Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sağlığım açısından herşey iyiye gidiyor ancak moralim bozuk. Merak ediyorum acaba fenaya ve bekaya ulaşabilecek miyim? Sade­ce onbeş gün daha! Ama Rahmet her an gelebilir, çünkü O "herşeyi yapacak güçtedir". Güvenimi yitirmemeliyim. Allah ümitsizleri sev­mez, demişti Şeyh ve eklemişti Ümit ve korku, çabanın kanatlandır. Şüphe ve çaresizlik günahları, pusuda bekliyorlar. Mürşid'imi bir da­ha görüp göremeyeceğimi merak ediyorum.
...korku ve ümitsizlik saracak yüreğini, ağlayacaksın. İşte o zaman beni düşüneceksin.
Reklam
Salik için korku ve ümit arasında salınmak, aramanın (ve ola ki bulmanın) koşuludur.
Tanıdık geldi mi?
"Korku ile acının derinleştirdiği anlayışlı gözler, yaşlarına nispetle ağır tecrübelerin kırıştırdığı ve soldurduğu mânâlı yüzler, tahammülün düşürdüğü başlar ve ümit..."
Mümine yaraşan tavır ise korku ile ümit arasında olmaktır. Mümin, Allah Teâlâ’nın rahmetinden ümitvar olmalı, rahmetten asla ümit kesmemelidir. Aynen şu ayet-i kerimede buyrulduğu gibi: “Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin!” (Zümer, 53). Mümin, çirkin fiillerini terk ederek Allah’a ibadet eder ve onlardan dolayı tevbe ederek Allah’a yönelir.
Yalnız içimde garip bir korku var. Sana tüm alışmaktan değil. Seni kendime alıştırmaktan korkuyorum. Bir gün sana şimdi verdiklerimden daha güzelini, daha değerlisini verememekten korkuyorum. Bir gün ansızın ölmekten ve seni bana olan alışkanlığınla yapayalnız bırakmaktan korkuyorum. Oysaki her zaman ve günün her saatinde yanında olmalıyım senin. Bana alışmış olmaktan pişmanlık duyacağın bir dakikan bile olmamalı. Bütün zamanlarını zamanlarımla karıştırıp emsalsiz bir zaman bileşiminde yaşatmalıyım seni. Uykularda bile aynı rüyayı görmeliyiz. Her şeyin ve her zevkin yarısı senin olmalı, yarısı benim.
Sayfa 239Kitabı okudu
Reklam
Buhari, İbni Mesud'un şöyle dediğini rivâyet eder: "Biz âyetleri bereket kabul ederdik. Siz ise korku kaynağı kabul ediyorsunuz." Sonra dedi ki: "Ben Resulullah (s.a.v.)'in parmaklarının arasından suların fışkırdığını gördüm. O yemek yerken, yemeklerin tesbih yaptıklarını işitirdik. İnsanların avam tabakasına azap ve korkutma âyetlerinden başkası fayda vermez. Has tabaka ise (yani sahabîler) bereket dolu manaları görürler. Velhasıl has tabaka sevgi ve ümit yolunda yürür, avam tabaka ise ancak korkutulmak ve zorla boyun eğdirilmek suretiyle doğru yola girerler.
Zaman... Her zaman aynı. Güneş aynı, ay aynı, ağaçlar ve insanlar aynı, sevgi ve nefret, korku ve ümit hep aynı. Dualar aynı Kıble tek.
İmam Gazali Kuran okunurken dikkat edilmesi gereken hususları şu şekilde bildirmiştir: 1- Tefekkür (Düşünmek): Kuran okurken düşünmek şarttır. Çünkü Kuran okumaktan gaye onun manasını düşünmektir. ... 2- Anlamaya çalışmak (Tefehhüm): Kuran okurken anlamaya çalışmak ve ders almak, bir bakıma onu anlayıp uygulamaktır. ... 3- Kendine hitap edildiğini bilmek (Tahsis): Kuran'daki ayetler Efendimiz'e mahsus olarak inmemiştir. Ayetlerin inmelerine sebep olan olaylar söz konusu olsa da sebebin hususi olması hükmünün umumi olmasına engel değildir. 4- Hissetmek (Teesür): Kuran'ı okurken anlatılan hususa göre üzüntü, korku, ümit ve daha başka sıfatlarla onu hissetmek gerekir. 5- Allah'tan dinler gibi hissediyince kadar ilerlemek (terakki) bu da artık Kuran okumanın en ileri makamıdır. Onsuz bir an bile yaşayamamayı netice verecek bir haldir.
Sayfa 43
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.