Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Peygamberimiz Aleyhisselam , Miraç gecesinde Cebrail Aleyhisselamla dünya semasının üzerine çıktıkları zaman , orada oturan, sağında ve solunda birtakım karaltılar bulunan , sağına baktıkça gülen ,soluna baktıkça da ağlayan bir zât ile karşılaşmışlardı. Cebrail Aleyhisselam ,Peygamberimize : "Selam ver ona!" dedi. O da , peygamberimizin selamına mukabele etti ve : "Hoşgeldin , safâ geldin salih peygamber !Salih oğlum !" dedi. Peygamberimiz, Cebrail Aleyhisselama: "Kim bu ?" diye sordu . Cebrail Aleyhisselam : "Bu ,atan Âdem (Aleyhisselam )dır! Sağında ve solunda olan şu karaltılar da, onun soyundan gelen çocuklarının ruhlarıdır! Onlardan , sağında olanlar Cennetlik ; solunda olan karaltılar da Cehennemliktirler! Sağına bakınca güler , soluna bakınca da ağlar !" dedi .
DEVLET UĞRUNA KENDİNİ FEDA EDEN KAHRAMAN: URUNGU (BOZKURTLAR DİRİLİYOR) Olay Örgüsü İncelemeye geçmeden önce yine uzunca bir özet verelim. Kür Şad ihtilali, Çin Kağanı Tay-tsung'u korku ve endişeye kaptırmıştır. Ne yapılacağını görüşmek üzere nazırlarını sarayda toplar. Çeşitli fikirler ileri sürülür. Sonunda Gök Türklerin
Reklam
Birini görmek, adını bilmek, selamını almak değildi ki tanışmak. Birbirimize bulaştırdığımız düşünceler, fikirler, duygular olmadan nasıl tanışıklık olsundu... Gerçek tanışma, fikrin hissini karşındakine bulaştırmak değil miydi?
İşte ben bu şiiri yaşadım ömrümce.... "Dağ başından duman çekildiğinde, Yollarına bakıyorum gelmedin... Tarlalara tohum ekildiğinde, Yollarına bakıyorum gelmedin. Kaç mevsim yağmurlar indi yurduna, Bütün göçmen kuşlar döndü yurduna, Özlemin yok mudur kendi yurduna? Yollarına bakıyorum gelmedin... Bir sabah gülmüştün, bir akşam erken, Selamına mukabele ederken... Ne demiştin gurbet ele giderken? Yollarına bakıyorum gelmedin... Takvimleri şahit tuttum yetmedi Yalvarışlarım da fayda etmedi Kimse senin kadar uzun gitmedi Yollarına bakıyorum gelmedin..."
Sayfa 152Kitabı okudu
Vefadan nasipsiz dostun selamına muhtaç iken ne kaderim durdu ne de kederim; ben, yalan dünyadan usandım...
Vefadan nasipsiz dostun selamına muhtaç iken ne kaderim durdu ne de kederim; ben, yalan dünyadan usandım...
Reklam
Herkes, ama herkes her dinden, her dilden başbaşa vermeli, yetmiyorsa diller anlatmaya sessizliğin diliyle konuşmalı sessizliğin diliyle düşünmeli... yobazlığın tanığı, barışın elçisi olmalıyız. Ne kin kalır, ne kör döğüçü: durulursa seller sevgi denizinde. Haydi sağlıcakla git. gideceğin yere, yolun düşerse Veriaya Gogora'nın selamını söyle Ezansız kalan tüm camilere! Gözlerinden hüzün damladı... Dalgalandı Karadeniz. Islandı kalemim...
Birini görmek, adını bilmek, selamını almak değildi ki tanışmak. Birbirimize bulaştırdığımız düşünceler, fikirler, duygular olmadan nasıl tanışıklık olsundu... Gerçek tanışma, fikrin hissini karşındakine bulaştırmak değil miydi?
DEVLET UĞRUNA KENDİNİ FEDA EDEN KAHRAMAN: URUNGU (BOZKURTLAR DİRİLİYOR) Olay Örgüsü İncelemeye geçmeden önce yine uzunca bir özet verelim Kür Şad ihtilali, Çin Kağanı Tay-tsung'u korku ve endişeye kaptırmıştır. Ne yapılacağını görüşmek üzere nazırlarını sarayda toplar. Çeşitli fikirler ileri sürülür. Sonunda Gök Türklerin Çin'den
Yanımızdan geçen bir arabadan bir beyefendi selam vererek adımı seslendi – belli ki ilk selamını görmemiştim. Kendi içime bir sağanak gibi yağmanın, şimdiye kadar yaşadığım en derin rüyanın tatlı kucağında rahatsız edilmenin öfkesiyle irkildim.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.