Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hür-Köle
Osmanlı bir hür insanlar topluluğudur. Ne sırtında kırbaç izi vardır, ne ruhunda. ... Avrupa bir köleler topluluğudur. Bazı kavimlerin adları bile bu hakikati ifşa eder: Frank, azad edilmiş köle demektir. Avrupa medeniyeti bir köleler medeniyetidir. Avrupalının sırtından kamçı izleri silinmiş fakat ruhundan silinmemiştir. Hilekârdır, kıyıcıdır, merhametsizdir. Kanaatimce iki tarihin anahtarı bu iki kelimededir: hür-köle.
Sayfa 68 - İstanbul: Ketebe, 2018.Kitabı okuyor
Medeniyetin Zirvesi
Türk tarihi bir bütündür ama Osmanlı bu medeniyetin zirvesidir. Avrupa'nın telkinleriyle hudutsuz hareketlere ve iftiralara hedef olan o muhteşem medeniyeti tanımak, tanıtmak ve benimsemek her dürüst insanın -her dürüst Türk'ün demek istiyorum- vazifesi değil mi?
Sayfa 67 - İstanbul: Ketebe, 2018.Kitabı okuyor
Reklam
Osmanlı Aydınlarında Medeniyet ve Terakki Düşüncesi
Türkiye'de sağ düşünce geleneğinin önemli simalarından Osman Turan, meseleyi kendi zaviyesinden şöyle hülasa eder;"Avrupa medeniyeti yüksek ilmî, harikulade keşifleri ve parlak hayat seviyesi sayesinde cihanşümul bir medeniyet olmuş(tur)... Bu müthiş keşiflere ve yüksek hayata rağmen bu medeniyet, maalesef, manen aynı tekamülü gösterememiş, bir dönüm ve zevâl noktasına gelmiştir . Materyalizmin esiri olan bu medeniyetle birlikte beşeriyet de tek ayak üzerinde duramaz bir hale gelmiş, her türlü maddi refah ve imkânlara rağmen ümitsizlik, huzursuzluk ve ıstırap dünyayı sarmıştır." Turan, maddi gelişmişlik ile manevi tatmin arasındaki gerilimin, batının başını çektiği modern medeniyetin temel vasfı olduğunu söylerken elbette önemli bir noktaya temas etmektedir. Bu Zihnî-Manevi kriz batılı Aydınlar tarafından da gündeme getirilmiştir.
Sayfa 76 - İnsan YayınlarıKitabı okuyor
"Gayemiz kuru bir cihangirlik dâvâsı değildir." Osman Gâzi
200 syf.
4/10 puan verdi
İleri İslam Medeniyeti Rüyası
İlginç bir kitap. Tam bir roman değil, daha çok rüya içerikli “kurgu günlük” örneği. Yazarımız fabrikatör, fen ilimlerinden, icatlardan anlayan ve ilgi duyan birisi. Kitapta ağır basan konu Balkan Savaşlarının hezimeti ve yazarın iç dünyasına ve ayrıca Osmanlı toplumuna yaptığı tahribatın derecesini anlatmak. Yazar karakterlerine Balkan hezimetini konuştururken mevcut yönetime, savaşa atılmayan izleyici konumda kalan İstanbul halkına kızıyor ve geçmiş Osmanlı yönetiminin Hristiyan tebaayı fazlasıyla serbest bıraktığını, savaşta yenip daha sonra ilimde tembellik edildiğinden ve sosyolojilerinin iyi analiz edilmediğinden zulümle Müslümanların başlarına bela olarak geri döndüklerinden bahsediyor. Bunun yanı sıra yazar başrolde kendi ismiyle romanda ve gerçek dedesiyle ileri bir İslam Medeniyetine yolculuk yapıyorlar. Orada teknolojik aletler, köprüler vs. Bir sürü icatlar, ahlaksal düzen, eğitim sistemi ve gelişmişlik dünyası çiziliyor. Kitap akıcı değil bu bir gerçek. Bazı sayfalar dönemin ruhunu anlatırken bazı sayfalar sıkıcı muhabbetlerden ibaret. Zaten beğenirseniz devamını yazarım diyerek kitabın hikayesini yarım bırakmış. Okuyun diye ısrarcı olmam ama değersiz bir kitap olduğunu da düşünmüyorum.
Rüyada Terakki ve Medeniyet-i İslamiyeyi Rüyet
Rüyada Terakki ve Medeniyet-i İslamiyeyi RüyetMolla Davudzade Mustafa Nâzım Erzurumî · Can Yayınları · 202163 okunma
Reklam
Timur’un kurduğu devlet, Türk-Moğol devlet esasları ve Türk-Moğol askeri teşkilat unsurları ile İslam, bilhassa İran Medeniyeti unsurlarının kendine mahsus bir telkibini gösterir.
Sayfa 218Kitabı okudu
Ancak Timur'un kurduğu devlet kof bir imparatorluk değildir. Ayrıca İslâm Medeniyeti'nin en parlak ürünle rini verdiği Semerkant bölgesinde kurulduğu gözden kaçmamalıdır. Timur'un kurduğu imparatorluğun Maveraünnehir bölgesindeki kısmı XVI. yüzyılın başlarına kadar devam etti. Torunlarından Babür'ün Hindistan'da kurduğu devlet de XIX. yüzyıl ortalarına kadar varlığını sürdürdü. Bugün Hindistan, Pakistan ve Bangladeş'te 300 milyondan fazla Müslüman'ın bulunmasında en büyük rol Timurlularındır.
