Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
OĞLUM 12 YIL UYUDUKTAN SONRA UYANDI... Bir gün çok sinirlendi. Yine kendini balkondan atmak istedi. Zor ikna edebildik. Akşam oldu, onu uyuyor zannettim. Babasıyla ne yapacağımızı konuşurken bir ara "oğlumuzu olmazsa bağlayalım" diye ağlayarak anlatıyordum ki birden yatağından doğrulup sadece bana bakarak, "yazıklar olsun size,
Batsın Bu Dünya - Öykü - Muhammed Işık * Bu öykü Orhan Gencebay'ın " Batsın Bu Dünya " eserinden faydalanarak yazılmıştır. Doğudaki şark görevini bitiren Ahmet öğretmen batıda görev yapmanın heyecanını yaşıyordu. Doğunun zor şartlarında iki çocuğuyla hayata tutunmaya çalışmış, köy okulunda öğrencileri ile çok güzel vakitler
Reklam
400 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Doyumsuzluk denince aklıma direk bu eser gelir. Yazar o zamanın sosyal yapısından çok psikolojik yapısını göz önünde bulundurmuş Madamın sürekli değişen ruh hali ve bencillikleri sizi bir süre sinirlense bile en sonunda ona acıyacaksınız
Madame Bovary
Madame BovaryGustave Flaubert · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201933,2bin okunma
400 syf.
5/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Açıkçası beklentimin altında kalan ve hem tek taraflı mektuplar olması , hem de mektuplarda çok fazla sosyal çevrelerindeki kişilerden bahsedilmesi sayesinde yavaş okuduğum bir kitap oldu ama yine de Kafka'nın karakterini ve yaşamını tanımak adına beni tatmin etti. Fakat Kafka ve Milena arasındaki aşkın gücünün ayrı olmalarından ve birbirleriyle hastalıkları yüzünden birlikte olamayacaklarindan geldiğini düşündürdü bana. Kafka'nın hasta olması nedeniyle içinde bulunduğu ruh hali, Milenaya olan aşkını körüklemiş gibi. Kitabın sonunda Milana'nın yazdığı mektuplarda az paylaşılmiş olsa bile Kafka'ya karşı daha büyük bir aşk ve sevgi (belki de acıma) olduğunu görebiliriz. Dönemin yaşam tarzı ve Kafka'nın karakterinin anlaşılabilmesi için okunmasını tavsiye edebileceğim bir kitap. Keyifli okumalar.
Milena'ya Mektuplar
Milena'ya MektuplarFranz Kafka · Can Yayınları · 202354,6bin okunma
"Erkek de olsa kadın da olsa insan yalnızlık, terk edilmişlik, utangaçlık, sözlüklerin sosyal ilişkiler sonucunda ortaya çıkan kederli ruh hali diye tanımladıkları, iradeye, duruşa ve beyne etkileri olan olumsuz sözcükler dolayısıyla içlerinde bir şeylerin koptuğunu hissedebilir ve yine de, bazen basit bir sözcük yüzünden, incir çekirdeğini doldurmayacak bir şey yüzünden, biraz önce Matematik öğretmeninin düşünmeden yaptığına benzer iyi niyetli ama aşırı koruyucu bir hareket yüzünden, barışçıl, yumuşak başlı, uysal kişi aniden buharlaşır ve yerine, insan ruhu hakkında her şeyi bildiklerini sananları dehşete ve hayrete sürükleyerek, uysalların kör ve yıkıcı öfkesi gelir. Bu öfke genelde uzun sürmese de görenin içine korku salar. İşte bu yüzden, çoğu kişinin, yatmadan önce ettiği dua ebedi Babamız veya ezeli Meryem Ana duaları değil şu duadır, Bizi tüm kötülüklerden koru, Tanrım, en çok da uysalların öfkesinden."
Sayfa 43 - Kırmızı Kedi YayınlarıKitabı okudu
96 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Adaletsizliğin Bireysel Bazda Özeti
YouTube kitap kanalımda Michael Kohlhaas kitabının da içinde bulunduğu kitaplık turu videomu izleyebilirsiniz: ytbe.one/yf0me602lnY Michael Kohlhaas, tam anlamıyla feodal sisteme karşı verilen sosyal mücadelenin fert bazında açık bir ifadesidir. Yersiz bir suçlama ve inatçı bir adalet arama düşüncesiyle tam bir bireysel hak arama mücadelesidir. Suçsuz durumdayken suçlu duruma düşmenin kitaplaştırılmış halidir. Ortaçağ kültürü ve Almanyası, ülkenin başındaki prenslerin birbirlerini kayırmaları, Kohlhaas'ın hak arama mücadelesindeki ruh hali gayet açıklayıcı bir biçimde anlatılmış. Bu kitap aslında bize diyor ki; eğer suçsuzsan suçsuzluğunu bil yoksa bir süre sonra mutlaka suçlu bir hale dönüşürsün. Olayların geçtiği yerlerden biri olan Dresden'in tipik bir Ortaçağ kültürüne sahip şehir olduğunu düşünüyorum. Gotik mimari üslubun Dresden'e vermiş olduğu kasvet ve ezicilik kitapta açıkça belirtilmiş olmasa bile Kohlhaas'ın hak arama mücadelesindeki zorluğun ve çabanın Dresden şehriyle ve Ortaçağ mimari üslubunun insan ihtiyaçlarını dikkate almamasıyla bağdaştırıldığı açık. Bir dipnot olarak, Kohlhaas romanı için mekan seçimi olarak günümüz Türkiyesi seçilseydi adamcağız ölene kadar ruhsal bir işkence içinde sürünüp dururdu herhalde. Burada ölemiyorsun bile Kohlhaas kardeş. Ölüm, bazı şeylerin kesin çözümü olabiliyor çünkü. Onun için şanslı olduğunu düşünüyorum. Umarım yolun bir gün Türkiye'ye düşer de sana hak arama mücadelelerinin ve fert bazında inatçı bir adalet isteğinin alasını gösterme fırsatını bulurum.
