Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
712 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Ah Pip! Ahh!
Sonunda bitirebildiğime hala inanamasam da bitirdiğim için kendimle gurur duyduğum bir kitap oldu. Annem bile takdir etti beni ki ilk defa annemin beni bir kitabı okuduğum için tebrik etmesine şahit oldum. Biraz gülümsetmek için yazdım bunları. Şimdi gelelim kitabımıza.
Charles Dickens
Charles Dickens
'ın okuduğum ikinci kitabı oldu
Büyük Umutlar
Büyük Umutlar
. İki şehrin hikayesi de büyülemişti beni ama bu hikaye de derinden sarstı, merak uyandırdı. Gerçi sonunda büyük umutlarını tek tek yitiren sevgili Pip'e içim çok yandı ama hayat da böyle değil mi zaten. Hangimiz umut ettiklerimize kavuşabildik ki tam anlamıyla. Belki de umut etmenin kendisi güzel, nasıl ki menzile varmaktan ziyade yolda olmak anlamlıysa ve hayat kazandığımız zaferlerden çok uğruna verdiğimiz savaşlarla anlam kazanıyorsa, umut etmek de öyle, tutkuyla yaşama tutunmak gibi paha biçilemez, eşsiz. Romanda en çok dikkatimi çeken vefa duygusu oldu ki sevgili Pip'in inatla unuttuğu fakat gerçekten dost olanın unutmadığı, Pip araya makam para mevki gibi gerçekte değersiz değerlerin girmesine izin verse bile, karşılık beklemeden verilenin sonsuz iyiliğini, vefa ve gerçek dostluğun daha değerli ve daha önemli olduğunu iliklerinize kadar hissediyorsunuz okurken. Ve zavallı Pip'ciğim yüreğinin sesini dinlemesi gerektiğini, yıllarını sevdiklerini kaybederek öğrenmek durumunda kaldı ne yazık ki. Biraz sürpriz sonlu bitti benim için ama iyiler ve iyilik kazandı diyebiliriz. Hayatlarımızdaki gerçek dostların ve gerçek sevgilerin farkına varabilmek dileğiyle herkese keyifli okumalar...
Büyük Umutlar
Büyük UmutlarCharles Dickens · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202114,2bin okunma
656 syf.
1/10 puan verdi
·
86 günde okudu
para verilse iyi, okumak için
her bölümde aha başlayacak aha başlayacak derken bir zaman sonra yahü sanki bir şey yok başlayacak dediğim, bir umut devam ettiğim, bitirdiğimde de içten içe bittiğim bir kitap; bir puan da mecburi verdim ama bence bana 10 puan verilmeli kitabın sonunu getirdiğim için yahut eksi verilmeli bana da kendime zulmettiğimdennn
Devlet Ana
Devlet AnaKemal Tahir · İthaki Yayınları · 20136,9bin okunma
Reklam
224 syf.
10/10 puan verdi
·
17 günde okudu
Dünyanın En Güzel Şiirine...
Vâreden’in adıyla insanlığa inen Nûr Bir gece yansıyınca kente Sibir dağından Toprağı kirlerinden arındırır bir Yağmur Kutlu bir zaferdir bu ebabil dudağından Rahmet vadilerinden boşanır âb-ı hayat En müstesna doğuşa hâmiledir kâinat Ne güzel bir giriş, dünyaya ne güzel bir geliş... Toprağı kirlerinden arındıran o Yağmur için, rahmet vadilerinin
Yağmur
YağmurNurullah Genç · Timaş Yayınları · 20192,396 okunma
·
Puan vermedi
Knut Hamsun'un 'Açlık' romanı, roman tekniği açısından okuyucuya yeni şeyler vaad etmez. Dildeki ustalık düzeyi ve diğer 'edebi teknikler' açısından da aynı şey söylenebilir. Ama yazar kendi hayat hikayesinden yola çıkarak açlığı o kadar çıplak ve o kadar da çarıpıcı bir şekilde anlatıyor ki, etkilenmemek kesinlikle mümkün değil. Bir tür yazarak çığlık atmak denilebilir buna... Bilindiği üzere; insanlıkla hayvanlık arasındaki o aşılamaz denilen mesafe, uzun süreli açlık ve susuzluk devreye girdi mi, büyük oranda ortadan kalkar. Tarihte kıtlık yaşanan dönemlere bakıldığında bu çok açık görülecektir. Çoğunluk açısından yaşanan şey, hızla bir hayvanlaşma halidir. Tam da bu noktada kitabın kahramanı, azınlık içinde yer alarak, açlığa