Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir baskı aracı ve ideolojik aygıt olarak devlet – 2 Özgürlüğü elde edemezsiniz özgürlük olabilirsiniz ancak Nietzshche, devlet kavramı hakkında “Böyle Buyurdu Zerdüşt” adlı kitabında şunları söyler: ”Devlet diyorum, herkesin, iyilerin ve kötülerin zehir içtiği o yer. Devlet… İyilerin ve kötülerin, herkesin kendini kaybettiği
Devlet kapitalizmi başlıklı makale
1)Devlet Kapitalizmi kapitalist üretimin tarihsel eğilimi mi? Marx kapitalizmin yasalarını değiştirmeden özel sermaye gibi işleyen bir devlet sermayesinin varlığından söz etse de (Kapital II, 90), görünüşe bakılırsa, Kapital devlet kapitalizmine doğrudan göndermede bulunmuyor gibiydi. Bununla birlikte Marx'ın ve Engels'in devlet
Yordam KitapKitabı okudu
Reklam
Görüşümüz o ki, dünya devrimi, aşağıdan yukarıya doğru yani sömürge ülkelerdeki devrimci ulusal kurtuluş, yarı sömürgelerde, ulusal-demokratik, toplumsal-demokratik kurtuluş hareketlerinin 78 gelişmesiyle, metropolleri kuşatan, onların can damarlarını kesen bir seyir izleyecektir. Bu gelişmeler, muhtemeldir ki, emperyalist ülkeleri daha da azgınlaştırsın, bağımsızlığını kazanmış ülkeleri, yeniden silahlı işgallere kadar götürsün. Sovyetlerin Afganistan'ı faşist işgalini, bakışımızı doğrulayan bir olgu olarak görüyoruz. Bu nedenle, her devrim kendisini pekiştirecek bir yol izlemelidir; ke­sintisiz gelişimini sağlayamayan bir devrim kendisini koruyamaz, dünya gericiliğine karşı koyamaz. Bunun garantisi ise, devrimci proletaryanın öncülüğü, Marksizm-Leninizmin ölümsüz ilkelerinin hayata geçirilmesi zorunluluğudur. Özellikle, sömürge, yarı sömür­ge ve bağımlı ülkelerin devrimci proletaryası ve devrimci halkları, dünya gericiliğinin her biçimine karşı, daha etkin yepyeni mücade­le ve dayanışma biçimleri bulmak ve hayata geçirmek görevleriyle yükümlüdürler.
Bugüne kadarki deneyimler de, devrim mücadelesi yürütenlerin çok farklı hedefler ve yöntemler belirleyebileceğini gösteriyor: (1) Silahlı mücadele yürüterek mevcut iktidarın devrilmesi, devletin tümüyle ele geçirilmesi (tek partili bir rejimin kurulması) ve toplumsal devrim sürecinin başlatılması. (Örneğin Çin ve Küba devrimleri.) (2) Silahlı
Toplumsal kaynakları çoğunluğun denetimi altına sokan bir iktisadi dönüşüm gerçekleştirilmeden, insanların kendileriyle ilgili her tür kararı özgürce almaları hiç kolay olamayacaktır. Yerel özyönetimi ulusal ölçeğe taşıyabilmek için, bugünkü mülkiyet ilişkilerini değiştirebilecek güce ulaşmak gerekir. Siyasal iktidarın ele geçirilmesi bu nedenle kritik önem taşır. Bu yapıl(a)madığında, yerel özyönetim yoluyla elde edilebilecek olan kazanımların sınırlı kalması, kitlelerin karar alma süreçlerine katılma isteklerinin giderek zayıflamasına yol açabilir. Ne de olsa, insanlar, katılımı kendinde bir amaç olarak görmez. Kimileri de, siyasal iktidarı ele geçirebilmek için, radikal talepler ileri sürerken, devrim hedefini bir yana bırakmayı öneriyor. Oysa, siyasal iktidarın ele geçirilmesi (siyasal devrim), iktisadi ve toplumsal ilişkilerdeki köklü dönüşümlerin (toplumsal devrimin) yolunu açabileceği için (ve açabildiği kadarıyla) önem taşır. Toplumsal devrim için kullanılmayan bir siyasal iktidar, sayısız örneğin kanıtladığı gibi, hangi radikal taleplerle elde edilmiş olursa olsun, sermaye sahiplerinin çıkarlarına hizmet etmek zorunda kalabilir -Erkin Özalp, Devrim Nasıl Yapılır?