Michael Kohlhaas
Michael KohlhaasHeinrich Von Kleist · Palet Yayınları · 2014826 okunma
Reklam
80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Zweig, bir efsane... Bir dahi... Hep yazarların bir dahi olduğunu düşünmüşümdür. Korku, bir ruh hali bir psikolojik tramva Bir ders... Korkunun insanda yaptığı o fiziksel ve manevi darbe dilinin kuruması, afallama, titreme,.. İnanın korkunun bittiğini düşündüğünüz an içinizdeki ferahlama, çiçeklerin açması baharın gelmesi tarif edilmez...yaşanır ozaman KORKU'n :)) Kurgu ancak böyle olur. Nefes kesen bir gerilim, İrene karakterini o kadar gerçekçi anlatıyor ki nefesinin bittiği yerdeymişim hissi uyandırdı bende. İrene nin ruh halini o kadar ayrıntılı anlatıyorki şahane... Korku nun insan hayatına nasıl etki ettiğini psikoloji sini nasıl değiştirdiğini açık ve net gösteriyor ;ikilemi yaşatıyor adeta. Zengin ve varlıklı bir kişinin gayri ahlaki davranışının yapmaması gerektiğini. Bütün sosyal statüdeki insanların da ahlaksız bir davranışta bulunmaması lazım gelmez mi. Bir çok şeyi elde etmiş birinin farklı arayış ta bulunması buna örnekler çok... Belli bir çizgide giden hayatın bir anlık sapması yalanlarla nereye kadar gider ki bir yerde patlak veriyor... Korku halinin kişide verdiği depresyon. ilerisi artık hayaller görmeye başlaması ... Etkileyici ve büyüleyici...
Korku
KorkuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2022102,9bin okunma
384 syf.
·
Puan vermedi
Günümüzde liseye giden bir öğrencinin kaygı seviyesi, 1950'li yıllarda kliniğe yatırılan bir hastanın kaygı seviyesine eşdeğer. Son kuşak ergen grubuna dahil gençler dünyanın her yanında benzer psikolojik tavırlar sergiliyor. Oldukça yüksek şişirilmiş bir ego, hayatın tamamına yayılan ben merkezci yaklaşım, sarsılmaz gibi duran bir öz güven... Ama bunun yanında en küçük olayda patlak veren anksiyete krizleri, tahammülsüzlük, depresif bir ruh hali... İşte kitap buradan hareketle, psikolojik bir yaklaşımla gençlerde görülen bu dilemmayı sebepleri ile ortaya koyarak açıklamaya gayret göstermiş. Eser, bugüne kadar yapılmış en kapsamlı araştırmalardan birisine dayanıyor. Akademik perspektiften çıkarak ortaya konan analizler hem çocuk yetiştiren hem de çocuk/ergen psikolojisine ilgi duyanlar için ilgi çekici olacaktır. Kitap da anlatılan konuların sosyal hayatı da kapsayacak şekilde hazırlandığını da ayrıca söylemek gerekiyor ki; "Ben nesli" aynı zamanda sosyolojik bir eserdir. Keyifli okumalar dilerim.
"Ben" Nesli
"Ben" NesliJean M. Twenge · Kaknüs Yayınları · 2018506 okunma
4.48 Psikoz Tam metin
(Çok uzun bir sessizlik) Ama senin dostların var. (Uzun bir sessizlik) Çok dostun var. Onların sana bu kadar koltuk çıkmaları için ne veriyorsun onlara?
Büyüklenmeci Olmayan Bir Özgüvenin Sahibi Olarak Said Nursi.. “Bir kaç defa ziyaretine gittik. Fakat hiç konuşmuyordu. Yatağı bir tahta ranzada idi. Duvara asılı bir torbada Kuran-ıKerim vardı. Başka bir kitap görünmüyordu. İlk gidişte bize çay yaptı ve verdi. Amma, kederli duruyor ve konuşmuyordu.“Nasıl yapalım da konuşturalım, bir mesele
Reklam
Svetlana Aleksiyeviç (2015 Nobel Konusmasi)
Nigâr Hacızade Belaruslu gazeteci-yazar Svetlana Aleksiyeviç, savaşı, şahidin anlatma yükümlülüğünü, edebiyatını, ömrü boyunca yanı başında olan sesleri anlatıyor. Kaybedilmiş Bir Savaş Üzerine: Svetlana Aleksiyeviç’in Nobel Edebiyat Ödülü Nobel Edebiyat Ödülü’nün bu yılki sahibi Belaruslu yazar Svetlana Aleksiyeviç, 7 Aralık’ta ödül
707 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.