Alex Haley, kendi ailesine kadar 7 kuşağın hikayesini anlatıyor. Kitapta en çok yer tutan ve sizi en çok sarsan bölümler de Kunta'nın hayatının anlatıldığı bölümler kesinlikle. Afrika'daki töreleri, aile bağlarını, Afrikalıların çocuklarını yetiştiriş şekillerini ve hepsinin doğanın bir parçası olarak yaşadığını görüyoruz. Kitabın ilerleyen bölümlerinde Amerika tarihi, Amerika Bağımsızlık Savaşı ve iç savaş hakkında da bilgiler ediniyorsunuz.
Yazar, büyük büyük büyük... dedesi Kunta'nın doğumundan başlıyor ailesinin hayat hikayesini anlatmaya. Kunta'nın köle tacirleri tarafından kaçırılarak ailesinden, hayallerinden koparılıp, insanlık dışı koşullarda bir insan, hatta bir canlı yerine bile konmadan yaşamaya zorlanmasını anlatıyor. Yine de Kunta köklerini unutmuyor ve hikayesi kuşaktan kuşağa aktarılıyor.
İnsanın ailesinden koparılması, kendi çocuklarını koruyamaması ve tüm bunları engellemek için elinden hiçbir şeyin gelmemesi çok korkutucu. İnsanoğlunun ne kadar zalim, merhametsiz olabileceği suratınıza tokat gibi çarpıyor.
Yazar, yaşanan her şeyi olduğu gibi anlatmış, akıcı bir dil kullanmış. Çok etkilenerek okudum kitabı, mutlaka okunması gereken kitaplardan biri bence.