Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hayal kırıklığı anlamında kullandığımız, sıklıkla "sükût-u hayal" olarak yanlış kullanılan tamlamanın doğrusu, sukut-u hayal'dir. Eş anlamlısı inkisar-ı hayal gibi. Çünkü sükût, sessizlik anlamında, sukut ise kırılmak, parçalanmak anlamında.
Reklam
O Eski Hücreye Benzer Ki
Ziya-yı şemse kapanmış bütün deriçeleri Bir öyle hücreye benzer ki ömrümün kederi. Gubar-ı ye's ü fena sinmiş orda elvana Emel, heves bırakılmış sükut u nisyana. Bütün hadayık-ı histen o toplanan ezhar Uyur mekaabir-i minada bi-ümid-i bahar. Bu penbe gül, bu gül ağır ağır erimiş Üzerlerinde değiştikçe her mükedder kış. Ocak harab ü tehi, lamba kimsesiz, a'ma Bu samt-ı haste eder hüzn ü uzleti ima. Soluk cidara asılmış, durur garik-i melal O çehreler ki uyur gözlerinde eski hayal... O eski hücreye benzer ki ömrümün kederi Çekilmiş ufk-ı teselliye karşı perdeleri...
- Çok hayal kurmayalım. Sükut-u hayal diye bir şey var. - İnsan dünyada hayal ettiği müddetçe yaşar.
Sayfa 38 - Dergâh Yayınları
...aşk dediğimiz, ya vahim bir yanlış anlaşılmadır, ya kötü bir hayal kurma tarzı: iki kişinin ikisi de, öbürünün yerine hayal kurmaya kalkıştığından, sukut-u hayaller eksik olmaz!
Sayfa 218Kitabı okudu
ATSIZ'DA DİL VE EDEBİYAT Dil: Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu olan ve bitirme tezini, Osmanlı döneminde sade Türkçe akımının öncülerinden Edirneli Nazmi'nin Dîvân-ı Türkî-i Basît'i üzerinde yapan Atsız'ın dil konusundan uzak kalmayacağı ve bu konuya sık sık temas edeceği açıktır. Onun, Türkçe konusundaki düşüncelerine
Reklam
Kurduğum asılsız hayali sevmişim, bu güzel hayaletin kaybolmaması için onu hakiki mahiyeti içinde seyretmekten korkuyorum. Vakıa her şeyi söylemek istiyorum, fakat bir taraftan da sükutuhayal korkusuyla, hakikatten kaçıyorum, sükut-u hayal korkusu ve aldanmak ihtiyacıyla kendimi avutup duruyorum; ta ki hakikat, kendi ayağıyla bana gelecek, zorla muhayyileme girecek, savurucu bir rüzgar gibi orada ne kadar asılsız ve güzel vehimleri varsa hepsini tarumar edecek, beni kendime getirecektir.
Fakat bil ki başın taşa (maddeye) çarpacak. Muhakkak sükut-u hayal var: ya sevgilinin bayağılığı ya kuvvetli bir rakip, onun karşısında senin bayağılığın, sevgili ve dost ihanetleri, muhakkak. O vakit dur, vazgeç, istihfaf et.
Geri112
128 öğeden 121 ile 128 arasındakiler gösteriliyor.