Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rumeysa Baykal

136 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
İnsan Nedir? kitabını son zamanlarda okuyanlardan pek çoğu gibi ben de Barış Özcan sayesinde tanıdım. Kitap Yaşlı Adam ve Genç Adam olmak üzere iki karakterin diyaloglarından oluşacak şekilde yazılmış, dolayısıyla sohbet havası var gibi duruyor. Ama bu öyle hoşbeş edilen sohbetlerden değil. Felsefi konuların tartışıldığı bir meclisin içinde buluyor insan kendini bu kitabı okurken. Konusuna gelecek olursak, Yaşlı Adam insanoğlunun yalnızca bir makineden fazlası olmadığı iddia ediyor ve Genç Adam bu görüşü destekleyecek örnekler, gerekçeler isteyerek konuyu detaylandırmasını istiyor. Kitap bu şekilde başlıyor zaten. Her sayfayı okurken insan adeta kafasına bir balyozla vuruluyormuşçasına çarpılıyor. Çünkü inandığı değerler, kavramlar bu kitapla fazlasıyla sarsılıyor. Kendi kararlarını verebilen, özgür iradesi olan bir insan figürü artık yok; onun yerine otomatikleşmiş bir makine var artık! Fakat bu söylediklerim, kitabı okuyacak insanları korkutmamalı. Çünkü insanın ufkunu açacak, attığı adımdan aldığı nefese kadar neyi, ne amaçla, kim için yaptığını fark edecek. Bu tablo o kadar da ürkütücü değil. Kısa bir kitap olmasına rağmen, sindire sindire hatta belki tekrar tekrar okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Ufuk açacak, bizi düşündürecek, üzerine kafa yorduracak kitaplar okumamız dileğiyle, keyifli okumalar dilerim.
İnsan Nedir?
İnsan Nedir?Mark Twain · Dedalus Kitap · 201815bin okunma
Reklam
224 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
“Biri Joseph K.’ya iftira atmış olmalıydı, çünkü kötü bir şey yapmadığı halde bir sabah tutuklandı.” Dava’nın giriş cümlesi budur. Kitap boyunca biz de Joseph K. ile birlikte bu konuda bir cevap arıyoruz. Kitap boyunca Joseph K. kendisine karşı açılan bir davanın peşinde. Hukuk sisteminin karmaşıklığı, erişilemez bir yapıya sahip oluşu, çaldığı
Dava
DavaFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202153,2bin okunma
128 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
92 günde okudu
Mümkün Öykülerin En İyisi, Aykut Ertuğrul’un okuduğum ikinci kitabı. Yazarın ironilerle dolu, muzip bir üslubu var ve bu kitapta da o üslup oldukça kendini belli ediyor. Öykü türüne pek hâkim olmamakla birlikte okuduğum birkaç öykü kitabı içinde bu da beğendiklerim arasına girdi. Kitap iki farklı bölümde toplam 24 hikâyeden oluşuyor. Benim en sevdiklerim ise “Atiye’nin Ölüleri” ve “Urdn Medeniyeti Hakkında Birkaç Mühim Belge” adlı hikayeler oldu. Artık Aykut Ertuğrul öyküleri diye bir kavram oluştu bende. Böylesine muzip, ironiler barındıran üsluplardan keyif alanlar için tavsiye edebileceğim bir kitap Mümkün Öykülerin En İyisi. Keyifli okumalar dilerim.