Osmanlı tarihinde ıslahat ve inkılaplar bir değil, on değil bütün bir silsiledir. Lakin hep eskiyi tamir ettikleri için tesirleri neticesiz kaldı. Bu son necat tamamıyle tecelli ettiğinden sonra da eski bünyânı, eski zihniyet, eski idare ile, eski tabakalarında tekrar kursak az bir müddet sonra aynı neticeyi verir. Özliyeceğimiz şeyler eski saltanatın şanları, şerefleri, bayrakları, medeniyeti, musıkisi, mimarisi, şiiri dir, lakin şekli, idaresi, siyaseti değildir.
Sayfa 57 - Milli Eğitim Basımevi - İstanbul 1970Kitabı okudu
İslam'da Allah'ın dışındaki bütün canlılar kuldur. Binaenaleyh insan, kendisine verilen güce dayanarak bu güçten mahrum olan diğer kulları ezemez. Şehirlerin diğer sakinleri olan kediler, köpekleri ve kuşları da düşünerek onların yemeleri, içmeleri ve barınmaları için imkânlar hazırlar. Osmanlı İstanbul'u için denilir ki, İstanbul'daki Müslim, gayr-ı Müslim mahallelerini, mahalleye girdiğinizde kedi ve köpeklerin davranışlarından anlarsınız. Çünkü Müslüman mahallesinin kedi ve köpekleri insandan kaçmaz, gayr-ı Müslim mahallelerinin kedi ve köpekleri ise kendilerini koruyabilmek için sağa sola koşuşurlardı.
Reklam
Gençlerimize sesleniyorum bazen. Divan Edebiyat'nı yüksek zümre edebiyatı diye düşünmeyin. Osmanlıcayı öğrenin, Divan Edebiyatı hayatınızın en önemli edebi hakikatine dönüşecektir. Divan Edebiyati'nın arkasında dünyanın tanımadığı bir büyük evren, kâinat var. Bir büyük irfan medeniyeti var. Osmanlı medeniyeti, Selçuklu medeniyeti, Doğu medeniyeti var. Şark medeniyeti var ve o medeniyetin ayrıntıları içerisinde saklı bedii güzellikler, Divan Edebiyatí'nın damarlarına, kılcallarına yerleşmiştir.
144 syf.
4/10 puan verdi
Remzi Çavuş/ Tarihte İlginç Gerçekler. 1971 yılında Samsun'da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Samsun'da, lisans eğitimini Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde tamamladı(1995). Yüksek lisansını Kırıkkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde, doktorasını Gaziosmanpaşa Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde yaptı. Tarih yalnızca savaşlar, barışlar, kurulan devletler değildir. Tarihte yaşanmış bazı olaylar insanları üzerken, bazen de güldürmektedir. Yazar tarihte anekdot diyebileceğimiz kısa ibretlik olayları inceleyerek, eserde toplamıştır. Mısır, Yunan, Roma, Çin, Hindistan, Bizans, Cahiliye devri, Dört Halife devri, Emeviler ve Abbasiler, Endülüs, Gazneliler, Eyyubiler, Büyük Selçuklu Devleti, Osmanlı siyasi tarihi, Osmanlı Kültür medeniyeti, Avrupa tarihinden sahneler, Yahudi, Ermeni, Amerika, Rusya, yakın tarih başlıklarıyla bu anekdotları bölümlere de ayırmış, zengin bir kaynakçayı da kitabın sonuna eklemiştir. Tarihten ibret almak amacıyla faydalanmak isteyenlerin okuyabileceği bir eserdir. #Kitapşuuruinsanlıkşuurudur.
Tarihte İlginç Gerçekler
Tarihte İlginç GerçeklerRemzi Çavuş · Yitik Hazine Yayınları · 2006147 okunma
Özgün din ve dünya görüşü, özgün devlet, yasa ve egemenlik anlayışıyla, kendi etik ve estetiği, kendi yaşam tarzıyla gerçekten bir Osmanlı medeniyeti var olmuştur. Tarihçi, bu medeniyete çeşitli yönlerinden yaklaşarak onun kendine özgü kimliğini tanımlamak zorundadır
Sayfa 312 - İş bankası Kültür Yayınları
Osmanlı medeniyeti iki sebeple yıkılmaya mahkumdu: Birincisi Osmanlı İmparatorluğu’nun bütün imparatorluklar gibi muvakkat bir câmiadan ibaret olmasıydı. Ebedî hayata mâlik olan zümrelerse, câmialar değil, cemiyetlerdir. Cemiyetlere gelince, bunlar yalnız milletlerden ibarettir.
Burada bizim imparatorluktan kastettiğimiz şey, tarihteki büyük Roma'dır ve onun vârisi ve devamı olan İkinci Roma'dır. "Bizans" yanlış bir kelimedir; çünkü bu şehrin kurulduğu noktanın klasikteki ismidir Byzantion ve o imparatorluğa " Bizans, Bizans medeniyeti, Bizanslı" demek 16. Yüzyılda Alman hümanistlerinin, Hieronymus Wolff'un işidir. Niçin "Bizans" demiştir, tartışılır.
1.329 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.