Uzun zamandır, hiçbir kitap hakkında inceleme yazmamıştım. Gerçi bu hesabı sadece kendim için yaratmıştım en başında. Şimdi de bu incelemeyi gelecekte bunu yeniden okuyacak kendim için yazıyorum. Burası benim haritam, kendimi kaybettiğimde dolaşıp, kendimi kendime gösterdiğim bir yer. Bu zamana kadar başucu kitabım olacak bir kitap bulmamıştım.
“Bir korkuya neden sığınır insan, neden onu içinde besler ve büyütür?”
Batıl inançlarınız var mı?
Çoğumuzun cevabı evet olsa da, “hadi canım, öyle şey olur mu,” diyenlerin sesini de duyar gibiyim. Ama şu bir gerçek ki gün içerisinde batıl olup olmadığına dikkat etmeksizin birçoğunu uygularken buluyoruz kendimizi. “Doğum gününde mum üflemek
Yalnızca arada bir şu sözleri geliyor aklıma: "Sahipleniyorsun, hem sahiplenmeyi sevmiyor hem de yakınındaki herkese sahip olmak istiyorsun, egemen olma isteği senin kanında var, sana göre senin kuralların ve prensiplerin dışında hareket eden herkes yanlış yapıyor." Belki o da haklıdır, kimbilir? Ama bıraksak da herkes kendi istediği gibi olsa...Olmuyor, olamıyor, ille de birbirimizi kendi istekleıimiz doğrultusunda değiştireceğiz. Oysa biz birbirimizi sevdiğimizde başka birisi değildik ki! Belki de farkında olmadan birbirimizi değiştiriyoruz, karşımızdaki değiştikçe de artık onun o sevdiğimiz kişi olmadığını görüp soğuyoruz.
Bugün aslında ciddi bir konu üzerinden inceleme yazıyor olmanın verdiği yük ile buradayım. Her şeyden önce ben 17 yaşında bir lise öğrencisinden ileri değilim. Kendi çapımda okuduklarim ile buradayım ve din gibi hassas bir konuyu ele alabilmek de muhakkak ne kadar zor, anlayabilirsiniz.
Kitap Cumhuriyet'in ilk yıllarında ilköğretimde
Hepimizin vardır aile içinde küçüklü büyüklü sırları bence. Kendimden örnek vereyim; Lisede karnemde ki kırık notu değiştirmiştim mesela, kimseye söylemedim, ya da direksiyon sınavında tek de geçemedim, ikinci de geçtim ama tek de geçtiğimi biliyorlar. Saymaya kalkarsam bu liste uzar gider, kendimi çok açık etmeyeyim :)) Hepimizin sırları var aslında bunun nedeni karşımızdaki kişileri çok sevdiğimiz için üzmemek belki.( En azından benim ki öyle ). Tabi artık yaş ilerledikçe daha dürüst bir insan olmaya çalışıyorum, çevreme baktığımda da dürüst biri olduğumu da düşünüyorum aslında. ( Hepimiz insanız gerçeğini değiştirmez tabi ki ).
Kitaba dönecek olursak, aile bireylerinin kendine göre sırları olduğunu ve bireylerin olayları kendi bakış açısına göre yorumlamasını okuyorsunuz.
İyi okumalar...
Uzun zaman önce yazdığım bir kaç satırdı aşagıda okuyacaklarınız… Rasim Özdenören’in KUYU adlı kitabını okumuştum ve bu cümleleri yazmak gelmişti içimden. Bu seferde yine okuyunca yeniden paylaşmak geldi içimden 🫠
“Hepimizin bir kuyusu var eminim. Eğilip içine doğru bağırıp sesimizin yankilanmasini dinlediğimiz, bazen
içine istemeyerek sevdiğimiz ya da sevmediğimiz
insanlari gömdüğümüz ya da çaresizce bakışları
görüp kurtarmaya çalıstığımız...Kimilerinin kuyuları
korkutur insanı dipsiz bucaksızdır. Kimisi de umutla bakar bi ses bi ışık duyup görebilir miyim diye.
Kuyudan gelen her sesi Yusuf’tan sanar... Yaklaşsın o ses, çıksın o kuyudan tüm dünyaya yayılsın ister.
Kendisine umut olduğu gibi başkasına da umut olsun diye... Ama beklemek, sabretmek, ışık tutmak gerekir kuyuya...Bazen de bağıra bağıra ümit dolu şarkılar söylemek.Tam da şu an elimde fenerim kuyuma ışık
tuttum bekliyorum, sabırla, metanetle... O ses o
Yusuf’tan gelsin diye...
Herkese merhaba
Kendini İyi Hisset kitabının yorumu ile sizlerleyim. Kendinizi tanıdığınız düşünüyor musunuz? Nelerin size iyi geldiğini, neler sevmediğinizi, nelerden hoşlanıp hoşlanmadığınızı, neler için zaman ayırdığınızı ve kendinizi gerçek anlamda mutlu hissettip hissetmediğinizi yani kendinizi tanımak açısından ne kadar iyisiniz? Dünya
Bir Gönül Davası - Kitap Yorumu
•
Selamlaarr! Bugün size benim için çok özel bir kitapla geldim. Size de öyle oluyor mu bilmiyorum ama online’da en başından sonuna kadar okuduğum kitapları, elime alınca ve satırlarını çizerek okuduğum zaman kendimi çok iyi hissediyorum. Bir Gönül Davası’da bunlardan biri… Ümran’ın kalemini belki Seher Yeli’nden
İnsanların rahat ve huzurlu hissettiği evin sonralarda "cenaze evi" diye anılması sinir bozucu ve berbat!
"Cenaze evi burası mı?"
"Cenaze sahipleri burada mı?" vs.
Onlar açısından baktığında normal ama benim açımdan hiç normal değildi. Kanayan yarayı parmaklıyorlar gibi geliyordu.
Ben de hepsinin boğazını
VIOLET DİKENLERİN MENEKŞESİ ∆ GINA CHEN ∆
Merhabalar canlarım, sizlere en son okuyup bitirdiğim biraz da arada kaldığım bir kitapla geldim. Neden arada kaldığımsa kitabın biraz eksik yanları oluşuydu daha doğrusu ucu açık bir sonla bitmiş olmasıydı ve bazı olayların ise son 35 ile 40 sayfada hızlandırılmış çekimle anlatılmasıydı umarım bu
Birinci Ağıt
Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.