Mümkün Öykülerin En İyisi
Mümkün Öykülerin En İyisiAykut Ertuğrul · İz Yayıncılık · 2017197 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
56 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
Bir Çöküşün Öyküsü isimli eser, XV. Louis döneminde Fransız sarayında epey etkili olan bir kadının gerçek yaşamına dayanıyor. Kitabın karakteri Madame de Prie, sürgüne gönderiliyor ve bu sürgün boyunca sarayda yaşadığı şatafatlı hayatın, lüksün, kendine itaatin izlerini arıyor. Ne yazık ki beklediğinin, alışık olduğu dünyanın tam aksiyle
Bir Çöküşün Öyküsü
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202177,1bin okunma
261 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Sineklerin Tanrısı, atom savaşı sırasında güvenilir bir yere götürülmek üzere bindikleri uçak saldırıya uğrayınca bir adaya düşüp orada mahsur kalan, yaşları altı ile on iki arasında değişen bir grup çocuğun maceralarını anlatıyor. Kitaba dair detay vermeden bir inceleme yapmak zor. Fakat şunu söyleyebilirim ki, dünyanın neresinde olursa olsun, ister bir metropolde ister kimsenin olmadığı ıssız bir adada olsun, düzenin sağlanması için mutlaka bir hukuk kavramının varlığı şart. Metropollerde bunu hukuk sistemleri sağlıyorken; bu kitaptaki ada gibi, toplum ve medeniyetten uzak yerlerde bile birkaç kişinin bir araya gelmesi zaten toplumu oluşturacağı için bu durum hukuk yerine geçecek kuralların varlığını zorunlu kılıyor. Yaşları itibariyle hukuktan, kuraldan anlamayacağı düşünülen bir grup çocuk, huzurlu ve düzenli bir hayat için kendi liderlerini seçiyor ve kendi kurallarıyla bir hayat sürmeye çalışarak bir gün kurtarılmayı bekliyorlar. Kitabı, bir dersimizin sınavında sorulacağı için okumuştum. Buna rağmen bir zorunluluk olarak görmeyip keyif alarak okudum. Elden düşmeyip kısa sürede okunabilecek, akıcı bir kitap olduğunu söyleyebilirim.
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080,2bin okunma
Reklam
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitabın arka kapağını okuyunca, kitabın hikayesinden önce yazarın hikayesi ilgimi çekti. Yazar Anthony Burgess’e beyin tümörü tanısı koyulup bir yıldan az ömrü kaldığı söylenmiş. Yazar öldükten sonra karısının geçimini sağlamak amacıyla öfkeyle masasına oturup 12 ayda beş buçuk roman yazmış ve ardından yanlış teşhis konulduğu ortaya çıkmış. Bu süreçte de yazar çoktan tanınan ünlü biri haline gelmiş. O teşhis konulmamış olsaydı belki de Burgess bizi böyle harika bir eserle tanıştıramamış olacaktı, kim bilir. Kitabın konusuna gelecek olursak, her türlü suçun rahatça işlenebildiği bir dünya düşünün, ve o dünyada kendi çetesine sahip 15 yaşında bir delikanlı; Alex. Bir gün suçlarından ötürü yakalanıyor ve hapiste, suçluları ıslah etmek amacıyla devletin düzenlediği bir deneysel tedaviye tabi tutuluyor. Tedavisi tamamlanıp tekrar toplumun içine bırakılan Alex’in yaşadıkları anlatılıyor. Kitabın üslubu biraz -hatta epey- argo içeriyor. Fakat bazılarını rahatsız etse de bence bu durum okumayı daha sürükleyici, daha keyifli bir hale getirmiş. Zaten Burgess, öfkeyle oturduğu masasından ancak böyle bir üslubun bulunduğu eserler üreterek kalkabilirdi. Ölüme yaklaştığını düşünerek, toplumu ve hatta belki hayatı acımasız bir hale getirip tuhaf bir distopya yaratmış. Yazarın hikayesini bilerek kitabı okumak ve o doğrultuda inceleme yapmak daha doğru olacaktır.
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200991,8bin okunma
120 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 günde okudu
Üç Yıl isimli kitabın, Çehov’un Rus edebiyatında tanınması ve kabul görmesini sağlayan kitap olduğu söyleniyor. Kitapta evlilik konusu inceleniyor. Sevgiyle veya mantıkla yaklaşılan bir evliliğin nasıl bir süreç izleyebileceğine dair bize ipuçları veren bir yapıt. Bir tüccarın ve ilk görüşte aşık olduğu bir kadının hikayesi anlatılıyor. Kadın başta bu adamı istemese de sonrasında daha iyi bir evlilik fırsatı çıkmaz endişesiyle bu adamla evlenmeyi kabul ediyor ve evliliklerinin üç yılı boyunca neler yaşadığı güzel bir dille bizlere aktarılıyor. Aynı zamanda döneminin Moskova’sı hakkında da bize bilgiler veriliyor. Çehov’dan okuduğum ilk kitap olmasıyla birlikte yazarın üslubunu ve kitabını epey sevdiğimi söyleyebilirim. Okuması keyifli bir kitap.
