Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
ilmiyle âmil olmak
Okuldan kaçan talebeleri bir araya toplayarak onlara okumanın, ilmin iyi olup olmadığını sorarsanız, hepsi: 《Elbette iyidir》 diyeceklerdir. 《O hâlde niçin okuldan kaçtınız?》 sualine ise her biri ayrı bir bahane bulacaktır. Şimdi bu talebeler okula dönmedikleri müddetçe, sadece okumanın ve ilmin iyi olduğuna inanmakla okuldan ne fayda elde edebilirler? Namaz kılmanın iyi olduğunu tasdik edip de kılmayanların hâli yukardaki misâle benzer. Bir kimse sadece tıp fakültesinin doktor yetiştidiğini bilmekle veya doktorluğu sevmekle doktor olamaz. Bizzat fakülteye girip okuması lâzım gelir. Okumadan doktor olmak isteyen bir lise mezununa: 《Niçin böyle yapıyorsun, fakülteye girip doktorluk için icâb eden amelleri işlesene》 dediğimizde ondan şöyle bir cevap alıyoruz: 《Sen benim kalbime bak. Benim tıp fakültesine öyle bir imânım var ki tarif edemem. Yarın kimin doktor olacağını Allah (C.C) bilir.》 İslâm'ın icâblarını yerine getirmedikleri hâlde, kalplerinin temiz olduğunu zan ve iddia ederek bu mugalata ile cennet bekleyen kimselerin misâli yukarıdaki gibidir.
Sayfa 60 - Yeni Asya Yayınları
Bir gün, Temmuz 1973'te, Hasan'a küçük bir oyun daha oynadım. Ona kitap okuyordum, bir anda öyküden uzaklaşı-verdim. Hâlâ okuyormuş gibi yapıyor, arada bir sayfayı çeviriyordum, ama metni bütünüyle bırakmış, kendi uydurduğum bir öyküye geçmiştim. Hasan durumun farkında değildi, elbette. Onun için, sayfadaki sözcükler gizemli, çözülmesi
Reklam
Canımı sıkan laflardan biridir; boş zamanlarımda okuyorum diyor. Abi sen dolu zamanlarında ne yapıyorsun? Bundan daha ciddi, daha dolu ne olabilir ki? ...
Sayfa 115
Neden benim gibi yapmayı öğrenmiyorsun?” “Sen ne yapıyorsun ki?” “Kimseden hiçbir şey beklemiyorum. Böylece hayal kırıklığına da uğramamış oluyorum.
"Neden benim gibi yapmayı öğrenmiyorsun?" "Sen ne yapıyorsun ki?" "Kimseden hiçbir şey beklemiyorum. Böylece hayal kırıklığına da uğramamış oluyorum..."
Gölge etme başka ihsan istemem
Diyojen, İskender’e ayağa kalkmadı. Hiç istifini bozmadı. Binlerce insan, İskender geliyor diye kırılıp geçiyorken o, yerinden kımıldamadı bile. “Sen ne yapıyorsun, gelenin kim olduğunu bilmiyor musun?” diye onu tartakladılar. İskender: “Durun, dokunmayın!… Görmüyor musun? İskender geliyor, diye insanlar yerlere yatıp kalkıyorlar. Sen yoksa İskender’i tanımıyor musun?” dedi. Diyojen: “Tanıyorum. İyi tanıyorum ve sizi de iyi biliyorum.” diye cevap verdi. İskender: “O halde söyle! Kimim, ben?” Diyojen: “Bendemin bendesisin (esirimin esirisin)” dedi. İskender sarsıldı. Yerinde duramadı ve atından indi. “Ne demek bu?” dedi. Diyojen: “Sen, toprak için insan öldürüyorsun. Dünya benim esirim, kölem. Sen de benim köleme köle olmuşsun. Kim kime ayağa kalkacak?” dedi. İskender bunu kabullendi. Diyojen’in büyük bir filozof olduğunu anladı ve dedi ki: “Dile benden ne dilersen!” Diyojen: “Gölge etme başka ihsan istemem.”
Reklam
"Neden benim gibi yapmayı öğrenmiyorsun ?" "Sen ne yapıyorsun ki ?" "Kimseden hiçbir şey beklemiyorum. Böylece hayal kırıklığına da uğramamış oluyorum."
-Peki ama, bu zavallıları gözlerimle görmeyi sürdürmemi, her zaman gözümün önlerinde olmalarına karşın onlara yardım etmek için parmağımı bile kımıldatmamaya katlanmamı nasıl isteyebilirsin benden? + Sen zaten gereğinden fazlasını yapıyorsun -En büyük kaygım, gözlerimin gördüğünü birinin fark etmesini önlemek olduğuna göre, ne yapıyorum ki ? + Gözlerin gördüğü için senden nefret edecekler çıkacaktır. - Körlüğün bizi daha iyi insanlara dönüştürdüğünü sanma, daha kötü olmadık ama olmak üzereyiz.
Sayfa 139Kitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.