İmam Gazalî şöyle diyordu: "Ömrün bitmiş, fakat sen yalvarmış yakarmışsın, sana bir gün daha verilmiş; işte şimdi öyle bir günde bulunuyorsun, öyle bir günde ne yapacaksan, her gün aynı gayretle o işe sarıl, öyle çalış, öyle ibadet et, öyle yaşa."
Sayfa 171 - İz yayıncılık
Yorgun dala kuş konsa kırılır denir ya hani… Öyle yorgunum işte… .
Reklam
Aşk, ilk kez kazanılan bir son gibidir bazen. Bazen de son kez kaybedilen bir ilk. Aşkın çaresi yoktur derler; kim çare arıyor ki zaten? İnanma böyle şeylere... Çaresiz aşk yoktur ;çareleri reddeden âşıklar vardır. Bu sana bir şey hatırlattı mı? Şimdi eski bir arabesk şarkı var dilimde. "seninle aşkımız eski bir roman/yandı sayfaların külüdür
Öyle gittin işte. Dedin mi acaba, kime yazar, nasıl yaşar.. Ateşe gönlümü attın da gittin, Kime "Yağmur başladı koş, koş" diyeceğim..? Gönlüme bir ateş attın da, gittin.."
O bahar, Suvankul'un kendi eliyle dikip yetiştirdiği elma ağacı öyle güzel öyle çok çiçek açtı ki, sanırsızın yeni güç kaynağına kavuşmuş, gençleşmiş yeniden güçlenmiş o büyük elma ağacı. Bahçelerin çiçeklenme döneminde hava çok temiz olur. Gökyüzü açık, ufuk geniştir. Her şey güzeldir. Oturduğum yerden İşte o güzellikleri seyrediyordum.
295 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm...
Umut'un suçu ne ? Umudun suçu ne ? Gün Yüzü'nün tesadüf eseri karşıma çıkması ve bendeki hikayesi biraz farklı. Ankara’nın ayazı kadar serttir aşkları. Alın o zaman size bir Ankara romanı. Bir 'günyüzü' göremeden gitti derler ya, işte öyle bir şey… Bu romanın diğer aşk romanlarından farkı çok. Bir aşk romanı gibi görünebilir, asla değil. Öncelikle
Ali Bektaş
Ali Bektaş
ellerini susuz sabunsuz yıkamıyor. Kaleme almaya çekinenlerin elinden kalemi alıp kendi yazıyor. Gündemimizi, üçüncü sayfa haberlerini, şehitlerimizi, unutursak kanımız kurusun dediğimiz ama yine de unuttuklarımızı hatırlatıyor. Çıkarlarla dolu çıkmaza girmiş bir aşkın yanında toplumu da irdeliyor. Geçmişimizden kurtulabildik mi ki geleceğe yürüyoruz? Neyin hevesine kapıldık gidiyoruz? Romanın baş kahramanları Umut ile Yıldız… Umut ve Yıldız bir metafor. İç dünyalarında yaşadıkları şey her ne kadar okuru arada sinirlendirse de en azından dürüst. :) Ankara'yı sokak sokak gezdirirken İstanbul ve Eskişehir'e de uğramayı ihmal etmiyor yazarımız. Ankara'da yaşayanlar daha iyi bilir ki bu şehri kitaplarda okurken baştan yaşamak bambaşka bir duygudur. Gri, memur şehri ama bir o kadar renkli ve aşk şehri. Umut ve Yıldız'ın ilişkisi herkesin iç dünyasını sorgulatacak cinsten. Ve tesadüflerle dolu karşılaşmalar sonucunda bakalım kendinizi nerede bulacaksınız. Bir gün yüzü görelim artık....
Gün Yüzü
Gün YüzüAli Bektaş · Romanoku Yayınları · 2023146 okunma
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.