Üç Yıl
Üç YılAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20184,516 okunma
53 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
İnsanlık tarihinin en eski eserlerinden biri olarak bilinen Savaş Sanatı’nın, Sun Tzu tarafından milattan önce 6. yüzyılın ortalarında yazıldığı düşünülmektedir. Bu eser, daha önce yıllarca Çin ve Japonya’da örnek alınmış ve bu coğrafyanın bitmek bilmeyen savaşlarında komutanlarca rehber edinilmiştir. Yapıt 13 bölümden oluşur ve bu bölümler ise; Hesaplama, Savaş, Taktik Saldırı, Duruş (Konuşlanış), Güç (Vaziyet), Zayıflık-Güçlülük, Harekât, Dokuz Değişken: Bin Bir Olasılık, Orduyu Harekete Geçirme (Yürüyüş), Arazi, Dokuz Arazi, Ateşle Saldırı, Casus Kullanma olarak karşımıza çıkar. Kitabın yalnızca savaş taktiklerini içeren bir rehber olduğu düşünülse de aslında verilen taktiklerin felsefesini kavradıktan sonra sıradan günlük insan ilişkilerine bile uyarlanabileceği görülüyor. Örneğin şu cümlede; “Karşısındakini ve kendini bilen hiçbir savaşta tehlikeye düşmez; karşısındakini bilmeyen, sadece kendini bilen bir kazanır, bir kaybeder; karşısındakini de kendini de bilmeyen her savaşta mutlaka tehlikeye düşer.” açıkça görülüyor ki yalnızca savaştaki düşmanlar için değil yaşadığımız toplumdaki, günlük hayatımızdaki düşman olarak gördüğümüz rakiplerimizle de aynı felsefeyle mücadele edebiliriz. Kitabı yalnızca bir strateji kitabı olarak değil, aynı zamanda bir felsefe kitabı olarak da okumak, okuyucuya keyif verecektir.
Savaş Sanatı
Savaş SanatıSun Tzu · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202038,8bin okunma
80 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
"Bir insanın aşkı, bizlere çoğu kez komik, zaman zaman da trajik malzemeler sunar; çünkü aşık bu durumda tür ruhunun etkisi altında olduğundan hem onun tarafından yönlendirilir hem de artık kendi kendisine ait değildir." Schopenhauer, bu kitapta aşkın ve sevginin nasıl ortaya çıktığını, insan ilişkileri içindeki yerini ve işlevini kendi felsefi bakış açısıyla bizlere aktarmış, toplumdaki kadın-erkek ilişkilerinin, aşkın, içgüdülerin harmanıyla birlikte nasıl meydana geldiğine dair görüşlerine yer vermiş. Kitapta aşkın hem fiziksel, içgüdüsel olarak hem de ruhani açıdan incelendiği görülüyor. Aşk zaten fizik üstü, yani metafizik bir olay. Aşka dair hem senin atfettiğin anlamlar hem de toplumun atfettiği anlamlar mevcuttur. Yalnızca kendi bakış açınla anlamlandırabileceğin bir kavram değil, bulunduğun toplumun içinde de şekillenen bir olgu aynı zamanda. Kitapta yer yer hak vermediğim noktalar olsa da, genel hatlarıyla “Evet, bu çok yerinde bir tespit işte.” dedim.
Aşkın Metafiziği
Aşkın MetafiziğiArthur Schopenhauer · Yapı Kredi Yayınları · 201913,3bin okunma
134 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Keyfekader Kahvesi öykü türünde adından söz ettiren yazarın ilk öykü kitabı. Yazar, bu kitapla Ömer Seyfettin Hikaye Ödülü de almış. Kitabın içeriğinde ise 16 tane öykü bulunuyor ve her birinin kurgusu ayrı ayrı enteresan. Yazarın üslubu çok keyifli, yer yer sanki sizinle konuşuyormuş hissi veriyor. Beni en çok etkileyen öyküler ise -kitaba da adını veren- Keyfekader Kahvesi, Yanlış Tren ve Dönüş.
