Laz Mıyız, Çepni Mi?
Bu yazıda, bir değil birkaç yanlışı düzeltmeye çalışacağım. Üniversitedeyken Antalyalı bir sınıf arkadaşım vardı. Bana Samsun’a ilk defa gelip otogarda indiğinde kendisini karşılayan insanların ‘ula uşağum hoş celdin da!’ demesini beklediğini söylemişti. Ona göre Samsun, Laz’dı ve insanlar Karadeniz şivesiyle konuşuyordu.
İhsan Oktay Onar'ın bu muhteşem kitabında tek eksik olan bir sözlük. Bu kitap kelime dağarcığınızı geliştiriyor...
İhsan bey'in bu kadar kelimeyi nasıl öğrendiğini merak ediyorum doğrusu. Bir elimde kitap, Bir elimde tablet. Tableti sözlük olarak kullanıyorum. Şu an itibari ile 10 sayfalık bir sözlüğüm oldu. Bu sebeple bu kitabı bitirmek öyle
MİRAÇ KANDİLİNDE NE OLDU?
Miracın hicret'ten bir yıl ya da 16 ay önce recep ayının 27. gecesinde gerçekleştiğine inanılır. Rivayete göre Hz Muhammed gece vakti Kâbe'den alınıp Burak adı verilen katır üstünde Mescid-i Aksa'ya götürülmüş, Burak'ı Beytül Makdis'in (Süleyman Mabedi) kalıntılarının güneybatı duvarına bağlamıştır. Hz Muhammed sırasıyla
Günlerdir başörtülü bir kadının bebeğine yaptırdığı lüks etkinliğini konuşuyoruz.
Görüntülere bakıyorum.
Mevlid etkinliği desen değil, doğum günü desen o da değil. Ne olduğu, hangi inancı temsil ettiği belli olmayan bir etkinlik işte.
Anne başörtülü, katılımcılar başörtülü...
Ama annenin başörtüsünün üstünde Marilyn Monroe tarzı
Birçok ilimizde meydana gelen deprem felaketinde yaralanan vatandaşlarımızdan; Mersin Şehir Hastanesine getirilen;
1- Selma ALEV (Hatay) 50 yaş, sol kol kesilebilir, HT VAR.
2- Gönül KARTAL (Hatay) 47 yaş, boyunda ağrı, ht yok.
3- Zeynep YÜKSEK (K.Maraş) 75 yaş, sağ ayak kırık, ht yok.
4- İsa ÇULHACI (Hatay) 51 yaş, göğüs ağrısı, ht yok.
5- Sevgi
Mefhar - i Mevcudât, Hazret-i Fahr-i Alem
Muhammed Mustafâ râ Salevât
Allâh adın zikredelim evvela
Vacib oldu cümle işte her kula
Allâh adın her kim ol evvel anâ
Her işi âsan eder Allâh anâ
“ İstanbul dediğin unutkanlıklar şehri. Orada her şey suya yazılmış. Ustamın eserleri hariç, onunkiler taşa yazılmış. O taşlardan birine bir sır sakladık. Çok zaman geçti üzerinden, nice alametler birikti ama hala orada olmalı, bıraktığımız noktada. Bilmem bulan çıkar mı? Bulsa bile anlar mı? Ustamdan geriye kalan yüzlerce eserden ve binlerce,
'benden daha ne olur, yürür yalan söylerim
bir şey acır içimde bu göğsüme ne kattın
sende noksan bulmadım şu yerle gök yanarken
attığımda o oku ben atmadım sen attın.'
Süleyman Çobanoğlu
ANADOLU MEKTEBİ YAZARLARI
Anadolu Mektebi yazarları; yerli, milli, manevi ve evrensel insani değerlere sahip olan, bu değerler temelinde hayatlar sürüp toplumumuza bu değerleri telkin eden yazarlardan seçilmiştir.
