Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Rustin’in irdeleyip araştırdığı bütün araştırma raporlarına göre, “ABD ve Britanya gibi ülkelerde yaşam standartlarında görülen ilerlemeler öznel mutlulukta ilerleme olduğunu göstermiyor.” Robert Lane, savaş sonrası yıllarda Amerika’da gelirlerin muazzam artışına rağmen, Amerikalıların mutluluklarının azaldığı sonucuna varmıştır.2 Richard Layard da ulusal verilerin karşılaştırılmasından yola çıkarak şuna hükmetmiştir: Yaşamdan duyulan tatminle ilgili göstergeler gayri safi milli hasıla düzeyine büyük ölçüde paralel olarak yükselmesine rağmen, söz konusu göstergeler yalnızca yokluk ve yoksulluğun temel, “yaşamsal” ihtiyaçların doyumuna imkân sağladığı noktaya kadar önemli ölçüde yükselir –ve zenginlikte daha sonraki artışlarla birlikte tırmanış durur ya da sert bir biçimde duraksamaya meyleder.3 Genellikle, yıllık kişi başına ortalama geliri 20.000 ile 35.000 dolar arasındaki ülkeleri, 10.000 dolar sınırının altındaki ülkelerden yalnızca birkaç yüzde oranı ayırır. Görünen o ki, insanları gelirlerini artırarak daha mutlu etme stratejisi işe yaramamaktadır. Öte yandan, şimdiye kadar zenginlik düzeyiyle harikulade uyumlu olarak artıyor gibi görünen, vaat edilen ve beklenen, bir toplumsal gösterge de, aslında öznel mutluluk kadar hızlı artan suç artış oranı (ev soyma ve araba hırsızlığı, uyuşturucu ticareti, ekonomik yolsuzluk ve rüşvet) olmuştur.
8 Mart 1939
Duçe: Sosyalizm herkese eşitlik ve herkese zenginlik derdi. Tecrübe bunun imkansız olduğunu kanıtladı. Biz ise herkese eşitlik ve herkese yoksulluk diyoruz.
Sayfa 87 - Musollini, Kronik Yayınları
Reklam
Ortaçağ Avrupa'sında asiller hem Hıristiyanlığa hem de şövalyeliğe inanırlardı. Ortalama bir soylu kiliseye gidip rahibin azizlerin ruhu hakkındaki vaazını dinlerdi. Rahip, "beyhudeliklerin beyhudesi, her şey beyhude... Zenginlik, şehvet ve onur tehlikeli ve baştan çıkarıcıdır, bunların ötesine geçerek İsa'nın yolunu izlemelisiniz. Onun gibi uysal olun, şiddetten ve israftan uzak durun ve eğer biri size vurursa ona diğer yanağınızı dönün," derdi. Eve uysal ve düşünceli bir ruh hâli içinde dönen asilzade daha sonra en pahalı ipek kıyafetlerini giyerek lordun şatosundaki ziyafete giderdi. Şarabın su gibi aktığı, ozanın Lancelot ve Guinevere hakkında şarkılar söylediği ve davetlilerin birbirlerine savaş anıları anlatıp müstehcen şakalar yaptığı bir ziyafette baronlar, "Utanç içinde yaşamaktansa ölmek daha iyidir. Eğer biri onurunuzu sorgularsa, bu leke ancak kanla temizlenir. Ayrıca hayatta düşmanların sizden kaçışını izlemekten, güzel kızlarının ayaklarınıza kapanmasından daha güzel ne olabilir?" türü konuşmalar yaparlardı.
Narsisistik kişinin temel özellikleri şunlardır: Gururlu ve kibirlidirler, kendilerini özel ve önemli görürler, övgüyle beslenirler. Menfaatçidirler. Kendi çıkarları için kuralları değiştirirler.Beklentileri karşılanmazsa sinirlenirler, eleştiriye hiç tahammül edemezler, insanları çok iyi kullanırlar ve sömürürler. Başkalarının duygu, düşünce ve ihtiyaçlarına empati duymazlar. En çok kafa yordukları konular zenginlik, güç, şöhret, başarı, güzellik ve aşk gibi konulardır.Son derece kıskanç, kinci ve nankördürler. Çıkarları biten insanı bir anda unuturlar,
Enver Paşa'nın Kuruçeşme'deki Yalısında Son Görüşme.
Yalının denize bakan kapısında Enver Paşa kulağıma eğilerek, “İstanbul’dan ayrılacağımız geceyi sana bildireceğim, o zamana kadar biraz daha görüşmüş olacağız, Allah başarılar versin” dedi. Paşayı arkamda bir irade ve azim heykeli olarak bırakmıştım. Hâlâ düşünüyorum. Büyük bir savaşa girip, dört savaş yılında doğudan batıya, güneyden kuzeye
Sayfa 182 - undefinedKitabı okudu
Athene (Pallas A.)
Zeus'un başından, silâhlı olarak doğmuştur. Savaş tanrıçasıdır, aynı zamanda barış sanatlarını koruyan bir tanrıçadır. Harp tanrıçası olarak Gorgon'u, fırtına koparan bulut timsalini öldürmüştür. Gorgon'un başı egid kalkanını süsleyen bir fırtına sembolü olmuştur. Homeros'un kahramanlarına taşkınlık göstermiyen cesaretli bir savaşçılık telkin ederdi; Ares'in azgınlıklarını böyle düşünen bir yiğitlikle yenmek mümkün oluyordu. Barış sanat ve tekniklerini koruduğu için, ona Atinalılar Parthenon isminde büyük bir sanatla işlenmiş bir tapınak dikmişlerdi. Zeytin ağacının yetiştirilmesini öğretmiş ve en büyük bir zenginlik kaynağı olan zeytin dalı, tanrıçanın daima elinde taşıdığı barışıklık sembolü olmuştur. Athene, yiğitlik ve bâkirlik tanrıçası sayıldığı için, kendisine genç kız ve genç oğlan mânasına gelen bir isim verilmiş, Pallas denilmiştir. Athene ismi bir sıra değişiklikler almıştır: Athenaia, Athanaia, Athenaa, Atha, Athana, Asana... lonien şekli Athene'dir, şairin kullandığı bu şeklidir.
Reklam
OLİGARŞİK KOLEKTİVİZMİN TEORİ VE PRATİĞİ, Emmanuel Goldstein Birinci Bölüm Cehalet Güçtür. Bilinen tarih boyunca, olasılıkla Neolitik Çağ'ın sona ermesinden bu yana, dünyada üç tür insan olagelmiştir: Yüksek, Orta ve Aşağı. Bunlar kendi içlerinde de pek çok alt bölüme ayrılmışlar, sayısız ad taşımışlar, sayıları ve birbirlerine karşı
Can
370 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.