Keyfekader Kahvesi
Keyfekader KahvesiAykut Ertuğrul · Okur Kitaplığı · 2011278 okunma
Reklam
264 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kitabın ismi biraz daha fantastik detayların olacağını düşündürmüştü bana, fakat o fantastik olayların kısa kısa, detayına girilmeden verilmesi beni hayal kırıklığına uğrattı. Onun dışında dönen olay, arkadaş grubu içindeki ilişkiler sıcak ve güzeldi. Yalnızca Mickey ve arkadaşlarının hikayesi anlatılıyor olsa gerçekten güzel bir kitap. Ama Ölümsüzler işin içine girince, orada dönen olayları merak etmeden duramadım. Detay verilmeden birer paragraf halinde arada bir bahsedilmesi de merakımı iyice artırdı. Yazarın istediği de buydu belki, merak etmemizi ve arada bir "acaba indie çocuklar ne yapıyor, Ölümsüzlere ne oldu" diye düşünmemizi istedi :)
Biz, Ölümlüler
Biz, ÖlümlülerPatrick Ness · Yabancı Yayınları · 2016596 okunma
520 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Steig Larsson'un ölümünden sonra pek çok okur gibi ben de seriye dair umutlarımı bitirmiştim, harika bir yapıt ve devamı gelemeyecek diye üzülmüştüm. Ama David Lagercrant kurguya öyle güzel devam etmiş ki.. Larsson'u aratmıyor diyebilirim. Bi Larsson olamaz tabi ki ama arada kopukluk olmadan, bıktırmadan güzel bir kitap sunmuş bize yazarımız. Lisbeth benim için bambaşka bir karakter. Kadın resmen efsane bir karakter. Mikael'le aralarındaki bağ bana çok sağlam geliyor, aşk değil yalnızca ya da dostluk değil. Her şey, hepsinden fazla fazla. Bundan sonraki kitabı da okumak için sabırsızlanıyorum. Göze Göz Dişe Diş Diyen Kız! Çünkü o Lisbeth Salander.
Örümcek Ağındaki Kız
Örümcek Ağındaki KızStieg Larsson · Pegasus Yayınları · 20151,245 okunma
360 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitabın ne arka kapağını okudum ne de konusuna baktım, ani bir kararla başladım okumaya ve konusunu beğendim. Daha önce bu tarzda bir roman okumamıştım, reenkarnasyon konusu kurguya keyif katmış ve oldukça eğlenceli bir yazım dili var. Eleştirdiğim kısımlar ise; bazı yerlerde beynimi zorlaması -anlatımıyla alakalı- ve kesinlikle kitabın sonu. Bir ben mi anlamadım sonunda neler döndüğünü yoksa yazar bilerek mi böyle kafa karıştırdı ikinci kitap için bilemedim. Konusuna gelecek olursak: Kate ve Matthew zaman çizgisinde farklı zamanlarda birlikte olmaları kaderlerinde olan bir çift. Her bir araya gelişlerinde de bir amaca hizmet ediyorlar ve birbirlerine deli gibi aşıklar. Spoiler vermeden konusu hakkında söylenecek başka bir şey yoktur herhalde.
Bir Sonraki Hayatımız
Bir Sonraki HayatımızLauren James · Yabancı Yayınları · 2016489 okunma
320 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Kurgusuyla, anlatım diliyle, heyecanı devamlı yüksek tutmasıyla benden tam puan aldı bu kitap. Zaten sevdiğim bir tarz böyle bilim kurgu kitapları, bu seri bende üst sıralarda an itibariyle :)
Oyunbozan
OyunbozanJames Dashner · Pegasus Yayınları · 2016753 okunma
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Son zamanlarda bu kadar sağlam konusu olan bir bilim kurgu kitabı okumamıştım. Keşke yazara film teklifi yapılsa da filmi çekilse bu hikayenin. Tüm o hareketli Sanal Ağ maceralarını beyaz perdede görmeyi çok isterim. Hemen ikinci kitaba geçmek için can atıyorum!
Oyun Ustası
Oyun UstasıJames Dashner · Pegasus Yayınları · 20161,284 okunma
51 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.