karşı daha çok insan kalmak amaçıyla canhıraş bir şekilde direnmeye çalışır. Üstelikte açlık ile birlikte diğer can alıcı sorunlara (mesela barınma) karşı yazmaktan, yazarak para kazanmaktan başka bir çaresi de yoktur. Bu durum romanda şöyle ifade edilmiştir; "Ne yapacağım, yazıyorum tabi. Ne yaparım başka? Benim geçimim bu." Dolaysıyla işi çok daha zordur. Söylenecek bir başka ise şudur; yazmak, yani edebiyat insan kalmakta ve de daha fazla insan olmakta ısrardır. Roman alttan alta bize bunu da tekrarlar. Satırlarına bir tür yazma aşkı sinmiştir. #açlık #açlıkromanı #okumak #roman #edebiyat #varlıkyayınları #knuthamsun #yazmak
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Varlık Yayınları · 201727,8bin okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
"Yaşamım boyunca bana gurur verecek, beni krallardan, prenslerden, hükümdarlardan bile üstün kılacak bir şey aradım." Spoiler.. Bir arkadaşımın önerisi üzerine başladığım ve beni inanılmaz etkileyen "Sıfır noktasındaki kadın"dan bahsetmek istiyorum. Kitap o kadar derin bir iz bıraktı ki bende, şu anda bile okuduğum şeylerin
Sıfır Noktasındaki Kadın
Sıfır Noktasındaki KadınNevâl El-Seddavi · Metis Yayınları · 201613,4bin okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
Russel ve mutluluk
Yaşadığı dönemde yaşayan insanların ruhsal durumlarını derinlemesine araştıran düşünür Bernard Russell, "Mutlu Olma Sanatı" adlı kitabıyla önce mutluluğa izin vermeyen süreçleri, ardından da mutlu olmanın yollarını gösterdi. "Mutlu diyorsanız bu durumda olmadığınızı bilmeniz yeterli. Kendinizi mutlu hissediyorsanız
Mutlu Olma Sanatı
Mutlu Olma SanatıBertrand Russell · Say Yayınları · 20134,045 okunma
Reklam
237 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Açlık Duygusunu İşleyen İlk Nitelikli Roman
Otobiyografik öğeler taşıyan Açlık, Knut Hamsun'un en önemli romanlarından biri. Yazarak hayata tutunmaya çalışan roman karakteri yaşadığı açlıkla maluldur. Her şeyini kaybeden karakter, yaşadığı pansiyondan da atılır, ormanda, mezarlıkta sağda solda yatar. Açlık bedensel insanî ihtiyaçların en önde geleni olduğu için sık sık tanrıyla tartışır ve delilik nöbetleri geçirir. Gazeteye yazdığı yazılardan aldığı üç beş kuruş bitince yine açlık yaşar. Eline para geçince har vurup harman savurur. Yoksullara yardım eder, yine açlığa düşer. Psikolojik yönü güçlü, tanrıyı ve insanları sorgulayan, insanlığa olan inancını kâh yitirip kâh geri kazanan bir tiptir roman karakteri. Romanın sonunda bir gemide iş bulur ve yeni bir yaşama doğru yola çıkar. Varoluşçu ve psikolojik yönü güçlü bir roman Açlık. Açlık konusunu başka bir yazar yazdı mı bilmiyorum ama roman doyurucu olduğu kadar sıradandı da. 19. Yüzyıl romanlarının tipik yönlerini temsil ediyor ve hatta Dostoyevski izleri bile görülüyordu. Mutlaka okunması gereken bir roman olduğunu düşünmüyorum ama merak edenleri tatmin edecek bir roman.
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Can Yayınları · 198427,8bin okunma
400 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Herkes söylüyor, hiç kimse dinlemiyordu.
Ahmet Cemil, Mülkiye Mektebi son sınıfa geçtiği yıl babasını kaybeder. Evin, annesinin ve kız kardeşinin tüm yükü ona kalır. Bu yüzden tüm hayalleri suya düşer; çünkü o tüm çalışmalarını şiir üzerinde toplamayı, edebiyatımıza yön, yöntem vermeyi istemektedir. Babasının ölümü bu düşüncelerini sekteye uğratmıştır. İyi derecede Fransızcası olan Ahmet
Mai ve Siyah
Mai ve SiyahHalid Ziya Uşaklıgil · Özgür Yayınları · 2022130 okunma
380 syf.
