anlaşılmayız” diye
İDEAL DİN GÖREVLİSİ NASIL OLMALI? Allah’a çağıran, dine ve dünyaya yararlı iş yapan ve “Ben müslümanlardanım” diyenden daha güzel sözlü kim vardır?(FUSSİLET/33) "Sizden, hayra çağıran, iyiliği emredip kötülükten meneden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir." (ÂL'İ İMRÂN/104) Önceki semâvi dinlerde olduğu gibi İslam
Guy de Maupassant Roman Üzerine
Burada, asla ilişikteki romancığı savunma niyetinde değilim. Tam tersine, anlaşılmasını sağlamaya çalışacağım düşünceler daha ziyade Pierre ve Jean'da teşebbüs ettiğim psikolojik inceleme türünün eleştirisini gerektirecektir. Genel olarak Roman'ı ele almak istiyorum. Yeni bir kitabın çıktığı her sefer, aynı eleştirmenlerin aynı
Bir toplumda salt bilgi odaklı, malumat aktaran bir öğretim düzeni oluşturulmuşsa, zaman içinde o toplumun okula gitmiş, okumuş insanlarının çoğunun bilgi yüklü ama duygusal yönden gereği kadar gelişmemiş olduğunu görürsün. Malumat yüklemeye ''eğitim'' diyen bir toplumun ''eğitilmişleri'' yalnız duygusal yönden gelişmemiş olmayacaklar, aynı zamanda onların sistematik düşünme yetenekleri de gelişmemiş olacaktır. Olaylara ve yaşama bakışları, okula gitmemiş yurttaştan farklı olmayacak, ama onlar, okula gittikleri için kendilerini diğerlerinden daha iyi biliyor sanacak ve egoları şişecektir. Tabii bu şişkin egolar, onları makam sahibi olmaya yöneltecek ve geldikleri makama sıkı sıkıya sarılacaklardır. (...) Malumat yükleyen bir eğitim sisteminin ürünü olan insanın varoluşu,yani değerleri,ilgileri,inançları, "eğitilmemiş" olacaktır.Daha önce söyledğim gibi en önemlisi,böyle bir insanın kendini algılayışı,kendiyle ilişkisi eğitimden hiç nasibini almamış olacaktır.
Reklam
Değerli bir dostuma ithafen
Bence ara sıra sorgulamak çok önemli. Ben mutlu muyum? Böyle bir şey teklif edildi ama istiyor muyum? Yaşadığım hayat beni tatmin ediyor mu? Enerjimi emen insanları hayatımdan temizliyor muyum? Bana iyi gelenlerle daha fazla vakit geçiriyor muyum? Hobilerime ve bu hayatta bana deli dehşet zevk veren her ne varsa, onlara yeterince vakit ayırıyor
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.