1000kitap'ta 3 yılım geçti, dile kolay. Çeşit çeşit insan tanıdım, tanıyabileceğim bazı en garip insanları da bu sitede tanıdım ama her şeye rağmen burada bulunması o kadar keyifli ki.
Bu 3 yıl bana pek çok konuda fayda sağladı. Pek çok değerli insan edinip, çok değerli kitap buluşmalarına katıldım. Şimdi ise amaçladığım şey aslında
Kitap yarım bırakmamak gibi bir prensibim olsa, kitap hediye gelmiş olsa ve sırf hatır için okumaya başlamış olsam ve 77 sayfa okumuş olsam dahi daha fazla katlanamadım.
Bir kere 77 sayfa boyunca altı boş aforizma kasmak dışında bize ne anlattın sayın Tufan? Acıların çocuğu Tufan diyesim var. Aşk acısı çekiyormuş Tarık Bey aman ne kadar değişik.
İşte benimle şehir şehir gezen o kitap. Okuduğumuz kitaplar bizi yolculuğa çıkartır, bu defa farklılık olsun deyip ben kitabı yolculuğa çıkarttım :)
"Gidelim buradan.
Senin masumiyetini, bilgelik zamanlarından kalma sırları, dünyanın bütün sabahlarını yanımıza alıp da gidelim. Hesap etmeden, haritaya bakmadan gidelim." S:11
Diyordu,
Kitap üzerine detaylı bir inceleme yapmak yerine olabildiğince kısa tutarak aklımda kalanları toparlamak niyetindeyim...
Tarık Tufan çok sık karşıma çıkan bir yazardı. Bu kitabı da hakkında edebi anlamda fikir sahibi olmak için alıp okudum. Okumaya sabah başladım ve günün büyük bölümünde dışarıda olmama rağmen gece bitirdim. Kitapta 1-2 sayfalık
Nasıl başlasam bilemiyorum. İlk başlarda hikaye tanıdık geldi o yüzden Müjgan ve İhsan' a çok kızdım fakat ilerledikçe çok farklı olaylar olduğunu öğrenip yer yer şaşırarak, üzülerek ve anlayarak devam ettim... Kitap üç kişinin duygularıyla anlatılıyor olması beni daha çok etkiledi. Her bir olayı üç kişinin de bakış açısıyla ve duygularıyla okumak güzeldi. Kitap içinde paylaşılacak o kadar güzel alıntılar vardı ki hangisini paylasacağımı bilemedim.
DüşerkenTarık Tufan · Profil Kitap Yayınları · 20186,2bin okunma
Tarık Tufan kitapları anlatılmaz aslında,okumak ve kendine düşen payı almak gerekir. Yazarın değişik konulardan ve daha çok sosyolojik konulardaki denemelerinden oluşan ilginç ve guzel kitap olmuş. Uslup herkesi tatmin etmeyebilir, herkesi açmayabilir, ama ele alınan konular güzel, her ne kadar bildik konular olsa da. Hayatta karşımıza çıkan ya da çıkabilecek durumlar ve hisler konusunda şahsi duygu ve düşüncelerini hoş bir üslupla dile getirmiş. Öyle cümleler öyle analizler var ki insan tekrar tekrar okumayı istiyor. Çünkü okurken öyle çok bütünleşiyorsunuz ki kitapla sanki tamamıyla sizin düşüncelerinizin yazılmış olduğu bir kitabı okuduğunuzu sanıyorsunuz. Tavsiye edebileceğim, kütüphanenizde yer bulmayı hak eden bir kitap. Keyifli okumalar...
Farklı tarz yazar ve kitaplar okumaz isek nasıl değişebilir ve gelişebiliriz? Hep aynı tarz ve kitap okumak tekrar değil de nedir?
Tarık Tufan'a https://1000kitap.com/Nephrenka 'nın alıntılarını gördükten sonra ilgi duydum ve ardından bazı kitaplarını aldım.Şanslıyım ki, bu kitaba önyargısız olarak başladım. Şayet sitedeki incelemeleri
Hayal Meyal. Her incelemem de bu sözü duyacaksınız benden çünkü gerçek anlamda okumakta geç kaldığım bir kalem oldu
Tarık Tufan Akıcı dili, karakterlerin işlenişi ve olayların iç içe sıralanışı.. Kitaptan ve konusundan bahsetmeye kalkarsam spoi verebilirim diye tedirgin oluyorum açıkçası.
