Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
136 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Siyaset terimleri hakkında bilgi verici ve düşündürücü bir kitap. Yazarın kullandığı dili algılamak okurken biraz zorlayıcı geldi bana. Fakat okudukça ve bazı terimleri öğrendikçe kitabı anlayarak okuyor hale geliyorsunuz. Kitap 4 bölümden oluşmaktadır. Kitapta anlatılan konu başlıkları ve benim çıkardığım bazı anahtar kelimler şunlardır: -Genel ve Özel İstem -Yasa/Yasacı -Egemen Varlık/Hükümet/Devlet -Yasama/Yürütme -Halk/Seçimler/Oylar -Demokrasi/Aristokrasi/Monarşi -Eşitlik/Özgürlük/Egemenlik -Roma'da Tribünler/Consurlar/Senatolar/Comitialar/Curion/Decurion -Toplum Dini
Jean-Jacques Rousseau
Jean-Jacques Rousseau
Toplum Sözleşmesi
Toplum Sözleşmesi
Toplum Sözleşmesi
Toplum SözleşmesiJean-Jacques Rousseau · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201914bin okunma
Reklam
Hiçbir zaman anlamayacaksınız. Çünkü işinize gelmeyecek. Çünkü tek derdiniz Türk milleti, tek nefretiniz Türk milletine. Ne savunduğunuzu söylediğiniz özgürlük, hümanizm ne inandığınızı söylediğiniz eşitlik, adalet, hak, hukuk ne de kullandığınızı söylediniz akıl, mantık, bilgi. Hepsi sadece ve sadece bu millete ve bu milletten olana karşı olmak için var, hem de ne özgürce ne adilce ne eşitçe var. Bu millete karşı olsun da yalan olsun, haksizca olsun, saçma olsun ne fark eder. Zaten susuyoruz, zaten okumuyoruz, gerçeklerden kopuğuz. Ama Erlik'in "Neden Biz?" videosunun sonunda söylediği gibi " 'Neden Biz' yerine 'O halde biz' demenin vakti geldi. Prangaları atıp Türk aydınlanmasını tamamlamanın vakti gelmiştir." Görseller :
1. Dünya Savaşı Sırasında Ermenilerin Türklere Yaptığı Katliam
1. Dünya Savaşı Sırasında Ermenilerin Türklere Yaptığı Katliam
Merhamet, adalet, özgürlük ve eşitlik ancak mücadeleyle elde edilebilirdi. Ve madem tanrı canın yanında akıl da veriyordu kullarına, coğrafya kaderimiz olmamalıydı.
494 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 günde okudu
ÖZGÜRLÜK, EŞİTLİK, KARDEŞLİK ve Ölüm!
En çok okunan kitaplar arasında olduğu için okumak istedim … Bir türlü kitabın içine giremedim ancak 250 sayfadan sonrasında anlamaya başladım…. Olaylar Fransız devrimi öncesi ve sonrasındaki yıllarda Paris ve Londra'da geçer. aristokratlar, bu aristokratlardan nefret eden insanlar, suçsuz yere yıllarca hapiste kalmış bir baba, giyotinler ve tabi ki aşık insanlar karşılar. Bir yanda dört tane uşak olmadan sıcak çikolatasını içemeyen sayısı üç olursa bunu kendisine hakaret sayan üst tabaka, diğer yanda ot yemek zorunda kalan, açlığa, sefilliğe, zulme, hücrelere mahkum bırakılıp orada çürümeye terkedilen, hayatları kaybolan alt tabaka yani halk. O halk gün geliyor intikam çığlıkları atıyor ayaklanıyor, kadınlar bir yandan örgü örerken diğer yandan uçurdukları kelleleri sayıyorlar. Ama öfkelerine kurban gidenlerin çoğu kendi kardeşleri, aynı acıları, aynı sefilliği çekmiş, neden öldüğünü bile bilmeyen, birkaç dakika içerisinde usulen yargılayıp astıkları insanlar. Adalet vijdansızların eline geçmeye görsün…. On sekiz yıl yattığı Bastille Hapishanesi’nden çıkan Doktor Manette, onu kurtaran bankacı Lorry, doktoru sevgisiyle iyileştiren sevgili kızı Lucie, ona deli gibi aşık kocası Darnay ve Lucie’ye olan o tertemiz ve fedakar aşkıyla kocasının yerine geçip giyotine büyük bir huzurla giden avukat Sidney.
İki Şehrin Hikâyesi
İki Şehrin HikâyesiCharles Dickens · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202259bin okunma
"Özgürlüğün gerçek olduğu bir yerde, eşitlik, kitlelerin en büyük talebidir. Eşitliğin gerçek olduğu bir yerdeyse özgürlük, küçük bir azınlığın en büyük talebidir. Özgürlüksüz eşitlik, eşitliksiz özgürlükten daha dengeli bir toplum düzeni yaratır."
Reklam
İnsanlar birçok şeye inanabilirler: adalet, özgürlük, eşitlik. Bütün bunlar kavramlar, idealler, inançlar veya ümitler olarak zararsız, iyi şeylerdir, ama arkalarında gerçeğe uygulanmalarından, gerçek hayatla, insan ve toplumların tecrübe ve birikimleriyle test edilmelerinden, sınanmala­rından ileri gelen şeyler yoksa boş şeylerdir.
Mahkeme salonu düşündüğümden daha büyüktü. Savcının arkasında duran duvarda ise "Özgürlük-Eşitlik-Dayanışma" yazıyordu. Sınıf hocamızın anlattığı kadarıyla bu üç ilkenin, Fransa'da La Bastille Cezaevi çevresinde geçen bir halk ayaklanması sonucu yürürlüğe girdiğini öğrenmiştim. Fransız'ların adaleti önünde herkes hürdü, eşitti falan filan.
Sayfa 337Kitabı okudu
Théroigne soğukkanlılıkla ve kesin bir dille, özgürlük ve eşitlik için, dünyanın bütün monarşistleriyle savaşmaya hazırlandığını söyledi ve kendi devrimci fikirlerini açıkladı.
Sayfa 22 - Evrensel Basım Yayın
Acı verici olan; demokrasi, özgürlük, eşitlik, insan hakları gibi kavramları dillerinden düşünmeyenlerin insanın yaşadığı trajediyi üreten kişiler olmasıdır.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.