Yığınların toplumsal dönüşüm süreçlerine doğrudan doğruya katılması, yani pasif destekçiliğin ya da kabullenmenin ötesine geçmeleri sağlanamadığında, “bilinçli azınlıklar", toplumsal dönüşüm süreçlerini ilerletme olanağından yoksun kalıyor ve elde edilen kazanımları (örneğin siyasal iktidarı) koruma kaygısı başka her şeyin önüne geçebiliyor. -Erkin Özalp, Devrim Nasıl Yapılır?
Reklam
_Hiçbir şey söylememek amacıyla sürekli konuşuyorlar. Öfkeli sözlerle tatsız gerçeklerin üzerini örtme çabasından başka bir şey değil bu. Cüretli iddialar, politik ajitasyonlar, eşi benzeri görülmemiş anlamsız düşüncelerle iflah olmaz insanlar. _Söylenenler sürekli tekrarlanırsa artık kanıta ihtiyaç kalmadan kesin gerçek olarak kabul edileceğine
Marx adalete! karşı !!
Adalet ilkeleri, net tüzel ilkelerdir. Bu itibarla, bunla da yönetimlerin bir toplumsal düzenin üyelerine yükümlü lük tarzları empoze etmelerini mümkün kılan devlet, hukul ve müeyyideler vb. kurumsal aparatlar arasındaki yerleri ni almışlardır. Marx'a göre; komünist toplumda bu aparat lar bulunmayacaktır. Komünist toplumda devlet sönecektir Marx'ın öngördüğü komünizmde dağıtımcı adalet gibi tüze ilkeler gerçekleşemez; Marx için böyle ilkeler, kapitalizmi adaleti ihlal ettiği için eleştirenlere uygundur ve ancak bu çerçevede kurumsallaştırılabilirler.
Günde on altı saat çalışan bir işçiden yoğun üretim beklenemez. Buna karşılık, işçi de kendi durumunu daha iyiye götürmek üzere daha yüksek ücret talep eder, günlük çalışma süresinin ve emek yoğunluğunun düşürülmesi için mücadelede bulunur. İşte bu nedenler yüzünden, kapitalistlerle işçiler arasındaki mücadele, kapitalist üretim düzeni var olduğu sürece devam eder. Bu, önceleri bir ya da birkaç işçinin belirli bir işverene karşı açtıkları mücadele biçiminde belirir. Fakat zamanla mücadele genişler, güçlenir. .. Bir yanda işçi sendikaları, öte yanda işverenlerin örgütleriyle mücadele sınıflar arası bir mücadele halini alır. Sonunda işçiler kendi siyasi örgütlerini kurarlar, böylelikle sınıfın bütün kesimlerini ve diğer halk kitlelerini de kapitalizme karşı, kapitalistlere karşı örgütleyip bilinçlendirirler. En ileri aşamasında bu sınıf kavgası, bir toplumsal devrim halini alır. Kapitalist sınıfın egemenliğine son verilir ve işçilerin başka bir sınıf yararına sömürülmedikleri yeni bir düzen kurulur.
_Vatanınız, anneniz gibidir. Her kim vatanınızı aşağılıyorsa, hem size, hem annenize hem de atalarınıza düşmandır ve o her kim olursa olsun çekinmeden suratına bir yumruk indirin ve o kansızlarla mücadele edin. _Oyun başlasın! _Tek millet, tek devlet, tek lider, büyük Almanya. _Gelecek ya bizim olacak ya da ortada gelecek diye bir şey
Reklam
_İnsanIar, kuşIar gibi uçmayı, baIıkIar gibi yüzmeyi öğrenmişIer ama insan gibi yaşamayı öğrenememişIer. _Görmek isteyenler için ışık, istemeyenler için karanlık vardır. _Hiçbir şeyi kendisi kadar sevmeyen insan, sevdiği varlıkla, kendi kendisiyle baş başa kalmaktan çok hiçbir şeyden korkmaz. Her şeyi kendi için arar ama en çok kendinden kaçar.
116 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.