Hayatın
Öyle hayatlar var ki.. İnsan sadece kendisinin ve çevresindeki dostlarının başında sıkıntı, acı var sanıyor ama bilmediğimiz o uzak diyarlarda yaşanan her bir evdeki acıyı ve zorlukları bu satırlar da okuyor ve Ah diyoruz. Ne hayatlar varmış meğerse..
41 farklı hikaye var kitapta. Her birinin konusu apayrı ve iz bırakan türden.. Bazı hikayeler için keşke yarım kalmasaydı dedim açıkçası. Sonu yok çoğu hikâyenin, ortada kalmış ve sanırım biraz da sizin hayal gücünüze bırakmak istemiş yazarımız. Bu da bazı hikayeler de kopmama neden oldu. Ee n'oldu şimdi diyerek okudum. Dili akıcı ve sağlam yazarlardan. Kadını ve hislerini iyi tamamlamış yazdığı sözlerle..
Okuduğum 2. Tarık Tufan kitabı. Kalemiyle geç tanıştım ancak tüm kitaplarını okumak istiyorum
Keyifli okumalar diliyorum
Beni Onlara VermeTarık Tufan · Doğan Kitap Yayınları · 20214,748 okunma
Bazen her şeyi geride bırakıp çekip gitmek isteriz. Arkamıza bakmadan, prangalara takılı kalmadan, sadece rüzgârın bizi savurup götürmesini isteriz. İshak da bu yolun yolcusuydu. Sadece gidecek cesareti yoktu. Ta ki üst katta oturan Jülide’nin banyosundan alt kata su sızdığı zamana kadar. İshak’ın amacı sadece suyun nereden kaçtığını bulup tamir
Kitap bitince, yüreğimden bir kuş havalandı.. bilmediği diyarlarda süzülüyor şimdi..
Kısacık bir kitaptı.. bu yıl okuma hedeflerim arasındaydı Tarık Tufan okumak, ikinci kitabını bitirmiş bulunuyorum.. çok keyifliydi, hiç yormadı beni..
kitapta bana dair bir cümle vardı ki onu paylaşmaktan imtina ettim..
“Susuyor olmam acı çekmediğim anlamına gelmez.”
Son cümleydi ve kendime sakladım..
Tarık Tufan'la tanışmam buradan bir alıntı paylaşan 1000k üyesi arkadaş sayesinde oldu. Özellikle " Anna " şiiri beni çok etkiledi. Daha sonra kitap alintilarini takip ettim ve okumak için çok heyecanlandım . Aynı şeyi daha önce de yaşamıstım. "İnsanı tanıma sanatı" isimli kitabı da aynı böyle bir etkiyle okumuştum. Sanırım fazla beklentiye kapılıp okuduğum kitaplar beklentimin altında kalıyor. Bu kitapta benim için öyle oldu...Çok güzel altı çizilecek cümlelere sahip,okunabilir ama hayran bırakmadı ...
Kıyısından köşesinden bir şekilde hayatınızda var olan bir insanın kalemini okumak çok zormuş. Her yeni hikayede gözünde birilerini canlandırmaya çalışırken ya da her karaktere bir resim çizerken buluyor insan kendini. Bitirince aferin be dedim haddim olmadan; aferin deli Çağlayan.. Tanıdığım kısa zamanda gözümde hep “ne istediğini hep bilen ve gerisini umursamayan” bir adamdın; gördüm ki ne istediysen yine başka bir şeyi umursamadan yazmışsın!
Tabiri caizse; büyüdüğünde bir Tarık Tufan, bir Hakan Günday olacak bir kalem okudum. Yüreğine; ellerine sağlık. Rabbim babanı nurlarda yatırsın
Babamın GözyaşlarıÇağlayan Aslan · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 202198 okunma