Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
oysa puslu havalar geçiriyoruz binlerce kez ve binlerce kez çiziyorum yalnızlığın onurunu
Fihrist kitapKitabı okudu
Ruh halim havanın durumuyla pek az ilintilidir. Puslu havalar da güzel havalar da içimde.
Reklam
“Kışın havalar soğur, insan da daha fazla acıkır. Günler hemen geceye bitişiktir. Sabah akşama hemencecik kavuşur. Sisli, puslu, loş, karanlık günlerde, sabah oldu derken birden akşam oluverir. Kış göllerin suyunu dondurur, insanların kalplerini taş çevirir.”
85 yaşındayım, ”Bugün hava çok kötü” dediğim pek olmadı. Hava hep güzeldir. Güneşli olsa da güzeldir, yağmur yağsa da güzeldir, kar beyaz bir örtü halinde etrafı kaplasa da güzeldir. Soğuk da güzeldir, sıcak da… Hatta sisli, puslu havalar da… Yeter ki senin iç dünyan aydınlık olsun, berrak olsun. Yeter ki , gözlerin gerçeği görsün, aklın özgürce düşünebilsin… Sen yaşadığının farkına var… Derin bir nefes alıp gözlerini kapat… Düşün!.. Yaşamı sana hediye eden Yüce Allah’a en son ne zaman, içtenlikle ve inanarak teşekkür ettin? Üstelik sağlığın da yerinde ise binlerce şükür Allah’ıma diyebiliyor musun!.. Cebinde çok para olup olmadığını sormadım! Çünkü bu pek o kadar da önemli değil! Hayatın zenginliği uçsuz bucaksız… Tükenmez… Hepsi de senin, benim için yaratılmış… Yeter ki onları görelim… Bildiğin gibi, bakıp da görmemek mümkün! Sen görmeye, duymaya, hissetmeye hazır mısın? Çok sık tekrar edilen bir hata var: İnsanlar sahip olduklarına şükredeceklerine gözlerini hep ulaşamadıklarına dikiyor. Halbuki seni mutlu eden şey senin yanındadır, ama sen ondan uzaksın…
Hata üstüne hata, yama üstüne yama yapıyoruz ve elde ettiğimiz en iyi şey gereksiz ve aslında kaçınılabilir bir yoksulluk oluyor. Yaşamlarımız ayrıntılarla boğuşmaktan çarçur oluyor. Dürüst bir adam hesap yapmak için iki elinin parmaklarından fazlasına gereksinim duymaz, ya da olağanüstü hallerde on ayak parmağını da ekleyebilir, geri kalan her şey fazlalık. Yalınlık, yalınlık, yalınlık! Diyorum ki, bırakın işleriniz yüz ya da bin değil, iki ya da üç olsun; bir milyonu saymak yerine yarım düzineyi sayın ve hesaplarınızı parmak uçlarınızda tutun. İnsan, puslu havalar ve fırtınaları ve akarkumları ve bin bir çeşit başka tehlikeleri içeren uygar yaşamın bu çalkantılı denizinin ortasında hayatta kalmak zorundadır. Akarkuma saplanarak dibe batmamak ve rotasını hesaplayarak limana ulaşmak için gerçekten çok iyi bir hesap uzmanı olmalıdır. Yalınlaştır, yalınlaştır, yalınlaştır! Günde üç öğün yerine, eğer gerekliyse yalnızca bir öğün ye; yüz tabak yerine, beş tane ve miktarını azalt öbür şeylerin de.
Efsane uzun zaman önce insana dönüştüğümüzü anlatsa da bize, hâlâ alçakça yaşıyoruz karıncalar gibi, turnalarla savaşıyoruz pigmeler gibi. Hata üstüne hata, yama üstüne yama yapıyoruz ve elde ettiğimiz en iyi şey gereksiz ve aslında kaçınılabilir bir yoksulluk oluyor. Yaşamlarımız ayrıntılarla boğuşmaktan çarçur oluyor. Dürüst bir adam hesap
Reklam
Kışın havalar soğur insan da daha fazla acıkır. Günler geceyle bitişiktir. Sabah akşama, hemencecik kavuşur. Sisli, puslu, loş, karanlık günler, sabah oldu derken birden akşam oluverir. Gökler kapalı, günler zindandamış gibi sıkıntılı geçer.
O sisli mevsimlerin güneşleriyle yanan Güzelim ufuklara benzersin kimi zaman... Nasıl da parıldarsın, puslu bir gökten düşmüş Işıklarla tutuşan yaygın, ıslak görünüş! Sen tehlikeli kadın, siz kışkırtan havalar! Sende karlara, sizde kırağılara tapar Ve çıkarır mıyım böylece amansız kıştan Ne keskin zevkler demiri de, buzu da aşan?
Sayfa 45 - Kapalı GökKitabı okudu
Öyle havalar vardır ki, adeta insanoğlunun güçsüzlüğüne içerleyen kış, sert sonbaharı yardımına çağırır ve onunla işbirliği eder. Karanlık ve puslu havada kar ve yağmur, döne döne yağar. İnsanın ta içine kadar işleyen ıslak, soğuk bir rüzgar, büyük bir öfkeyle pencereleri, damları kamçılar durur. Bacalarda inler, aspiratörlerde ağlar. Katran gibi simsiyah havada, bir sıkıntı asılı durur.
Sayfa 289 - Yordam EdebiyatKitabı okudu
Sana birkaç mektuptur karanfil gönderemiyorum. Havalar puslu gidiyor, açılamıyorlar. Bu mektubumda fesleğenimden birkaç yaprak yolluyorum. Temenni ederim ki onlar da karanfilim gibi yatağını mis gibi kokutmak bahtiyarlığına nail olsunlar.
Sayfa 614Kitabı okudu
Reklam
Ruh halim havanın durumuyla pek az ilintilidir. Puslu havalar da güzel havalar da içimde.
Öyle havalar vardır ki, adeta insanoğlunun güçsüzlüğüne İçerleyen kış, sert sonbaharı yardımına çağırır ve onunla iş birliği eder. Karanlık ve puslu havada kar ve yağmur, döne döne yağar. İnsanın ta içine kadar işleyen ıslak, soğuk bir rüzgar, büyük bir öfkeyle pencereleri, damları kamçılar durur. Katran gibi simsiyah havada, bir sıkıntı asılı durur.
Sayfa 289 - Yordam Edebiyat, DüşKitabı okudu
Kapalı Gök
Bakışın bir buğuyla örtülüp gitmiş gibi; Gizemli gözün (mavi mi, yeşil mi, gri mi?) Zaman zaman sevecen, düşçül, acımaz ya da, Aldırışsız ve solgun bir göğü yansıtmada. Ilık, beyaz, buğulu günlerin eşisin sen, Büyülü gönülleri gözyaşınca eriten, Bilinmez bir acıyla kıvranan tam uyanık Sinirler eğlenirken uyumuş ruhla artık. O sisli mevsimlerin güneşleriyle yanan Güzelim ufuklara benzersin kimi zaman... Nasıl da parıldarsın, puslu bir gökten düşmüş Işıklarla tutuşan yaygın, ıslak görünüş! Sen tehlikeli kadın, siz kışkırtan havalar! Sende karlara, sizde kırağılara tapar Ve çıkarır mıyım böylece amansız kıştan Ne keskin zevkler de, buzu da aşan?
Sayfa 45 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
30 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.