·
Puan vermedi
Tatilde biraz daha olaya dayalı, kolay okunan kitaplar okumak için liste oluştururken Bereketli Topraklar Üzerinde’ye de şans vermek istedim. Nasıl olsa edebiyatımıza daha fazla ağırlık verecektim bu sene. Başlangıç için güzel bir seçimdi bana göre. Okudum. Orhan Kemal’i bize hep şöyle anlattılar: “Asıl adı Mehmet Raşit Öğütçü’dür. İşçi sınıfını
Bereketli Topraklar Üzerinde
Bereketli Topraklar ÜzerindeOrhan Kemal · Everest Yayınları · 20205,8bin okunma
120 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Birkaç sene önce yazarın en bilinen ve en sevilen eseri 'Açlık' kitabını okumuştum. Can yayınları yazarın eserlerini tekrar çıkarınca yönümü bir kere daha Knut Hamsun'a çevirdim. Amma velakin ben yazarla anlaşamıyorum sanırım. Açlık kitabı da beni çok etkileyen bir eser olmamıştı. Bu kitapla bir şans daha vereyim dedim, yok yine olmadı. Hikaye aslında oldukça klişe bir konuya sahip ; değirmencinin oğlu Johannes aristokrat kızı Victoria'ya sevdalanıyor. İşte sınıf farklılıkları, para, ayrı dünyaların insanlarıyız çerçevesinde bir olay örgüsü var. Benim rahatsızlığım işlediği konu veya olaylar bakımından değil. Anlatımı, cümleleri çok yavan geliyor diyebilirim. Johanne'nin hislerini bana derinden hissettiremedi. Yine Victoria'nın değişken tavırları bazen of dedirtti. Bir şeyler içimde yer edemedi. Aklımda bir iki kitap daha var. Onlara şans verdikten sonra yine Knut dedemle anlaşamazsam yollarımızı ayırmak zorunda kalacağım.
Victoria
VictoriaKnut Hamsun · Can Yayınları · 20231,011 okunma
Reklam
344 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
" Ama Belki de daha ölmemişsinizdir! Ölmemişimdir. Çünkü bazen bir yaşama amacı hissediyorum. Dostlarımı, tanıdıklarımı, hatta çocuğumu kurtarmak isteğinden bile daha büyük bir istek. Evlerin ve diğer şeylerin üretilmesi ile ilgili... Bu, benim son dileğim. İnsanların hayatını kolaylaştıran ve güzelleştiren, gereksinimleri karşılayan her şey,
Sarsılmak
SarsılmakZafer Köse · İnkılap Kitabevi · 202412 okunma
·
Puan vermedi
VAKA Harun Özkan 304 Sayfa-2016 Ren Kitap Yayın Paramedik, ambulansta çalışan sağlık personelidir. İlk ve acil yardım konusunda özel eğitimler almış kişidir. Bir paramedikin görevi acil durumlarda insanlara yardım etmektir. Paramedik unvanına sahip olmanın en güzel yanı insanlara umut ol- maktır. Paramedik olsun, acil tıp teknisyeni olsun 112
Vaka
VakaHarun Özkan · Ren Kitap · 2018537 okunma
216 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Merhaba, başlangıçta biraz dağınık başlayan, nereye varacağı pek anlaşılmayan ama sonrasında konusunun seni içine çektiği bir kitap olur kendisi. İlk Türk Boksör Sabri Mahir'in hikayesinden esinlenilerek yazıldığını öğrendiğimde ise daha da merak uyandırdı kitap.. Tam bir "vazgeçmeyişin" öyküsü. İnsanın tutunacak bir dal umut bulduğunda nereye, hangi şartlar altında düşerse düşsün mutlaka ayağa kalkmanın yolunu bulacağını gösteriyor bizlere. Kitap boyunca da Sabri'nin umut ışığım dediği Pera'sına kavuşmak için düştüğü yerden kalkma hatta kalkıp kalkıp tekrar düşme hikayesini okuyoruz. Sanki onlar kavuşsa,bizde kavuşacakmışız gibi bir his ve hayacanla okuyoruz kitabı baştan sona. Özellikle ağır bir kitap okuduktan (Swanların Tarafı) sonra hem yalın ve sade anlatımı hem de akıcılığıyla su gibi akıp gitti kitap. Buğra Gülsoy'un ilk kitabı olması, kitaptaki devrik cümleler sebebiyle edebi olarak değersiz olduğunu düşünen görüşlere saygı duymakla beraber öyle olduğunu düşünmüyorum. Ben kitabı zevkle ve içimdeki merak duygusunu kaybetmeden tamamladım ve şu anda da devam niteliğinde olan "İkinci Kıyamet" kitabına başlamak üzereyim. Okuyacaklara şimdiden iyi okumalar...
