Kudüs'ü Yahudileştirme Çabaları 2 Eylül 1997 tarihinde Londra'da bulunan islâmi Araştırmalar Akademisinin ilkini düzenlediği Kudüs konulu bir konferansa konuşmacı olarak davet edilmiştim. Konferansa katılarak konuşmamın başında şunları söyledim: Bu yıl (1997), birinci sorunumuz olan Filistin ve Kudüs Sorunuyla ilgili önemli anıları yoğun bir şekilde yaşıyoruz. Bu yıl. 1897 yılında İsviçre'nin Basel kentinde Theodor Herzl liderliğinde toplanan I. Siyonist Kongrenin ve bu kongrede kurulan Dünya Siyonist Teşkilatının yüzüncü yılıdır. Bu yıl, Ekim 1917'de imzalanan ve Filistin'de Yahudilere milli yurt kurulmasına imkân veren Balfour Deklarasyonu'nun sekseninci yılıdır. Bu yıl, 1948'de İsrail'in kuruluşuna zemin hazırlayan Birleşmiş Milletler'in 1947 tarihli Filistin'i bölme kararının ellinci yılıdır. Bu yıl, 5 Haziran 1967'deki 'Altı Gün Savaşı'nda Kudüs, Batı Şeria ve Gazze'nin İsrail tarafından işgalinin otuzuncu yılıdır. Bu yıl, Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat'in 1977'de İsrail'i ziyaret etmesinin yirminci yılıdır. Bu ziyaret Arap Dünyasının, İsrail'e karşı sergilediği ortak tavrında bozulmalara yol açmıştır.
Sayfa 23 - nida
Ortak sorunumuz
Eskiden bu kadar keyif aldığım bir arkadaşlık, bana neden aynı tadı vermiyor artık? Oysa hiçbir şey değişmedi, dedim kendi kendime. Sonra fark ettim ki, sorun da bu zaten. Değişen hiçbir şey yok. Hep aynı şeyleri konuşuyoruz. Aynı hikâyeleri tekrar edip duruyoruz.
Sayfa 123Kitabı okudu
Reklam
Viktorya dönemi ile ortak sorunumuz...
Yapmacık, ikiyüzlülüklerle, mizacımızın bütün sateliklerinin pohpohlanmasyla yeterince kirlenmemiş mi çağımız?
Sayfa 409Kitabı okudu
Hâlâ ülkece en büyük sorunumuz:
Din problemi, şer problemi, Avrupalılaşma problemi…. Bizim de gevelediğimiz mefhumlar. Ama kimsenin problemler üzerine kafa yorduğu yok. Sağ, kavuğuna çekilmiş, münzevi, mazlum, mustarip. Sol, eline tutuşturulan reçeteyi kekeliyor, mânâsını anlamadığı reçeteyi. Tek ortak duygu: düşmanlık. Diyalog yok. Tanzimattan beri hazır elbiseye meraklıyız, hazır elbise ve hazır medeniyete… Tefekkür kılıçla fethedilmez, bir parça kendi kafamızla düşünmek ne kadar güç.
Çocuklara karşı ise, bir kat daha özenli olmalı…
— Bana göreyse, sen bir baş anca edersin! Şu yaptığın esprilere bak! Zamyotov daha çocuk; biraz saçlarını çekeceğim, o kadar. Çünkü onu yola getirmek için itip kakmak değil, okşamak gerek. İnsanlar, hele çocuksalar, itip kakmakla yola gelmezler… Çocuklara karşı ise, bir kat daha özenli olmalı… Sen ve senin gibi ilerici kafasızların hiçbir şeyden anladığınız yok! Başkalarına saygı duymazsınız, kendi kendinize kırılırsınız… Hem eğer ille de bilmek istiyorsan, söyleyeyim, evet Zamyotov’la ortak bir sorunumuz var.
Havva annemiz ile ortak sorunumuz bu cümlede belli oldu Ademi neden seviyorum ? Yalnız,erkek oluşundan dolayı sanıyorum. Yaradılışının temelinde iyi bir kişi, o iyiliğinden dolayı seviyorum onu,ama iyi olmasa da severdim. Bir cinsel sorun bu bence.
Reklam
41 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.