YAZAR LİSTESİ
1. Mustafa Kutlu
2. Tarık Buğra
3. Cengiz Aytmatov
4. Samiha Ayverdi
5. Ahmet Hamdi Tanpınar
6. Cengiz
Benden daha ne olur, yürür yalan söylerim
bir şey acır içimde bu göğsüme ne kattın
sende noksan bulmadım şu yerle gök yanarken
attığımda o oku ben atmadım sen attın
Rab bu nasıl denizdir yüzme bilen kuşu yok
içimde acır bir şey bu göğsüme ne kattın
anlar gibi olmuştum yetmiş üçte bir cuma
attığımda o oku ben atmadım sen attın
Geçer gider hacegân ve ahûlar ve zaman
acır bir şey içimde bu göğsüme ne kattın
bilmem değmişse bile ağa yahut karaya
attığımda o oku ben atmadım sen attın.
Güzel Türkistan! Seni bir vakit, üstünü örten ak çolpanlar öperdi
Toprağı şenelten hünerli kızlar, şahan huylu alp kağanlar öperdi
Kutlu bir ırmak gibi Anadolu’ya dek akardı alnında kaynayan ter
Yoluna çıkıp Semerkantlar öperdi, kırk direkli Horasanlar öperdi
Güzel işler ödevi için gelip seni seyrederdi Asya’nın küt bahçeleri
Kur’an hafızı gülistanlar, cenk müfessiri gazi küheylanlar öperdi
Yanan dervişleri de ağlatırdı yaman süvarileri de ayaklanan ezan
Koçak doğuran sultanlar öperdi, koyna sığmaz kahramanlar öperdi
İri bir gözyaşı gibi çırpınır şimdi, dünyanında damında gök sancak
Şehidle dolardı yerin altı eskiden, göğün üstünde yatanlar öperdi
Bir feryat yükselince evden, bin tümen yola düşerdi hemen
Çin’i kağşatıp akan hanlar öperdi, Hind’i titreten hakanlar öperdi
Gönlünde kopuzla uyur dilini şiirle ovardı sütünle beslenen şairler
Abdulhalûk Uygur, Abdurrehim Heyit, Süleyman Çolpanlar öperdi
Kapıların kırık, minarelerin yıkık, bir karabasanla boğuşur kalbin
Mavi göğü yağız yere katanlar öperdi, kılıcı al kan aslanlar öperdi
Benden daha ne olur, yürür yalan söylerim
bir şey acır içimde bu göğsüme ne kattın
sende noksan bulmadım şu yerle gök yanarken
attığımda o oku ben atmadım sen attın
Tuğrul süleyman ve ben
Toplasan üç beş kişi ederdik
Ruhumuzda çocuk telaşı ile
O kilise benim o sinagog senin
"Azat buzat beni cennet kapısında gözet." diye
Kuşları umarsızca azad ederdik
Ama bilmezdik gök ve mavi bize düşman
İnsanların bu hazin şehirle birlikte çürüdüğünü
Para kazandıkmı çılgına döner
Günümüzü gün ederdik sabah akşam
Yaşam denen bu kavgada epeyce yorulduk
Çocuk bedenlerimiz insanlık denen fil ordusu tarafından ezildi
Ruhumuz her gün kaybetti kuşlarımız gibi
Ama yüzümüz her daim masumiyet tablosu
Kimseler gelmedi azad etmedi
Kuşlarımız elimizde kaldı be abi
Herşeyimizle birlikte
Yabani güvercinlere döndük..
Hala insanlığını yaşatan güzel insanlara bu kitabı tavsiye ederim keyifli okumalar dilerim
Kuşlar da GittiYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202213,4bin okunma
Benden daha ne olur, yürür yalan söylerim
bir şey acır içimde bu göğsüme ne kattın
sende noksan bulmadım şu yerle gök yanarken
attığımda o oku ben atmadım sen attın
Rab bu nasıl denizdir yüzme bilen kuşu yok
içimde acır bir şey bu göğsüme ne kattın
anlar gibi olmuştum yetmiş üçte bir cuma
attığımda o oku ben atmadım sen attın
geçer gider hacegân ve ahular ve zaman
acır bir şey içimde bu göğsüme ne kattın
bilmem değmişse bile ağa yahut karaya
attığımda o oku ben atmadım sen attın.