Birinci Kıyamet
Birinci KıyametBuğra Gülsoy · İnkılap Kitabevi · 2019476 okunma
268 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Psikolog Dr. Ozanser Uğurlu'nun "Dert Etme Her Şeyi Hayatta" adlı kitabı, günlük hayatımızdaki dert ve tasaları yenmemize yardımcı olmak için yazılmış bir eser. Uğurlu, kitapta para, sağlık, imaj, aşk, iş ve mutluluk gibi temel yaşam alanlarında yaşadığımız endişeleri ve stresi yönetmenin pratik yollarını sunuyor. Kitap, sade ve anlaşılır diliyle, psikolojiden faydalanarak hayatımızı kolaylaştırmaya yönelik bilgiler içeriyor. Uğurlu, gerçek hayattan örnekler ve bilimsel bulgularla desteklediği önerileriyle okuyucuya umut ve ilham veriyor. "Dert Etme Her Şeyi Hayatta", günlük hayatın koşuşturmacası içinde kaybolmuş ve stresten bunalmış kişiler için ideal bir rehber. Kitabı okuyarak; Olumsuz düşünme kalıplarını nasıl değiştirebileceğinizi, Kaygı ve endişelerinizi nasıl kontrol altına alabileceğinizi, Kendinize ve hayata dair bakış açınızı nasıl iyileştirebileceğinizi öğrenebilirsiniz. Uğurlu'nun samimi ve akıcı üslubu, kitabı son derece sürükleyici hale getiriyor. Kitabı okurken kendinizi bir psikolog seansındaymış gibi hissediyorsunuz. Eğer daha mutlu ve stressiz bir hayat yaşamak istiyorsanız, "Dert Etme Her Şeyi Hayatta" size yardımcı olacak bir kitap.
Dert Etme Her Şeyi Hayatta
Dert Etme Her Şeyi HayattaOzanser Uğurlu · Doğan Novus · 201822 okunma
158 syf.
8/10 puan verdi
İskandinav Edebiyatı'nın önemli eserlerinden 'Açlık', Nobet Edebiyat Ödüllü Knut Hamsun'un yazmış olduğu otobiyografik bir roman. Başkarakter Andreas Tangen yazar olmak ister fakat ailesinden, çevresinden maddi manevi bir destek göremez. Hayallerini gerçekleştirebilmek için hem günlük farklı işlerde çalışır hem de yazı yazmaya devam eder. Ara ara yazdığı yazıları gazetede yayımlanır ve bunlardan kazandığı parayla geçinmeye çalışır. Kazandığı paralar onu ancak bir kaç gün idare eder ve günlerce aç kalır. Yine de yazmayı bırakmaz. Aç ve sefalet içinde olmasına rağmen kimseden yardım istemeyecek kadar gururlu, bir dilenci ondan para istediğinde, cebindeki son parayı verecek kadar da cömerttir. Dürüst ve namuslu olmak en önem verdiği şeydir, kimseden yardım istemez, insanların karşısında küçük düşmeyi kendine yediremez. Eserin sonunda, gururunu ve ahlakını korumak için verdiği bu mücadeleye daha fazla dayanamaz, açlıktan yazılarını bile yazamamaya başlayınca pes eder ve bu mücadeleden vazgeçer. İngiltere'ye giden bir gemiyle şehri (Kristiania) terk eder. Kitapta açlık o kadar etkileyici aktarılmış ki okurken karakterin yaşadığı çaresizliği hissediyorsunuz. Yemek alabilmek için üzerindeki kıyafetleri satması, açlığını bastırabilmek için kasaptan aldığı kemiği kemirmesi, kendi parmağını ısırması, yerdeki kurumuş otları, taşları ağzına atması, açlıktan iradesinin iyice zayıflayıp yazı bile yazamaması... Beni derinden etkileyen bir eser oldu. Okumak isteyenlere tavsiyedir, keyifli okumalar.
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Varlık Yayınları · 201727,8bin okunma
1.317 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.