Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Türkiye İsmi Nereden Geliyor?
Cumhuriyetten sonra “Osmanlı Devleti" ya da "Osmanlı Cumhuriyeti" gibi isimle yola devam edilemezdi, çünkü Osmanlı Devleti'ni kuran “Osmanlı Hanedanı" ortadan kaldırılmış, hepsi yurtdışına sürülmüştü... Doğal olarak yeni bir isim arandı... “Türkler" ve "Türkiye" ismi, yabancılar tarafından öteden beri telaffuz
Sayfa 223Kitabı okudu
Tarih Bilimini Tam Anlamıyla Öğrenebilmek İçin;
Tarih zevk veren bir bilgi birikimidir. Kronoloji hiç sevmem demeyin, kronolojiyi sevdirecek mukayeseler vardır. Keza kronoloji sevmek için kronoloji ezberlenmez, onu ehl-i hamakat yapar. Mühendislikte bile rakam ezberlenmez, mutlaka bu rakamların tadına varmak için karakökünü alırsınız, çarpım cetveli ile başlarsınız. Kronoloji sevmek için ise senkronoloji yapmak zorundasınız. Senkronoloji nedir, eş zamanlama: yani 495'te ne oluyor? Roma İmparatorluğu parçalanıyor, peki öbür tarafta ne oluyor? Sasaniler İran'ında Orta Asya'da kim var? Türkler ve Göktürk İmparatorluğu var. Biraz daha ilerlerseniz işte 622'de Hz. Muhammed hicret ediyor. Bizans'ta kim var? Herakles sülalesi İranlılarla kavga ediyorlar; onlar ortalığı altüst ediyor ve arada Göktürk Kağanı Bumin Han Bizans'la temasa geçiyor. Böyle bakmaya başladığınız zaman o sıkıcı bulutların arkasındaki tarih, kapı komşunuz olmaya başlar.
Sayfa 62 - Timaş Yayınları 3. BaskıKitabı okudu
Reklam
Türkiye / İklim-i Rum?
“İlber Ortaylı, ‘Türklerin Tarihi’ adlı eserinde ‘Türkiye’ adlandırması için, ‘Aslında ülkemizin böyle adlandırılması tuhaftır ki bizim dedelerimizin değil, bu ülkeyi başlangıçtan beri çok iyi tanıyan İtalyanların işidir,’ diyor ve ekliyor: ‘Bizim dedelerimiz buraya ‘İklim-i Rum’ derlerdi. Onların ‘Rum-Roma’ dedikleri yer, İtalyanlar ‘Turchia’ veya ‘Turcmenia’ derlerdi. Bütün orta çağ zamanı Alman seyyahları ‘Turkeyi, Türkenland’ ve Fransızlar ‘Turquie’ derlerdi. 16. Asırda İngiliz seyahatname kaleme alan Nicolas de Nicolay ise orada ‘Turkie’ diyor.” Ülkemizin adını bizim vermeyişimizi, evvela İtalyanların daha sonra da diğer milletlerin buraya adında ‘Türk’ geçen bir isim vermeleri, daha açık bir şekilde anlatılamazdı. Ayrıca Marco Polo’nun 1254-1324 tarihleri arasında Anadolu toprakları için ‘Turcomania’, Orta Asya için de ‘Great Turkey’ dediğini de İlber Ortaylı’nın bu açıklamasına eklemekte fayda vardır. ‘Türk’ adının 5-10. yüzyıllar arasında ‘güçlü, becerikli, terk edilmiş,’ 10-15. yüzyıllar arasında ‘güzel, civan, taşralı, saf, olgun,’ 15-20. yüzyıllar arasındaysa ‘mert, cesur, kahraman, asker, savaşçı’ şekillerinde geçtiği ve Fransızca ile Almancada hem ‘genç, güzel’ demek olduğunu hem de ‘kaba, korkunç’ anlamlarına geldiğini de unutmamak gerekir.”
"Hükümet, sırf davranışları denetleyebilir. İnsanın içini ise, yalnız Tanrı bilir."
Sayfa 176 - KİTABEVİKitabı okudu
Kendi çölünde kaybolanlar var bir de…
Dünyanın belki en büyük çölü olan bu sonsuzluk içinde, insan, kendini anlatılamayacak biçimde garip ve yalnız görüyordu.
Sayfa 115 - Kitabevi Yayınları, 8. BaskıKitabı okudu
Reklam
İnsanların hilelerine karşı koymaktansa, tabiatın güçlüklerine dayanmak daha iyidir.
Sayfa 50 - Kitabevi Yayınları, 8. BaskıKitabı okudu
Herkes kendisinin hükümdarıdır.
Sayfa 73 - Kitabevi Yayınları, 8. BaskıKitabı okudu
İstanbul’dan dışarıya adım atınca ben :)
Allah aşkına efendi, yeryüzünün cenneti olan o güzel İstanbul’u bırakıp da bu musibet memlekete gelmekten maksadınız nedir?
Sayfa 124 - Kitabevi Yayınları, 8. BaskıKitabı okudu
İnsan güneş, ay, yıldızlar, sular, her türden hayvanlar, kuşlar ve balıklar gibi hareketli yaratılmıştır. Dünyada hareket etmeyen yalnızca ölüler ve onların gömülü olduğu topraktır.
Sayfa 150 - Kitabevi Yayınları, 8. BaskıKitabı okudu
Reklam
Dünyada beden ve zihnin dinlenmesi için, ağaçların gölgesinden iyi tavan olamaz.
Sayfa 120 - Kitabevi Yayınları, 8. BaskıKitabı okudu
Canım memleketim her asırda güzeldi :)
Trabzon’un denizden bakılınca, sevimli bir görünüşü vardı. Şehrin içi de, diğer Türk sahil şehirlerinden daha güzeldir.
Sayfa 33 - Kitabevi Yayınları, 8. BaskıKitabı okudu
İlhamî bir emirden söz edildiği zaman, halis Müslümanların kuşkularını açığa vurmaları şöyle dursun, aksine, bir riyakârın kendilerini aldatmak istediğini anlasalar bile, yine de doğrulayarak takdirlerini bildirmek üzere birkaç kez “maşallah” demeleri bir gelenektir.
Sayfa 59 - Kitabevi Yayınları, 8. BaskıKitabı okudu
Biz, biz miyiz? Alp Arslan ve Selçuklular 1071'de Malazgirt'ten sonra Anadolu'ya kaç kişi yerleştiler ki? DNA araştırmaları bugün Anadolu nüfusunun en çok %30'unun Orta Asya kökenli olduğunu gösteriyor.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.